Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Ata Emre Akman cinayeti davası başladı! - Son dakika flaş gelişme! | Son dakika haberleri

        Balıkesir'de motokurye ve üniversite öğrencisi Ata Emre Akman'ın (20) yolunu kesip, bıçaklayarak öldüren E.Ö. (17) ile katil zanlısının babası Orhan Ö. hakim karşısına çıktı. Duruşma Balıkesir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı.

        DHA'nın haberine göre korkunç cinayette katil zanlısının yaşı tartışma konusu oldu. Caninin yaşının tespiti için Balıkesir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen tensip kararında, topuk kanı ve hastane kayıtları istendi.

        İl Sağlık Müdürlüğü, E.Ö.'nün annesinin 2007'de doğum yaptığına dair bir kayda rastlanmadığını belirti. Akman ailesinin avukatı İbrahim Erenci, bu durumun E.Ö.'nün 18 yaşından büyük olduğu yönündeki iddialarını destekler nitelikte ve kemik yaşının tespitinin zorunluluk olduğunu söyledi.

        REKLAM

        ATA EMRE'Yİ ÖLDÜREN SANIK: SULTAN'IN EVİNİ TAŞLAMAK İÇİN GİTMİŞTİM

        Ata Emre Akman'ı bıçaklayarak öldüren E.Ö., mahkemedeki ifadesinde Ata Emre Akman'ı tasarlayarak öldürmediğini ileri sürdü. E.Ö., “Kimseyi tasarlayarak öldürmedim. Sadece Sultan Dönmez'in evini taşlamak için gitmiştim. Babaannemin yanında büyüdüm. Üç kardeşiz. Sultan Dönmez'in kızı babama mesaj atıyordu. Sürekli bizimle uğraşıyordu. Bizimle görüşmek istedi. Sultan Dönmez, 2012-2013 yıllarında bizden çek çaldı. Sürekli bizi tehdit ediyordu, babam ile Sultan arasında anlaşmazlık vardı, onlardan kaçıyorduk. 2020 yılı öncesinde Sultan ile anlaşmazlık yoktu. Sultan'ın beraber yaşadığı Yaşar ile aramızda anlaşmazlıklar oldu. Sultan ile ilgili olarak babamla özel bir görüşmemiz olmadı. Babamın cezaevinden çıkmasından sonra Sultan ile iletişimimiz olmadı. Sultan ile olay tarihine kadar aramızda 2 bin 654 dakika telefon görüşmesi gözükse de bu görüşmeleri ben yapmadım" dedi.

        "O GÜN NEYİN BENİ BUNA SEVK ETTİĞİNİ HATIRLAMIYORUM"

        E.Ö., sözlerini şöyle sürdürdü: "Olay günü 11 Mayıs'ta 13-14 tane bira içtim. Babam ile vakit geçirdik. Sonra arkadaşlarımın yanına gittim. Bira içtik. Babamlar geldi. Sonra eve gittik. Saat 23.30-00.00 arasıydı. Sultan ile evimizin arası 5-6 dakikalık yürüyüş mesafesinde. Olay günü babamla Sultan ile ilgili hiçbir şey konuşmadık, sızdı kaldı. Sultan'ın küçüklüğünden beri bize yaşattıklarını düşünmeye başlayınca öfkelendim. Yanıma bıçağımı aldım ama amacım onun evini taşlamaktı. Giderken yoldan taş aldım. Sultan'ın yaşadığı binaya geldim. Genç motokuryeyi gördüm. Yanına gidip Sultan'ın evde olup olmadığını sordum. 'Motorla mendil mi satıyorum görmüyor musun?' dedi. 'Sultan Durmaz'a mı geldin?' deyince 'Ebru Gündeş'e geldim' dedi. 'Neden beni tersliyorsun?' dedim ve boğuşma oldu. Bıçağı bir kere salladım. Sonrasını hatırlamıyorum. Maktule 25 kere bıçak sallamışım. 25 kere sallasam da o gün neyin beni buna sevk ettiğini hatırlamıyorum. Olay öncesinde babam beni Sultan'a karşı doldurmadı. Babamın yönlendirmesi olmadı."

        "SULTAN BANA TAKINTILIYDI"

        E.Ö.'nün babası sanık Orhan Ö. ise mahkemedeki ifadesinde, “Uzun süreli telefon görüşmesini oğlum değil, ben yaptım. Sultan'ın kızıyla görüştüm. Benden yardım istedi. Sultan bana takıntılıydı. 2010-2013 yılları arasında Sultan ile ilişkimiz oldu. Sonra gitti ve benim arkadaşlarımdan biriyle evlendi, kurtuldum diye sevindim. Ailemle yaşadığım eve 'Çocuk hasta' diyerek geldi. Sonra babam, Sultan'ı bıçakladı. Ben onu uzak tutmaya çalıştıkça bize yapıştı. Bu kadın şeytanın ta kendisi. Ben 10 yıldır suç işlemiyorum. Cezaevinden çıktıktan sonra bana yeniden ulaştı. Sultan'a karşı en ufak hakaretim yoktur. Sultan'ın çocuğumu karnında taşırken fuhuş yaptığını öğrendim" diye konuştu.

        'OĞLUMLA ASAYİŞ ŞUBE'DE KARŞILAŞTIK'

        Orhan Ö., mahkemedeki ifadesinde olay gününü de anlattı. Orhan Ö. oğlu E.Ö. ile eve geldiğini ve direkt uyuduğunu söyledi. Olayı polisin eve gelmesiyle öğrendiğini söyleyen Orhan Ö., "Oğlumla da Asayiş Şube'de karşılaştık. 'Ne istedin insanlardan. Kendini de yaktın beni de yaktın' dedim. Üzerime atılanlar iftiradır. Ben Sultan'ı bu zamana kadar hiç bıçaklamadım" dedi. Orhan Ö.'ye tanık ifadelerinde yer alan ve 'Ben bu saatten sonra hiçbir şey yapmam, yaparsa da oğlum yapar' sözlerinin sorulması üzerine bu cümleyi kurmadığını söyledi.

