Fenerbahçe’nin Ermeni kalecisi Aslanyan “ilk plonjon yapan”dı
Tahtaperde Aleko, Garbis Zakaryan, Garo Hamamcıoğlu, Niko Kovi, Violet Kostanda, Lale Kohen veya "Ordinaryüs" Lefter… Türk spor tarihinin çoğu tarih sayfalarında kalmış, azı kıymet görmüş sporcuları. Neden? Çünkü "azınlık"tılar. Orhan Şevki, "Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Azınlık Spor Kulüpleri ve Sporcular" kitabında yapılmamış bir işe imza atarak ülkenin spor tarihini bu isimler üzerinden yazıyor. Aslına bakarsanız şu an "büyük" dediğimiz kulüplerimizin bir hayli fayda gördüğü çok kapsamlı bir tarih bu. Habertürk yazarı Kürşad Oğuz yazdı...
ABONE OLFenerbahçe’nin ligde altıncı yılıydı; 105 yıl öncesinden, Fenerbahçeliler için güzel günlerden bahsediyorum. Futbol takımı bir önceki yıl şampiyonluğu kutlamış, kaleyi koruyan İstanbul Ermenisi Vahram Matesyan o şampiyonlukta önemli pay sahibi olmuştu. İki yıl sonra kaleyi bu kez başka bir İstanbul Ermenisi teslim aldı. 1895 doğumlu, yani 18 yaşındaki Saint Joseph Lisesi öğrencisi Karnik Aslanyan. Onu Elkatipzade Mustafa Bey (O günün Comolli’si diyelim, ama işini yapanlardan) keşfetmiş ve daha 17 yaşındayken Fenerbahçe’ye getirmişti. Önce üçüncü takımdaydı, ancak kısa sürede aşama göstererek A Takım’a girmeyi başardı. Başarmakla kalmadı, Fenerbahçe’nin üst üste kazandığı iki şampiyonlukta (1913-14, 1914-15) kalede devleşti. Zaten I. Dünya Savaşı’nın ilk yıllarına kadar da kaleyi kimseye vermedi Aslanyan.