Ya ayakkabılarım çok tatlişko değil mi?
Vine Fenomeni Halil Söyletmez Habertürk Sosyal Medya ekibinden Denizhan Koçdemir'e konuştu
DENİZHAN KOÇDEMİR / HABERTURK.COM (ÖZEL RÖPORTAJ)
FOTOĞRAF: SİNAN BİLGENOĞLU
Herkes onu Vine videolarındaki “Hıamına!” tepkisi ve kameraya vurmalarıyla tanıyor. Peki, kim bu çocuk?Sosyal medyanın hayatına etkisini anlatırken bir hayli güldüren Halil Söyletmez, keyifli sohbetiyle samimi açıklamalarda bulundu. İşte karşınızda Vine Fenomeni Halil Söyletmez!
Kim bu Halil Söyletmez?
İsmim Halil Söyletmez. Yaşımı söylemeyeyim. Adana doğumluyum. Sosyal medya PR işiyle uğraşıyorum. Çeşitli marka ve sanatçılara sosyal medya desteği veriyoruz. Lise mezunuyum. Liseden sonra üniversiteye gitmedim; çünkü başaramayacağımı biliyordum. Liseden sonra hemen iş hayatına atıldım. Üniversite hayali bile kurmadım.
Vine serüveni nasıl başladı? Ne oldu da 1 milyona yakın takipçin oldu?
Ben Vine kullanmadan önce zaten yurt dışında çok popüler olan bir uygulamaymış. Keşfettiğimde ise geçen senenin Mart ayıydı. Acaba nedir diye merak edip yükledim. Hoşuma gitti. İlgimi çeken 6 saniyelik kısıtlamasıydı. 6 saniyede neler yapılabilir ilgi çekici bir özellik. Ben indirdiğim zaman ülkemizde çok popüler değildi. Neredeyse ilklerden biriyim. Kullanmaya başladıktan sonra espriler, şakalar falan yaptım. Bu şekilde yaklaşık 20 bin kişiye ulaştım. Daha sonra bir gün festival sırasında yanıma gelip fotoğraf çektirmek isteyen arkadaşlar olunca “Herhalde bu iş olacak, tamamdır” dedim kendi kendime. O günden sonra daha istekli Vine videoları çekmeye başladım.
Yahu sence de çoğu Vine videosu çok saçma değil mi? Senin de var mı böyle?
Hahaha! Eski videolarımı izlediğimde “Bu ne!” diyorum. Çok abuk sabuk şeyler var. Hatta bir keresinde ayakkabımı çekip “Ya ayakkabılarım çok tatlişko değil mi?” tarzında kezosal bir muhabbet yapmıştım. Geçmişe dönüp baktığımda keşke olmasaydı diyorum.
Pişman mısın yani?
Pişmanım. Keşke onları çekmeseydim. Ama silmiyorum da.
Sonuçta seni buraya kadar getiren onlar, öyle değil mi?
Evet, onlar :) vazgeçemiyorum.
HALİL SÖYLETMEZ: VİNE FENOMENİ OLMAK İÇİN…
İşte demek istediğim bu aslında! Vine’da fenomen olmak için saçmalamak mı gerekiyor?
Yok hayır. Akışına bırakmak gerekiyor. Vine kullanmaya ilk başladığımda popüler olayım diye bir derdim yoktu. Sadece ben gülüyorum insanlarda gülsün diye uğraştım ve hala da bunun için uğraşıyorum. Bir yerlere gelmek için çabalamadım. Güzel şeyler yaptığınız sürece bir gün değeriniz zaten biliniyor.
O zaman ortada bir senaryo var öyle mi? Vine çekmeden önce kafanda bir kurgu yapıyor musun?
