Bu kadar kolay mı? Kolayca satın alınabiliyor

ÖLÜMCÜL ZEHİR

Adli Bilimler Enstitüsü Adli Toksikoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Sultan Mehtap Büyüker, "Siyanürün temini kolaydır. İnternet ortamından bile kolaylıkla alınabiliyor. Özellikle de denetimsiz sitelerden temin ediliyor. Katı olarak da sıvı olarak da satılıyor ve küçük dozlarda alımı bile ölüme neden olabiliyor. Siyanürde, deriyle temasla da zehirlenme gelişebilir. Ağızdan alımlarda genelde 100 mg'a ölümcül doz diyoruz. Başta belirtiler bulantı, kusma,kaslarda güçsüzlük şeklinde ortaya çıkar. İlerleyen dakikalarda hızla kendi spesifik toksisitesini (zehirlenme) gösterir; kardiyovasküler sistemi etkiler, nöbet gelişmesine neden olur. Belirtileri başlatıp kişinin ölümüne neden olur. Bu, siyanürün dozuyla ve kişinin biyolojik yapısıyla alakalıdır" dedi.

"DİKKAT SİYANÜR VAR" YAZISI BIRAKILMASAYDI...

Eğer intihar eden kardeşler kapıya, "Dikkat siyanür var" yazısı bırakmasaydı, olay yerine özel ekipmanlarla gelinmeseydi ve özel araştırma ekipleri gelmiş olmasaydı başka kişilerde de siyanür toksisitesi meydana gelirdi" şeklinde konuştu.

İÇ ORGANLARDA ACI BADEM KOKUSU SİYANÜRLE ZEHİRLENMEYİ GÖSTERİYOR

Siyanürle ölüm gerçekleştiğinde bunun tespiti adli tıp tarafından kolaylıkla anlaşılabilir mi? sorusuna yanıt verenDr. Büyüker, şunları söyledi: "Siyanür zehirlenmesi, otopsi yöntemlerinde spesifik bulgular veriyor. Bu zehirlenmede vücutta kırmızı lekeler, vücutta ölüm katılığı, yüzde tuğla kırmızısı lekeler, parmakların kasılmış bir şekilde kalması, pupillerde genişleme, ağız ve burun deliklerinde köpükler oluşması, spesifik toksisiteyi gösteriyor. Aynı zamanda otopside organlardan gelen acı badem kokusu gelir. Bu kokuyu herkes alamayabilir ama özellikle midede yoğun bir acı badem kokusu olur. Bu da siyanürle zehirlenmeyi gösterir."

İnsanları ölüme götüren bu madde ile ilgili açıklamalarda bulunan Türk Toksikoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Nurşen Başaran ise, yüksek dozda alınan siyanürün kişileri ölüme götüreceğini belirterek, bu kimyasal bileşiğin doğada kayısı, badem ve kiraz çekirdeğinde de bulunduğunu, bu nedenle bu besinlerin tüketilmesine bağlı olarak da zehirlenmelerin meydana geldiğini söyledi.

"SİYANÜR KOLAYLIKLA BULUNABİLİR"

Prof. Dr. Başaran, "Siyanür, kimyasal bir bileşiktir. Doğada normal alarak kayısı, badem ve kiraz çekirdeğinde de bulunur ama esas olarak kimya endüstrisinde, madencilikte kullanılan bir kimyasal maddedir. Altın ve gümüş madenciliğinde, plastik ve kauçuk üretiminde de çok fazla kullanılır. Hidrosiyanik asit adı verilen siyanür daha uçucudur. Eğer ortamda hidrosiyanik varsa acı badem kokusu nedeniyle rahatlıkla anlaşılır. Endüstride kullanıldığından siyanür kolaylıkla bulunabilir. Kimyasal madde satan yerlerde, mücevheratçılarda da bulunabilir" açıklamasında bulundu.

SİYANÜR, DOKULARI OKSİJENSİZ BIRAKIYOR

Prof. Dr. Başaran, "Siyanür oldukça toksik bir maddedir, kişi yüksek miktarda siyanür alırsa bu durum ölümle sonuçlanır. Siyanür, kandaki methemoglobini bağlıyor. Bağlayınca dokulara yeterince oksijen gidemiyor. Dokular oksijensiz kalıyor. Vücudumuzdaki oksijeni bile kanda taşıyamadığı için ölüm meydana geliyor" dedi.

BADEM, KİRAZ VE KAYISI ÇEKİRDEĞİ DE ZEHİRLEYEBİLİR

Prof. Dr. Nurşen Başaran, sözlerini şöyle sürdürdü: "Siyanürden zehirlenenlerde dokulara oksijen gidemediğinden kişide çok parlak bir cilt meydana gelir. Kişi oksijensiz kalır, soluk alamaz. Özellikle intihar etmek için yüksek miktarda siyanür alındıysa çok kısa sürede ölüm söz konusuolur. Bu kişilerde bilinç kaybı, santral sinir sistemi depresyonu, birtakım solunum sistemi bozuklukları meydana gelir, nabız daha hızlıdır.

Halk arasında da düşük dozlarda siyanür zehirlenmesi söz konusu olabiliyor. Badem çekirdeği, kiraz ve kayısı çekirdeğinden kaynaklı zehirlenmeleri görüyoruz ama buradakimiktar düşük olduğu için ölümcül olmayabiliyor" diye konuştu.