Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet Resmi İlanlar

Erdoğan, arıcılık faaliyetine ilkbahar aylarında Kozan'da eşi Döndü (35), çocukları Abdulkerim (16) ve Hürü Erdoğan (12) ile başlıyor.

Buradaki faaliyetinin ardından kovanlarını kiraladığı kamyona yükleyen Erdoğan, çiçek açısından bol olan Adana'nın Sarıçam ilçesine eşi ve çocuklarıyla gidiyor.

Önce ailesiyle, taşınabilir çadır benzeri baraka kurup yaşam alanını hazırlayan Erdoğan, daha sonra ortalama 20 gün kalacağı bölgeye arılarını bırakıyor.

Abdullah Erdoğan, Adana'da kaldığı sürenin ardından yine kamyonla kovanlarını Kayseri'ye taşıyor. Burada ortalama bir ay geçiren Erdoğan, daha sonra Konya ve Aydın'da da "en iyi bal" için zengin floraya sahip bölgeleri dolaşıyor.

İlkbahardan sonbahara kadar arıcılık için ailesiyle zorlu bir mücadele veren Erdoğan, kırsal alanlarda şarj edilebilir ışık kaynakları ve taşıma su ile günlük ihtiyaçlarını gideriyor.

Erdoğan, Türkiye'nin 4 ilini bölgelerdeki çiçek durumuna göre gezip, hasadı tamamladıktan sonra sonbaharda gelecek sezon hazırlıkları için Adana'ya dönüyor.

Abdullah Erdoğan, Adana'da AA muhabirine, arıcılığın zor bir meslek olduğunu söyledi.

Sarıçam ilçesinin kırsalına 200 kovanla geldiklerini belirten Erdoğan, "Kovan sayım burada 200 tane, 100 tanesi de Kayseri'de. Yavruları Kayseri'ye götürdüm." dedi.

Erdoğan, arıların bal üretiminin iklim ve doğa koşullarına göre değiştiğini ifade ederek, "200 kovan arı ortalama 4 ton bal veriyor. Bu balları genellikle toptan fabrikaya veriyoruz. Oralarda kavanozlara koyulduktan sonra raflara çıkıyor. Çevrede müşterilerimiz de var." diye konuştu.

Arıların bünyelerinin hassas olduğundan ve "gezgin arıcılık"ta taşınma aşamasının zorluğundan bahseden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Arıcılığın en zor yanı taşınma. Arıcılığın gündüz yolculuğu olmaz. Akşam yolculuğa çıkarsın, sabah 05.00'e kadar gideceğin yere yetişmen gerekir. Gün doğmadan arıları indirip kovanların ağızlarını açmak lazım. Yetişemezsen olduğu yere indireceksin, 1 gün sonra tekrar taşınmak zorundasın. Mesela buradan Muğla'ya giderken ancak Afyonkarahisar'a varırsın ve orada indirirsin, arılar uçar, havasını suyunu alır. Akşam tekrar yüklenirsin ve gideceğin yere ancak 2 günde yetişirsin. Uzun yolculuklarda öyle yapıyoruz. İndirmek zorundasın. İndirmezsen arılar gün doğduktan sonra ölür. İndirmeme şansın yok. Havalar serin olduğu zaman saat 07.00-08.00'e kadar gidebilirsin ama sıcakta en geç 05.00'te arıların ağzını sabah açmak zorundasın. Gün ışıdığı zaman arılar kovanda ölmeye başlar, komple ölür. Arıcılığın en riskli işi aslında bu. Bir de gece yolculuğu."

Erdoğan, eşi ve çocuklarıyla sürekli baharı yaşadıklarını anlatarak, "Arıları sürekli bahardan bahara götürmek zorundayız. Sürekli bahardan bahara taşıyoruz. Başka bir bahara götürürsen farklı çalışıyor, orada farklı bal yapıyor. Gezgin arıcı aslında bunun için var." ifadelerini kullandı.

Her bölgenin farklı bal kalitesine ve lezzetine sahip olduğunu dile getiren Erdoğan, "Arıcıdaki saf balın hepsi kalitelidir. Olduğu yerin bitkisinde ne varsa odur. Çiçek kalitesi vardır. Kayseri'nin kekik balı çok güzeldir." dedi.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