Esra Şaşmaz İle Masal Zamanı: Minnoş Tavşan ve Ailesi
Bir varmış bir yokmuş Gökkuşağı Köyünde sevimli, neşeli bir Uzun Kulak Ailesi varmış. Bir de yaramaz, sevimli, kendine çok güvenen ufak bir Minnoş varmış
Minnoş Tavşan ve Ailesi
Bir gün; bay bayan uzun kulak, tarlalarında topladıkları havuçları satmak için ve evin birkaç ihtiyacını almak için kasaba ya gitmişler ve kızları Minnoş'a evden çıkmaması gerektiğini iki saat içinde döneceklerini söylemişler ve sıkı sıkı tembihlemişler. Anne babası çıkan Minnoş:
"Dışarı çıkıp, biraz çiçek toplayayım. Annem gelince onlara sürpriz olsun" diyerek annesinin sözünü dinlemeden çıkmış çiçek toplamaya.
Derken rengârenk ormanın içine girmiş ve etrafa bakmaktan ne için dışarı çıktığını unutmuş ve epeyce evden uzaklaşmış olduğunu görünce birden panikleyivermiş. Ama eve eli boş gitmek istemiyormuş "Biraz daha gidersem en güzel çiçekleri bulabilirim" diye düşünmüş.
Yine koşmuş şarkılar söylemiş ve kendini dağın zirvesinde bulmuş. Minnoş'u gören kuşlar paniğe kapılmış ve çılgınlar gibi ötmeye başlamışlar çünkü minnoşun tehlikede olduğunu biliyorlarmış. Ama minnoş başına geleceklerden habersiz tırmanmaya devam ediyormuş.
Ne uçurum ne de tehlike Minnoş için önemli değilmiş. Sadece annesi için toplayacağı en güzel çiçeklerin hayalini kuruyormuş. Ve uçurum kenarında çok güzel parlayan bir çiçek görmüş. Sepetini kenara bırakıp çiçek için eğilmeye başlamış.
Ha gayret biraz daha biraz daha elim yetişecek derken birden kaymış çalılıkların arasından ve eteği ağaca takılmış.
"İmdat" diye bağırmaya başlamış işte şimdi Minnoş çok korkmaya başlamış. Çiçek umurunda değilmiş artık, sadece kurtulmak istiyormuş.
Akşam evine balık götürmek için göle giden Ayı Bob şarkı söyleye söyleye ve elinde oltasıyla dağ eteğinden ormandaki evine gidiyormuş.
Birden imdat çığlıklarını duyan Bob birden panik olmuş ve korkuya kapılmış.
Neler oluyor diye etrafına bakınmaya başlamış. Ve gördükleri karşısında ne yapacağını bilememiş ve dağın zirvesinde ki Minnoş'u görmüş ve hemen oltasıyla beraber Minnoş'a doğru koşmaya başlamış.
“Minnoş korkma! Geliyorum, kurtaracağım seni” diye bağırmış.
Ayı Bob, herkese yardım eden, yardımsever bir ayıymış. Kimseyi kırmaz ve üzmezmiş. Özellikle çocuklara karşı daha duyarlıymış ve köy halkı tarafında sevilen bir amcaymış. “Lütfen Bob Amca, beni kurtar korkuyorum” demiş Minnoş.
Ve zirveye yaklaşmıştı. Ama nasıl kurtaracağım diye kara kara düşünürken aklına oltası gelmiş. Ve hızlı bir şekilde oltayı savurarak Minnoş'un kavramasını sağlamış.
"Sıkı dur minnoş, seni çekeceğim çok hareket etme." diye seslenmiş. Ve güçlü ve hızlı bir şekilde Minnoş'u yanına çekivermiş. Minnoş çok korkmuş, çiçekler falan umurunda değilmiş, çok pişmanmış.
Annesinin babasının evde kalmalısın dışarı çıkmamalısın sözünü dinlemeyip çok uzaklara gittiği için pişmanmış. Bob amcaya çok teşekkür etmiş.
Ve Bob Amca onu eve bırakmış olan biteni anne ve babasına anlatmış. Minnoş onlardan da özür dilemiş."Bir daha uzaklara ya da herhangi bir yere sizden habersiz gitmeyeceğim özür dilerim." demiş.
