Doktor olacak oğlunu kaybeden baba: Bu kaza değil cinayet
Çanakkale'de, tıp fakültesini kazandığını öğrenemeden, 1.33 promil alkollü Mehmet Ali Şahin'in otomobiliyle çarpması sonucu hayatını kaybeden Necati Kaan Şahin'in (20) ailesi, DHA'ya konuştu. Oğlunun, plastik cerrah olmak istediğini anlatan baba Mustafa Şahin, "Bu kaza değil cinayet. Bizim de çocuğumuzun da hayallerini mahvetti. Çocuğumuz şu anda kara toprağın altında, biz de yaşamıyoruz. Eşim, ben ve kardeşi yaşayan ölüleriz" dedi. Acılı aile, son duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Şahin'in, 24 Aralık'taki karar duruşmasında en ağır cezayı almasını beklediklerini söyledi.
Biga ilçesinde, 11 Ağustos gecesi, 1.33 promil alkollü Mehmet Ali Şahin'in kullandığı 17 ACH 528 otomobil, elektrikli bisikletiyle seyir halinde olan Necati Kaan Şahin'e çarptı. Biga Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Şahin, doktorların tüm çabasına rağmen kurtarılamadı. Şahin'in cenazesi, Kocaeli'nin Gebze ilçesinde toprağa verildi. Şahin'in, kazadan önce en büyük hayalini gerçekleştirip, girdiği üniversite sınavında Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazandığı öğrenildi. Evinin önünde bekçiler tarafından yakalanıp adliyeye sevk edilen Mehmet Ali Şahin ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Biga 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakkında 'bilinçli taksirle ölüme neden olma' suçundan 3 yıldan 9 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın 3'üncü duruşmasında sanık Şahin, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Mahkeme heyeti, duruşmayı karar vermek üzere 24 Aralık'a erteledi. Karar sonrası Necati Kaan Şahin'in babası Mustafa Şahin, annesi Nermin Şahin (41) ve oğlu Efe Şahin (15) büyük üzüntü yaşadı.
Doktor olma hayali kuran oğlunun kazada hayatını kaybetmesi sonrası adaletin yerini bulması ve suçlunun cezalandırılması için 24 Aralık'taki karar duruşmasını beklediklerini dile getiren acılı baba Mustafa Şahin, DHA'ya açıklamalarda bulundu.
'OĞLUMUZUN KATİLİ EN AĞIR CEZADA YARGILANSIN'
Oğlunun katilinin en ağır şekilde cezanlandırılması gerektiğini belirten Mustafa Şahin, Tıp Fakültesi'ni kazanan oğlu Kaan'ın plastik cerrah olmak istediğini anlatırken, şunları söyledi:
"24 Aralık'taki duruşmadan beklentimiz, oğlumuzun katili en ağır cezada yargınlansın. Şu anda bilinçli taksirle yargılanıyor. Biz olası kast ile yargılanmasını istiyoruz. Türk adaletine, Türk hukukuna güveniyoruz ama oğlumu öldüren zanlının cezasının yüksek olması, dışarıda çıkıp gezememesi lazım. Bu kaza değil, cinayet. Bu tip olaylarda insanlar ölmesin. Bu tür olayların yaşanmaması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Biz Kaan için Twitter ve Instagram hesabı açtık. 'Kaan için adalet' hesabı oluşturduk. Sesimizi duyurmaya, duyarlı insanları bu platformda toplamaya çalışıyoruz. Bize de destek olmaya başladılar. Ankara'da 6 Aralık'ta akşam saat 18.00'de bizim gibi mağdur ailelerle birlikte toplanıp basın açıklaması yapacağız."
'HAYALİ PLASTİK CERRAH OLMAKTI'
Kaan'ın mükemmel bir evlat olduğunu ve çevresinde herkes tarafından sevildiğini kaydeden Mustafa Şahin, "Allah herkese Kaan gibi başarılı bir evlat nasip etsin derdim. Her zaman bize gurur yaşattı. Hep hayallerinin peşinden koştu. Üniversite sınavlarında ilk yıl yerleşemedi. Hazırlandı, ikinci yıl yine olmadı. Yanıma geldi 'Baba bana bir şans daha verir misin' dedi. 'Oğlum ne demek biz sizin için varız' dedim. Güzel çalıştı. Bu yıl hayallerine kavuşmuştu. Üniversite sınavında başarılı oldu, ilk 10 bine girdi. Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne yerleşti. Kendisi kazandığını, yerleştiğini göremedi ama hayallerine kavuşmuştu. Plastik cerrah olmak istiyordu. Özellikle neden plastik cerrah olmak istediğini sordum. 'Durumu kötü olan, görüntüsü bozuk olanlara yardım etmek istiyorum' dedi. Böyle bir düşüncesi vardı" diye konuştu.
'EŞİM, BEN VE KARDEŞİ YAŞAYAN ÖLÜLER GİBİYİZ'
Kaza günü oğlunu sabah gördüğünü dile getiren baba Şahin, "Sınavları bitmişti, ünversiteyi kazanmıştı. Arkadaşlarıyla beraberdi. 'İki yıldır hazırlandım, kitap görmek istemiyorum biraz dinlenmek istiyorum' dedi, biz de 'Tabi ki' dedik. Arkadaşlarıyla beraberdi. Kitap okuyorlardı, sohbet ediyorlardı. Olayın olduğu sabah Kaan ile evde balkonda oturduk. Birkaç saat sohbet ettik. Onunla sohmet etmek de ayrı bir güzeldi ama saat 01.00'deki kaza bizim de hayallerimizi, çocuğumuzun da hayallerini mahvetti. Çocuğumuz şu anda kara toprağın altında, biz de yaşamıyoruz. Eşim, ben ve kardeşi yaşayan ölüleriz. İnsanları duyarlı olmaya davet ediyorum. Kesinlikle alkollü araç kullanmasınlar. Bu tip ölümler dursun, daha fazla insan üzülmesin. Suçlular kesinlikle hak ettiği cezayı alsın" dedi.
