Her ne kadar Viyana’nın gölgesinde kalsa da, Budapeşte bugün Avrupa’nın en güzel şehirlerinden biridir. “Buda” ve “Peşte” isimli iki merkezden oluşan şehrin ortasından Tuna Nehri geçer ve her iki bölge, toplam dokuz köprü ile birbirine bağlanır. 11. yüzyılda Buda’da çoğunlukla Macarlar, Peşte’de ise Slavlar yaşıyorlardı.
Cengiz Han’ın önderliğinde dünyayı kasıp kavuran Moğollar, 1241’de Budapeşte’yi talan ettiler. Şehir Moğol yıkımının ardından yavaş yavaş toparlandı, Kral Matyas ile Rönesans sanatı ve kültürü bölgeye yayıldı ve şehir, coğrafi konumu sayesinde Macaristan’ın merkezi haline geldi.