Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan ABD'ye yanıt: Ne yapalım, alkış mı tutalım?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın tepki çeken açıklamasına karşılık vererek, "Dünyaya demokrasi, insan hakları, hukuk, adalet, özgürlük, güvenlik vaazı veren kurumlar ve devletler ise bu zulmü sessizce seyrediyor. Bize de 'Erdoğan bu şekilde konuşmamalı' diyorlar. Ne yapmalı alkış mı tutmalı?" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla herkesi saat 19.19'da İstiklal Marşı okumaya davet etti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla Temsilci Genç Buluşması ve TRT Spor Yıldız Tanıtım Programı'na katılıdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarının satırbaşları şöyle:
"Aramızda ülkemizin 81 vilayetinin yanı sıra KKTC'den gelen gençlerimiz bulunuyor. Sizlerin nezdinde milletimizin her bir ferdinin 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı tebrik ediyorum. Gazi Mustafa Kemal'in 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkışıyla yakılan İstiklal Meşalesi dalga dalga tüm Anadolu'yu sarmış ve Cumhuriyet'le hedefine ulaşmıştır.
Samsun'a 102 yıl önce ayak basan öncü kadronun kutlu yürüyüşünde verilen her mesaj 'Ya istiklal ya ölüm' kararlılığının ifadesidir. Böylesi önemli önemli sembolün gençlere emanet edilmesi büyük ve güçlü Türkiye2nin inşasını sizlerle birlikte yürütme kararlılığımızın isabetini gösteriyor.
"ÜLKEMİZ HAK ETTİĞİ YERİ ALACAKTIR"
1000 yıldır her karış toprağını alın terimizle ve kanımızla sulayarak vatanımız haline getirdiğimiz bu topraklardaki mücadelemizin devam edeceği anlaşılıyor. Osmanlıyı yıkmakla yetinmeyenlerin Anadolu'yu da milletimize mezar etme heveslerini kursaklarında bırakmıştık. Ülkemizin bütünlüğüne, kardeşliğimize saldırılar çeşitli kisveler altında sürmüştür. Demokraside ve ekonomide geri kalmışlığı bize dayatanlar vesayetten darbelere, provokasyonlara kadar her yolu ve yöntemi denemişlerdir. Türkiye'nin başlattığı kalkınma hamlesinin önünü kesenler bu sinsi oyuna hizmet etmişlerdir.
Son 19 yıldır sağladığımız istikrar ve güven iklimiyle ülkemiz kendi potansiyelini hayata geçirme imkanını bulmuştur. Kabul edilen Türkiye halen içinden geçmekte olduğu süreci tamamladığında 21'inci yüzyılın lider ülkesi olarak küresel sistemde hak ettiği yeri alacaktır.
Bir asır önce Kurtuluş Savaşını vermemiz ve yeni devletimizi kurmamız nasıl kolay olmadıysa, bu tarihi mücadeleyi de zafere ulaştırmak kolay olmayacaktır. Milletimiz özgürlük mücadelesi verirken, aynı günlerde birileri yabancı güçlere teslim etme planları yapıyordu. Bugün de ekonomimizi çökertme, kirli yöntemlerle milli iradenin arkasında dolaşanlar bulunuyor.
SAAT 19.19'DA...
19 Mayıs'ı işte bu güçlü duruşun sembollerinden biri olarak görüyoruz. Salgın şartları nedeniyle 19 Mayıs'ı arzu ettiğimiz coşkuyla geçirememenin üzüntüsü içindeyiz. 19 Mayıs heyecanını yaşamak için her türlü gayreti göstermekten geri durmayacağız. Bugün saat 19.19'da vatandaşlarımızla balkonlarımıza, kapı önlerine çıkıp yürekten gelen bir sesle İstiklal Marşımızı okuyacağız. Nice tehditlere, saldırılara, tuzaklara göğüs geren milletimiz 19 Mayıs vesilesiyle istiklaline, demokrasiye, hakkına ve hukukuna sahip çıkma azmini tüm dünyaya bir kez daha haykıracaktır.
