Haftanın Kitapları
Biyografiden öyküye, araştırmadan romana, anıdan şiire bu hafta da pek çok kitap okurla buluştu. İşte yeni çıkan kitaplar arasından sizin için seçtiklerimiz... Keyifli okumalar...
- 1
SINIRDAKİ OKUL
(Géza Ottlik)
1956 Macar Ayaklanması’ndan üç yıl sonra yayınlanan ve ülkede edebî bir sansasyon olarak kabul edilen Géza Ottlik’in tek romanı Sınırdaki Okul, Türkçede ilk kez Can Yayınları etiketiyle okurla buluşuyor. On yaşlarındaki üç erkek çocuğun askerî okulda uğradığı şiddeti konu alan eser, 20. yüzyılın en iyi Macar romanlarından biri olmasının yanı sıra bir toplumun psikolojik okuması niteliğinde. 1920'lerin Macaristan’ında geçen hikaye on yaşlarındaki üç oğlan çocuğunun –Bébé, Szeredy ve Medve– akranlarıyla birlikte Avusturya sınırındaki bir askerî okulda bir araya gelmelerini konu alıyor. Demirden disiplinle örülmüş askerî eğitimin karanlık yüzüyle karşılaşan çocuklar, kısa süre içinde burada ailelerinin yanında öğrendikleri hiçbir şeye –nezakete, şefkate, tevazuya– yer olmadığını anlıyorlar. - 2
REHİN ALINMIŞ BİR BATI
(Milan Kundera)
Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği, Ölümsüzlük, Kimlik gibi tüm dünyada severek okunan eserleri kaleme alan ve kitapları kırktan fazla dile çevrilen Çek asıllı yazar Milan Kundera, bu kez Rehin Alınmış Bir Batı’yla yakın dönem Avrupa tarihine ayna tutuyor. Kundera gençlik döneminin ürünü olan eserinde, Çekoslovakya ve Ukrayna gibi Orta Avrupa’daki “küçük uluslar”ın Batı kültürüyle ilişkilerine odaklanıyor ve bu ülkelerin kültürel kimliklerinin gitgide daha fazla tehdit altında olduğunu savunuyor. Prag Baharı’nın sivrilen isimlerinden biri olması sebebiyle Çek vatandaşlığından çıkarılan Kundera’nın gençlik döneminde kaleme aldığı eseri Can Yayınları Modern dizisinde okurla buluşuyor. - 3
HAYAT DEVAM EDİYOR
(Gina Moffa)
Klinik psikoterapist Gina Moffa’nın yas sürecini her yönüyle ele aldığı kitabı Hayat Devam Ediyor– Tuttuğun Yasa Rağmen, Düşbaz Kitaplar’dan çıktı! Moffa’nın, kayıplarının acısıyla başa çıkmaya çalışanlar için kendi tecrübeleriyle harmanlayarak kaleme aldığı kitap, yas tutmanın endişe verici ve kafa karıştırıcı sürecinde yol gösteren, yürekleri sarmalayan modern bir rehber sunuyor. Yasın, bir duygudan çok daha fazlası olduğunu ifade eden yazar, üzüntünün fiziksel etkisini ve üzüntüyle travma arasındaki ilişkiyi de ele aldığı kitabında büyük ya da küçük her türlü kayıp ve acıyla başa çıkmak için gerçekçi tavsiyelerini paylaşıyor. -
- 4
DÜŞMANI YENDİK NAZİME- YUNUS NADİ'DEN EŞİNE MEKTUPLAR
(Emine Uşaklıgil)
Türk basın ve siyaset dünyasının öncü isimlerinden, Cumhuriyet gazetesinin kurucusu Yunus Nadi’nin 1914-1934 yılları arasında eşine yazdığı mektuplar, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Anı Dizisi’nde yerini aldı. Düşmanı Yendik Nazime! – Yunus Nadi’den Eşine Mektuplar (1914-1934) adlı kitabı Emine Uşaklıgil yayına hazırladı. Yunus Nadi, 1914-1934 yılları arasında eşine gönderdiği bu mektuplarda Birinci Dünya Savaşı’nın sıkıntılı günlerinden başlayarak, Millî Mücadele sırasında Büyük Millet Meclisi’nde mebus olarak geçirdiği dönemi, Gazi Mustafa Kemal Paşa ile yakın ilişkisini, Cumhuriyetin kuruluş sürecine tanıklığını ve ilk on yılda yaşananlar hakkındaki yorumlarını aktarıyor. Yunus Nadi’nin eşi ve çocuklarına olan özlemini, günlük hayatında olup bitenleri, gazetecilik faaliyetlerini, yurtdışına yaptığı seyahatlerden izlenimleri ve arşiv fotoğraflarını da içeriyor. - 5
