Erdoğan'dan kaçırılmaya ilk yorum

Umut TÜTÜNCÜ-AHT

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün kaçırılmasıyla ilgili olarak, "Konuyla ilgili olarak şu an İçişleri Bakanlığımız takip ediyor, takipte. 3 kişinin ikisi bırakılmış ama Hüseyin Bey şu anda kaçırılmış vaziyette. Tabii kimler kaçırmıştır, nasıl oldu bu konuda ancak tahminler var" dedi.

Başbakan Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen İstanbul Dostluk Grubu'nun iftar yemeği çıkışında basın mensuplarının sorularını cevapladı. Erdoğan, konuya ilişkin şunları söyledi: "Konuyla ilgili olarak şu an içişleri bakanlığımız takip ediyor, takipte. Malum 3 kişi olduğu söyleniyor. 3'ün ikisi bırakılmış ama Hüseyin bey şu anda kaçırılmış vaziyette. Tabi kimler kaçırmıştır nasıl oldu bu konuda ancak tahminler var. Fakat tüm güvenlik güçleri işin takibindedir. Temenni ederim ki kısa zaman içerisinde inşallah yakalanır veya serbest bırakılması sağlanır. Bu tabi bölücü terör örgütünün neler yapmak istediğini ortaya koyması bakımından çok önemli. Onun için bunlar beklediğimiz şeyler ve güvenlik güçlerimiz takiptedir. İnşallah kısa zamanda netice alırız.''

ŞEMDİNLİ'NİN GÜVENLİĞİ ŞAM'DAN BAŞLAR

Konuşmasında Arakan'da yaşanan felakete dikkat çeken Erdoğan, şunları söyledi: "Söylenen şu: 'Türkler geliyor'. Bunu bir de tarihte duyuyorduk. Türkler geliyor. Bundan dolayı seviniyorsa insanlar, herkesin bunun üzerinde durup düşünmesi gerekir. Bize diyorlar ki Şam'a bakma, Şemdinli'ye bak. Bize diyorlar ki Arakan'a bakma Hakkari'ye bak. Bize diyorlar ki Gazze'ye, Saraybosna'ya, Kabil'e bakma Diyarbakır'a, Çankırı'ya, Trabzon'a bak. Biz, Allah'a çok şükür, 81 vilayetimizi, tarihinde hiç görmediği hizmetlerle buluşturmuş bir hareketiz. Biz oraya da bakacağız buraya da bakacğaız. Hiçbir endişemiz yok. Ama biz, Şemdinli'nin güvenliğinin Şam'dan başladığını bilen bir milletiz. Hakkari'nin huzurunun Arakan'ın huzuruna paralel olduğunu, Gazze'nin, Saraybosna'nın, Kabil'in refahının, Diyarbakır'ın, Çankırı'nın, Trabzon'un refahıyla örtüştüğünü bilen, gören ve bunun gereğini yapan bir hareketiz."

BİRBİRİMİZİ YEMEYELİM

"Çok farklı bir dönemden geçiyoruz. Bizim dayanışmamız birlikteliğimiz beraberliğimiz hep söylüyoruz. Biz hep birlikte Türkiye olmaya mecburuz" diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Güçlü olmaya mecburuz. Çünkü dünya güçlülerin dünyası ve bunların mantığı yanlış çalışıyor. Haklı olan güçlüdür değil güçlü olan haklıdır tezi ile bunlar dünyada zulmediyorlar. Sömürüyorlar. Öyleyse biz hem haklı hem güçlü olacağız. Olur muyuz? Oluruz. Hiç bundan endişe etmeyin. 9 yılda buraya geldik mi artık kartopu değiliz. Çığı olduk. Ve bundan sonraki büyüyüşümüz çok daha farklı olacak. Yeter ki biz içimizde birbirimizi yemeyelim. Öyle bir ana muhalefet var ki bakıyorsunuz onlar da sonunda inşallah doğru çizgiyi bulurlar."

"CHP TERÖRÜN ARKASINDA VAGON"

Erdoğan, Cumhuriyet Halk Partisi'nin terör olaylarının görüşülmesi için TBMM'yi toplantıya çağırmasıyla ilgili, "Bu terör örgütünü meşrulaştırma çalışmasıdır. Biz terör örgütünün arkasına vagon olmayız, ama sen CHP olarak vagon olursun. Zaten vagonsun" dedi.

İstanbul Dostluk Derneği'nin Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlediği iftar programına Başbakan Erdoğan'ın yanı sıra, çok sayıda milletvekili, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş ve çok sayıda davetli katıldı. Programda bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin çok ağır dönemden geçtiğini söyledi. "Hep birlikte Türkiye olmaya mecburuz." diyen Erdoğan, "9 sene önce Merkez Bankası rezervi 27,5 milyar dolarken, şu anda 103 milyar dolara geliyor. IMF'ye borcumuzu Nisan ayında sıfırlıyoruz. IMF'ye bu arada 5 milyar dolar borç vereceğiz. Türkiye artık alan el değil, veren el. Bu önemli bir unsur. Güçlü olmaya mecburuz." diye konuştu.

Türkiye'nin artık güçlü bir ülke haline geldiğini belirten Erdoğan, "Yeter ki içimizde birbirimizi yemeyelim. Öyle bir ana muhalefet var ki terörizmle mücadele ederken, kalkıp da terörizm konusunda iktidarla beraber olmayı değil, onların yanında nasıl yer alırız onu düşünüyor. Bölücü terör örgütünün siyasi uzantısıyla görünür görünmez, iş birliği içindeler." ifadelerini kullandı.

"TBMM'NİN TOPLANTIYA ÇAĞRILMASI TERÖRÜ MEŞRULAŞTIRMA ÇABASIDIR"

CHP'nin terör sorunu konusunda teklifi olmadığını, sadece teşhisi bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, "Onları biz de biliyoruz. Salı günü bu konuyla ilgili TBMM'yi toplantıya çağırıyor. Bunu okumak için geliyorlar. Ne olacak? Toplanacaksan toplan. MHP de katılmıyor. Bu terör örgütünün meşrulaştırma çalışmasıdır. Biz terör örgütünün arkasına vagon olmayız ama sen CHP olarak vagon olursun. Zaten vagonsun. Meclis'te ne yapacaksın. Şov yapacaksın. Biz şovmen değiliz. İcraatçıyız. Türkiye'de muhalefet siyaha beyaz, beyaza siyah demektir. Böyle anlaşılmıştır. İşlerine gelmezler, ama vatandaş biliyor. Vatandaş bildiği için de her iki kişiden biri AK Partilidir." şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Erdoğan ve Numan Kurtulmuş'a kahve takımı hediye edildi. Erdoğan'ın, Kurtulmuş'a hediye edilen fincanlarla ilgili espri yapması salonda gülüşmelere sebep oldu. Ayrıca dernek üyeleri, Başbakan Erdoğan ve Numan Kurtulmuş ile birlikte hatıra fotoğrafı çektirmeyi ihmal etmedi.