Hayır. Tamamen o anki olaya bağlı. Spontane gelişiyor. Başıma bir iş geliyor onu çekiyorum. Ya da geçmiş senelerden tespit yapıyorum. İzlediğiniz zaman mutlaka “Aa benimde başıma gelmişti“ dediğiniz şeyler oldukları için herhangi bir sıkıntı çekmiyorum. Daha önceden "hadi kurgulayalım" falan filan böyle bir şey yok. O anda ne çıkıyorsa o.
Yaklaşık 1 milyon takipçi! Bu korkutucu değil mi?
Çok zor. Yaptığınız bir şey herkes tarafından beğenilmeyebiliyor. Bunlarla çok karşılaşıyorum ama önceliğim din, siyaset vb. gibi toplumun değerlerine karşı yanlış bir şey yapmamak. Herhangi bir sıkıntı olmasın diye, insanları da zor durumda bırakmamak için bu gibi konulara girmemeye özen gösteriyorum. Buna nazaran bütün sosyal medyanın konuştuğu siyasi bir gaf oluyor, bunu kullanabiliyoruz. Yine tepki alabiliyoruz; ama olayın tamamen mizahi yönündeyim. Belli bir siyasi lideri hedef almıyorum. Asla böyle bir düşüncem olmadı.
Biraz klişe bir soru olacak ama Vine’dan önce ve Vine’dan sonra desem, ne dersin?
Bende hiçbir farklılık yok. İnanın sosyal medyada özellikle Twitter’da o kadar çok sitem geliyor ki. Neysem oyum. Vine’dan önce nasılsam Vine’dan sonra da öyleyim. Hatta daha sabırlıyım. Eskiden biri bana küfür ettiğinde hemen ben de karşılık veriyordum. Şimdi öyle değil.
HALİL SÖYLETMEZ: KENDİMİ ÇOK ZOR TUTUYORUM!
Emin misin? Çok şahit olmuşluğum var! :)
Hahaha, bazen bazen! :) Ama çok fazla kışkırtanlar oluyor, inan kendimi çok zor tutuyorum.
Sosyal medya sana neyi öğretti?
Kesinlikle sabır. Sosyal medyada size laf atanlar sizi dışarıda gördükleri zaman hiçbir şekilde laf atamazlar. Dün sarı pantolon giymiştim. Beni durakta gören birisi Twitter’dan “Seni bir daha o pantolonla görürsem…” falan filan şeklinde twit atmış. Yanıma gelip söyleyemez, söyleyemedi de.
Nasıl yani? Bu açık bir tehdit. Korkmadın mı?
Yapamıyor ki, yapamaz. Bir kere Beşiktaş’ta arkamdan “Yaa gerizekalı bu çocuk” şeklinde kezoca bir ses duydum. Yine bir gün metrobüste kulaklığımla dururken kızın birisi bir şey demeye çalışıyordu. Bende bir şey diyecek herhalde deyip kulaklığımı çıkardım. Yanıma gelip “Vine’larından nefret ediyorum” dedi. Olabilir tabii ki sevenler de var sevmeyenler de diyerek biraz ılımlı yaklaştım. Sonrasında Twitter’dan takipleştik şu an bir sorun yok :) Aramız iyi.
Sanal âlemin dışında gerçekten hayranın var mı? Hep mi sitem yahu!
Vine görsel bir şey olduğu için, çektiğiniz zaman simanız unutulmuyor. Espiriniz unutulmuyor. Twitter böyle bir şey değil. Yazdığınız yazıyla 2 gün sonra unutulur gidersiniz. Bana sorsanız önceden yazılmış bir espriyi hatırlıyor musun diye söyleyemem; ama Vine öyle değil. 6 ay öncesinde yapılmış bir Vine videosunu bile söyleyebilirim şu an. İnsanlar bunu çok iyi algılayabildikleri için dışarıda da olumlu tepkiyle karşılaştım. Seviyorlar, fotoğraf çekinmek istiyorlar.
Vine çekmek aslında büyük bir yetenek değil mi? Kıskananlar oldu mu?
