"1989 Marmara Denizi'nin ölüm tarihidir"
Yıllardır konuşulan deniz kirliliği Marmara Denizi'ni kaplayan müsilaj ile görünür olunca, konu gündemin en önemli maddelerinden biri haline geldi. Giderek yayılan hatta son olarak Karadeniz'de de görülen deniz salyası dünyanın en genç ve en kendine has denizlerinden Marmara'nın bitirildiğinin bir kanıtı. MAREM (Marmara Environmental Monitoring - Marmara Çevresel İzleme) projesi yürütücüsü, hidrobiyolog Levent Artüz bugünlere nasıl gelindiğini, yaşanan olayın boyutlarını ve ne yapılması gerektiğini haberturk.com'a anlattı.
ABONE OL1954 yılında Et ve Balık Kurumu'nda balıkçılığın düzenlenmesine yönelik başlatılan MAREM (Marmara Environmental Monitoring - Marmara Çevresel İzleme) projesi bugün dünyada yapılmış en uzun izleme projesi. Müsilajla ilgili de önemli çalışmalara imza atılan proje yürütücüsü hidrobiyolog Levent Artüz "Müsilaj bir nihai ürün. Bir yumurtanız vardı -müsilaj yumurtanın akıyla özdeş bir yapıdır- siz bunu Mart ayında denize kırdınız. O zaman içerisinde pislikleri bünyesinde topladı bugüne geldi" dedi.
Şu anda Marmara Denizi'nde ortaya çıkan manzaranın 40 seneye yayılabilecek bir hikaye olduğunu belirten Artüz "Süreç Haliç gözlerimin renginde olacak sloganıyla başladı. 80'lerde İstanbul büyürken altyapı yetersizliği için, neoliberal politikaların devreye girmesiyle palyatif çözümlere yönelindi. 'Atıkları hiç arıtılmaksızın alt akıntıya deşarj edersek Karadeniz'e gider' dediler. Çok karşı çıkıldı ama uygulandı" dedi.