DAĞLAR VE RÜZGAR
(Sabahattin Ali)
Sabahattin Ali’nin ilk kez 1933 yılında yayımlanan ve şairin hapishanede geçirdiği kasvetli, yalnız ve umutsuz günleri yansıttığı şiir kitabı Dağlar ve Rüzgâr, Can Yayınları etiketiyle okurla buluşuyor. Kitapta bulunan pek çok şiirin bestelenerek dillere pelesenk olmuş şarkılara hayat verdiği eser, edebiyatımıza etkisini kuşaklar boyunca hissettirmiş önemli bir başyapıt. Türk edebiyatının en bilinen ve sevilen yapıtları arasında yer alan Sabahattin Ali'nin şiirleri, edebiyatımıza etkisini günümüzde dahi hissettiriyor. - 6
GÜLÜŞÜ TIPKI ANNESİ
(Carl Zimmer)
Genleri inceleyen teknoloji ucuzladıkça, milyonlarca insan kendilerini kayıp ebeveynlere, uzak atalara, etnik kimliklere bağlamak için genetik testler istedi. Oysa Zimmer’in açıkladığı gibi “Her birimiz, birçok atamızdan gelen DNA parçalarının bir araya getirilmiş bir karışımını taşıyoruz. Her parçanın kendi soyu vardır ve insanlık tarihi boyunca farklı bir yol izler. DNA’mızın çoğu kim olduğumuzu –görünüşümüzü, boyumuzu, eğilimlerimizi– akıl almaz derecede ince yollarla etkiler.” Kalıtım sadece ebeveynden çocuğa geçen genlerden ibaret değildir. Kalıtım, tek bir hücrenin vücudumuzu oluşturan trilyonlarca hücreye yol açmasıyla kendi bedenlerimizde de devam eder. Kalıtımın ne olduğuna dair yeni bir tanıma ihtiyacımız var ve Carl Zimmer’in anlaşılır anlatımı ve hikâye anlatıcılığı sayesinde Alfa Kitap'tan çıkan bu olağanüstü öykü bunu sağlıyor. -
- 7
SERMAYENİN DOĞASI: FOUCAULT'DAN SONRA MARX
(Richard Marsden)
Richard Marsden’in, insanların eylemlerini kısıtlayan veya mümkün kılan toplumsal ilişkilerin yapısını modelleme amacıyla sermayeyi kaleme aldığı çalışması Sermayenin Doğası: Foucault’dan Sonra Marx, Ayrıntı Yayınları’nın İnceleme Dizisi kapsamında yayımlandı. Marx ve Foucault’yu eleştirel gerçekliğin merceğinden tekrar okuyan, onların toplumsal teorilerinin esastan uyuşmadığı yönündeki yaygın kanıyı altüst eden kitap, insanların eylem kapasitesinin maddi nedeninin bir modelini inşa ediyor. Sermayenin Doğası: Foucault’dan Sonra Marx, toplum, iktisat ve siyasal teori ile eleştirel organizasyon, yönetim çalışmaları ve postmodernizm alanlarında okuyan ve araştıranların ilgiyle karşılayacağı özgün bir çalışma… - 8
HANSEL İLE GRETA
(Jeanette Winterson)
İngiliz edebiyatının yaşayan en önemli isimlerinden Jeanette Winterson’ın, çocuk klasiği Hansel ile Gretel’i yeniden anlattığı Hansel ile Greta adlı kitabı Dinozor Çocuk’tan çıktı! En sevilen hikâyeleri yeniden düzenlemek ve hayata döndürmek için bir peri masalı devrimine imza atan Winterson’ın kelimelerine Laura Barrett’in resimlerinin eşlik ettiği Hansel ile Greta, doğayı umursamayan teyzelerine karşı mücadele eden iki kardeşin macerasını anlatıyor. Jeanette Winterson’ın, tüm dünyada ses getiren genç iklim aktivisti Greta Thunberg’e gönderme yapan kitabı, insanlığın açgözlülüğünü eğlenceli bir hikâyeyle gözler önüne seriyor.