Bir milletin esaret zincirlerini parçalama kararlılığının ilk adımı olan 19 Mayıs'ın gerçek anlamını kavraya bilen herkesin 2023 hedeflerimize, 2053 vizyonumuza dört elle sahip çıktığına inanıyorum.
"NEFRET KOL GEZMEKTE"
Asırlarca ecdadımızın adalet ve güvenlik şemsiyesi altında huzurla hayat sürdürülen yerlerin çoğunda zulüm, çatışma, kin ve nefret kol gezmektedir. Fitne tohumlarıyla bu kötü manzaranın ortaya çıkmasına sebep olanlar kurtarıcı olarak daha büyük yıkımların ortaya çıkmasından geri durmuyorlar. Suriye'de 10'uncu yılını geride bırakan krizin yol açtığı sonuçları her gün yaşıyoruz.
"ALKIŞ MI TUTALIM"
2. Dünya Savaşı'nın ardından Filistin topraklarında başlayan katliamlar, sürgünler son haftalarda yine zirve yapmıştır. Çoğu çocuk ve kadın yüzlerce masum insan ağır silahlarla öldürülüyor. Dünyaya demokrasi, insan hakları, hukuk, adalet, özgürlük, güvenlik vaazı veren kurumlar ve devletler ise bu zulmü sessizce seyrediyor. Bize de 'Erdoğan bu şekilde konuşmamalı' diyorlar. Ne yapmalı alkış mı tutmalı?
Birileri şöyle demiş, böyle demiş bizi ilgilendirmiyor. Bizi ilgilendiren hak, adalet, demokrasi diyorsak gereğini yapacağız. 'Güçlüyüm, öyleyse haklıyım.' Güçlü her zaman haklı diye bir şey yok. Haklının güçlü olduğu bir dünyayı kurmak için Türkiye var.
Son nefesini veren her masum çocuğun feryadı, her masumun çığlığı dünyadaki tüm çıkar hesaplarını kökünden sarsmaya yeterli olmalıdır. Ölen insanlığın kendisidir. Yıkılan evler insanlığın başına çökmektedir. Medeniyetimizin ve ecdadımızın bize emri zalime karşı çıkmak, mazluma kol kanat germektir. Gençlerimizle birlikte kapımıza sığınanlara, mazlumlara sahip çıkmaya devam edeceğiz. Bir bedel ödenmesi gerekiyorsa asla çekinmeyeceğiz. Bugün Kudüs'te yaşananlara sessiz kalırsak sıranın yarın diğer mukaddes şehirlerimize geleceğini biliyoruz.
Tarihin üzerimize yüklediği sorumlukların gereğini yerine getirmezsek, bu toprakları bize çok görenlerin yarın tepemize bineceğini biliyoruz. PKK'sından FETÖ'süne DEAŞ'ına terör örgütlerinin tepesine biniyorsak, bölgemizi kana ve ateşe bulayanlarla mücadeleyi sürdüreceğiz. Bugün nasıl demokrasimize, ekonomimize saldıranlara nasıl eyvallah etmiyorsak, kardeşlerimizi hedef alan zulme karşı çıkmayı sürdüreceğiz. En büyük güç kaynağımız gençlerimizdir.
"VAR MISINIZ?"
2 yıl önce Samsun'da yine bir 19 Mayıs programında gençlerimizden aldığım sözleri tekrar duymak istiyorum. 19 Mayıs ruhunu 102 yıl önce ilk günkü gibi yaşatmaya var mısınız? 23 Nisan ruhunu o günkü heyecan ve coşkuyla sürdürmeye var mısınız? Uğrunda büyük acılar çektiğimiz demokrasimize gözümüz gibi bakmaya var mısınız? 15 Temmuz'da olduğu gibi istiklalimiz ve istikbalimiz uğrunda canımız pahasına mücadeleye var mısınız? 2023 hedeflerimizi ne pahasına olursa olsun gerçekleştirmeye var mısınız? Türkiye'ye çelme takmaya çalışanlara derslerini vermeye var mısınız?