Çocukluk hayalini gerçekleştirdi, çocuklarını da gönüllü itfaiyeci yaptı

ÇOCUKLARINI GÖNÜLLÜ İTFAİYECİ YAPTI

Bugüne kadar sayısız göreve katılan Mehmet Ali Ballak, kızı Buğlem ve oğlu Ali Emre'yi gönüllü itfaiyeci yaparak, mesleğine duyduğu sevgisini onlara da aşıladı. 6 Şubat'taki asrın felaketinden 3 gün önce trafik kazası geçirip, iki kaburgası kırık olmasına rağmen taburcu olan Ballak, deprem gecesi ekibiyle birlikte bölgeye hareket ederek kurtarma çalışmalarında görev aldı.

İtfaiyeciliğin çocukluk hayali olduğunu söyleyen Mehmet Ali Ballak, "Çocukluk hayalimi ilk ve orta öğrenimimden sonra Akdeniz Üniversitesi İtfaiyecilik ve Yangın Güvenliği Bölümü'nü 2001-2002 eğitim öğretim döneminde bitirerek gerçekleştirdim. Bu bölümün ilk mezunlarıyız. Mesleği yıllardır isteyerek, zevkle ve keyifle sürdürüyorum. Yeniden doğsam, bir kere daha dünyaya gelsem yine itfaiyeci olurum. Hatta çocuklarıma hep şunu derim, 'Doktor, hakim, savcı olabilirsiniz ama bunun yanında gönüllü itfaiyeci olmak şartıyla' derim. Onlara da şimdiden mesleği aşılıyoruz. Bunu sadece ben değil tüm meslektaşlarım yapıyor. Biz her ne kadar mesleği aşılamaya çalışmasak bile yakın çevremizdeki çocuklarımızın, evlatlarımızın bu mesleğe bakış açıları farklı oluyor" dedi.

'KURTARDIĞIN BİR CANLININ VERDİĞİ HAZ BAMBAŞKA'

Meslek seçimi yapmamış gençlere itfaiyeci olmaları çağrısında bulunan Ballak, "Halen 'Ben hangi mesleği seçeyim' diyen gençlerimiz varsa itfaiyeci olsun. İtfaiyeci olmak bu ülkede aslında diğer mesleklere bakıldığı zaman çok kolay ama en tek şartı mesleği sevmek. İnsanlar için yaptığın iyi bir şeyin hazzı çok fazla. Kurtardığın bir canlının verdiği haz bambaşka. Hele de bir insanı hayata bağlamışsan, o insan birkaç ay sonra seni ziyarete gelip teşekkür etmişse bu dünyada hiçbir şeye değişilmez" diye konuştu.

6 Şubat depremlerinin ardından gittikleri deprem bölgesinde ekip olarak 13 gün kaldıklarını da anlatan Mehmet Ali Ballak, şöyle devam etti:

"Depremden yarım saat sonra yola çıktık. Bölgeye ilk ulaşan donanımlı itfaiye ekibiydik. 4 saat çalıştığımız alanda hafif bir inleme sesiyle Elif bebeği hayata bağladık. Anneanne ve dedesinin gözyaşları hiçbir zaman gözümüzün önünden gitmiyor. Bir İngilizce öğretmenimiz, eşi ve çocuğunu çıkarmıştık enkazdan. Halen kendileriyle görüşüyoruz. Bizleri arıyorlar, bizler onları arıyoruz. Bu duygular anlatılamaz."

Burdur'da bu yıl 9 ayda 7 trafik kazası, 136 başlangıç ot, saman ve anız yangını ile 15 ev ve iş yeri yangınına müdahale ettiklerini belirten Mehmet Ali Ballak, "Geçen yıllara bakıldığında ilimiz merkezinde meydana gelen yangınlarda önemli oranda azalma olduğunu görüyoruz. Bunun sebebi de il genelimizde 15 yıldır ilk ve orta dereceli okullarda, üniversitede, resmi kuruluşlarda, mahallelerde birebir yaptığımız eğitimler sayesinde yangın sayılarında ciddi azalmalar olduğunu gördük" dedi.