Var var. Yakın yok ama arkadaşlarımın arkadaş çevresinden baya var.
Bir nevi oyunculuk gibi. Düşünüyor musun?
Şu an becerebilir miyim hiç bilmiyorum. Bunun okulu var, eğitimi var.
Nasıl yani? Oyunculuk teklifi gelse ne yaparsın?
Ya ben… Yapabilir miyim bilmiyorum hahaha! Oyunculuk çok zor bir iş. Öyle böyle değil! Birkaç sinema filmi geldi reddettim. Şimdi kendi sinema filmimizi yapıyoruz. Yönetmen Emre Aydın.
HALİL SÖYLETMEZ: YÖNETMENLİĞİNİ EMRE AYDIN’IN YAPTIĞI BİR FİLM PROJESİ VAR
Sanatçı olan Emre Aydın?
Evet evet sanatçı olan :) Emre’nin yöneteceği bir film yapıyoruz. Güzel bir hikayesi var. Önümüzdeki aylarda çekimlere başlayacağız. Senaryo aşamasında şu an.
Vaay! Çok güzel bir haber bu. Bildiğimiz sinema filmi öyle değil mi?
Tabi tabi her yerde gösterime girecek.
Biraz başa dönelim. Biliyorsun yakın zamanda Twitter kapatıldı. Aynı şekilde Youtube… Sence toplum olarak sosyal medyayı yanlış mı kullanıyoruz?
Biz doğru kullansak da yanlış kullanan çok var. Sosyal medyayı kullanırken ipin ucunu kaçırıp abartanlar var. Mesela ben bir devlet büyüğüne veya siyasi kuruluşlara Twitter’dan küfür edemem.
Küfürden ziyade mizahi sataşma desem? Geçen hafta konuğum Odun Herifti. Güzel bir örnek değil mi?
Çok severim. Onun yaptığı olay çok başka. Öyle yapılırsa mükemmel! Özellikle Melih Gökçek’le yaptıkları muhabbet kitap olur. Çok beğeniyorum. Süper bir şey yapıyor. Mesela ben fanatik Galatasaraylıyım, bir derbi maçı sonrası yensek de yenilsek de sosyal medya üzerinden küfür yiyorum. Bunun ortası yok. İşin ortasını bulamıyoruz. Yüz yüze illaki anlaşabiliyoruz ama sosyal medyada böyle değil. Önüne geçemiyoruz.
Bu bastırılmış duyguların bir gerçeği mi?
Evet. Sosyal medya herkese ulaşabileceğimiz, her şeyi söyleyebileceğimiz bir yer olduğu için. Birtakım bastırılmış duygularımızı öne çıkarıyoruz.
O zaman hıamına! Nedir bu ya?
Kolpaçino filminde bir güvenlik görevlisinin repliği vardı. “Şekilsiniz ya hıamına” diye. Oradan esinlendim. Kameraya sürekli vurma olayım da şöyle; bir video izlemiştim. Videodaki çocuğun kaşı tek kaş olduğu için tipiyle dalga geçiliyormuş. O da dalga geçenlere sinirlenerek kameraya kafa atıyordu. Oradan esinlenip Vine’a uyarladım. İkisinin karışımı böyle bir şey çıktı.
HALİL SÖYLETMEZ: GERÇEKTEN KÜFÜR ETMİYORUM!
Bir yerlere gelebilmek için küfür mü etmek gerekiyor? Ya da kaba konuşmak?
Diğer fenomenlerle beni karşılaştırdığınız zaman herkes “Halil çok küfür ediyor” diyor. İnanın alakası yok. Gerçekten küfür etmiyorum. Ben onu bir tepki olarak alıyorum. Hıamına bir tepki. Ana avrat küfür ettiğim olmamıştır.
Emin misin? :)
Hahaha! Vine’da etmiyorum evet ama dışarısı farklı.
Ailen nasıl bakıyor peki? Tepkileri ne oldu?
Başlarda çok küfür ediyorum diye epey kızıyorlardı. Annem “komşular falan görüyor, yapma böyle şeyler” diyordu. Zamanla televizyona çıkmalara vs. başlayınca baktılar ki bir şeyler oluyor. Karışmadılar. Annem sıkı takipçimdir. Komşulara falan izletiyor hatta hahaha!
E bunun bir de oyunu var. Hıamına Bird! Çok sinir bozucu değil mi ya?
Hahaha. Turgut diye bir arkadaşım bir gün bana mail attı. O zamanlar Flappy Bird yayından kalkmıştı. Bana böyle bir oyun hazırladım. Adını “Hıamına Bird” yapalım dedi. Demosunu oynadım çok hoşuma gitti; ama bunu ücretsiz yayınlayalım. Bir kar amacı olmasın dedim. İçerisindeki reklam gelirlerini de tamamen Turgut’a aktardım. 5 kuruş para almadım. 2 milyonun üzerinde insan indirdi, haftalarca Appstore’da en iyi uygulamalar listesinde ilk sıralarda yer aldı. Hatta 2. oyun da geliyor, yakında yayınlayacağız. Kimse bilmiyor. Sana gösteririm birazdan :)
Peki, Vine fenomeni olmasaydın bu oyun yine bu kadar tutar mıydı?
Hayır, tutmazdı. Elinizde bir güç olması gerekiyor. Benim de elimde bir güç var, bir destek, bir sevgi var. Bunu da ticarete dökmedim. Dökseydim baya bir para kazanabilirdim, istemedim. Gücü arkanıza alarak güzel şeyler yaptığınız sürece insanlar da sizi destekler zaten.
HALİL SÖYLETMEZ: 15 SANİYE ÇOK UZUN! AKLIMA BİR ŞEY GELMİYOR
Biliyorsun Instagram’ında video desteği var. Başka uygulamalara yönelmeyi düşündün mü?
Instangram’daki bana uzun geliyor. 15 saniye! Yapamıyorum bir şeyler. Aklıma bir şey gelmiyor, yapamıyorum. Vine’dan eşzamanlı olarak instagram’dan da izletebiliyorum.
Peki, bundan sonra Halil Söyletmez ne yapacak?
Sinema projelerimiz var. Bir TV programı var. Onun formatıyla uğraşıyoruz.
TV Programı? Sunuculuk falan mı?
Evet. Büyük bir kanal. Format tam belli değil, bize de teklif geldi. İlk kez böyle bir şey yapacağımız için hemen girmek istemedik. Üzerinde çalışıyoruz şu an.
Biz? Başka kimler var?
Ben, Doğa Konakoğlu ve Emre Balık var.
Televizyon çok ciddi bir risk değil mi?
Kesinlikle korkum var. Doğru bir iş yapmadığınız sürece bir hiçsiniz. Güzel bir iş yaptığınız sürece hep varsınız. Ben destek alıyorum. Beyaz Show’da 1 sezon boyunca Vine köşesi yaptık. Gelecek sezonda devam edecek.
Fenomen yakıştırmasına nasıl bakıyorsun?
Fenomen lafı benim için olsa da olur olmasa da olur. Yinede değilim diyemiyorsunuz. Fenomensiniz abi. Bir isim koyman gerekiyor ve bu isimde fenomen.
O zaman #FenomenDediğinHT nasıl olmalı?
#FenomenDediğinHT takip edeni takip etmemeli haha! Herkesi düşünmeli ve bencil olmamalı. Özgün olmalı.
Haha! Davetimi kabul ettiğin için çok teşekkür ederim. Büyük keyif aldım.
Çok teşekkür ediyorum. Bu röportajı sağlamandaki bütün koşulları yarattığın için. Eksik olma, takip edenlere de çok teşekkür ediyorum. Sevgiler.