        "VİCDAN' DİYECEĞİM AMA O DA İNSANLARA MAHSUS"

        Duruşmada söz alan Ata Emre Akman'in annesi Zuhal Akman, "Baba ve oğlu arasındaki ifadeler arasında çelişkiler var. 'Vicdan' diyeceğim ama o da insanlara mahsus. Biz oğlumuzun çalıştığını bile sonradan öğrendik. Çocuğumu canice öldüren şahıslardan şikayetçiyim" dedi.

        Baba Erol Akman da "Davanın adı Ata Emre ama bu zamana kadar Ata ile ilgili hiçbir şey konuşulmadı. Adını dahi hatırlamadıklarım oğlumu canice katlettiler. En ağır şekilde cezalandırılmalarını istiyorum" ifadelerini kullandı.

        E.Ö'NÜN ANNESİ: ÇOCUĞUM YÖNÜNDEN TANIKLIK YAPMAK İSTEMİYORUM

        Orhan Ö.'nün eşi, E.Ö.'nün öz annesi tanık Ayfer Songül ise "Çocuğum yönünden tanıklık yapmak istemiyorum. 8 yıl Orhan'la evli kaldık. 2 çocuğum oldu. Öldürme olayıyla ilgili hiçbir şey bilmiyorum. Yaşanan olayla ilgili bilgim yok. E.Ö.'yü 2007 yılında eski doğumevinde doğurdum" dedi.

        CHP’Lİ BAĞCIOĞLU: AKMAN AİLESİNİN YANINDAYIZ

        CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu da Akman ailesine destek için Balıkesir Adliyesi’ne geldi. Adliye önünde açıklamalarda bulunan Bağcıoğlu, "Bugün, 11 Mayıs 2024 günü canice katledilen Ata Emre Akman'ın başlayan adliye sürecinde ilk duruşmayı takibe ve değerli annesi ve babasına Cumhuriyet Halk Partisi'nin desteğini iletmeye, süreci takip etmeye geldik. Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel de ilk günden itibaren, bu süreci yakından takip ediyor. Sevgili Ata'nın babası Erol Bey'le de irtibat kurdu. Her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu iletti. Ben ayrıca burada sokaklarında gençlerimizin rahatça dolaşabildiği, kadınlarımızın öldürülmediği, huzur ve güvenin tesis edildiği bir Türkiye isteyen bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, nerede bir mağdur varsa onun yanında olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin genel başkan yardımcısı, 2 erkek çocuğu babası bir kişi ve emekli bir asker olan Sayın sevgili Ata'nın babasına destek veren eski bir silahlı kuvvetler mensubu olarak bulunuyorum" dedi.

        "CAYDIRICI TEDBİRLER ALINMALI"

        Bağcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Milli güvenlik konusunda sadece topla, tüfekle ülkelerin birbiriyle savaşması veya teröristle mücadele değil insanlarımızın güvenliği ve bekası da önemli. Eğer hala okul müdürleri, öğretmenler, çocuklar, çocuk yaştaki suçlular tarafından katlediliyorsa, Ata gibi gençlerimiz evlerine, harçlıklarına, ev bütçesine katkı sağlamak için çalışırken hunharca, canice katlediliyorsa bunun bir çözümü olmalı. Önleyici tedbirler arttırılmalı. İnfaz düzenlemeleri, adalet sistemi baştan gözden geçirilmeli ve caydırıcı tedbirler alınmalı. Kederli aileye, canice kurban edilen Ata'nın sevgili annesine, babasına desteğe devam edeceğiz. Hukuki süreçte her türlü desteğimizi sağlayacağız. Tekrar sevgili Ata'nın manevi huzurunda kendisine rahmet ve minnet diliyorum. İnşallah adalet tecelli edecek."

        BALIKESİR ADALET SARAYI ÖNÜNDE TOPLANDILAR

        AA'da yer alan habere göre öldürülen gencin İstanbul'da yaşayan babası emekli albay Erol Akman ve annesi Zuhal Akman ile avukatlarının yanı sıra onlara destek olmak için aralarında motokuryelerin de bulunduğu çok sayıda kişi, Balıkesir Adalet Sarayı önünde toplandı.

        Akman ailesinin avukatı Özden Başak, tutuklu sanıklardan E.Ö'nün "tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme", babası Orhan Ö'nün "tasarlayarak ve canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmeye azmettirme" suçlarından Balıkesir 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanacakları davanın ilk duruşması öncesinde basın mensuplarına açıklama yaptı.

        Başak, olaya ilişkin güvenlik kamerası görüntülerini gencin ailesinin izlemediğini belirterek, "Haber yaparken olayın oluş anını vermemenizi rica ediyoruz. Bu konuda sizlerden hassasiyet rica ediyoruz." dedi. E.Ö'nün yaşıyla ilgili tartışmalara değinen Başak, suçu işleme tarzı, eylemini planlayabilmesi ve tanık ifadelerini dikkate aldıklarında 18 yaşından büyük olduğuna ilişkin iddialarının sürdüğünü anlattı.

        "KATİLİN YAŞININ 18'DEN KÜÇÜK OLDUĞUNA KİMSE İNANMIYOR"

        Savcılığın, hazırlık aşamasında iddianamenin bir an önce yazılması için yaş tespiti konusunu mahkemeye bıraktığını dile getiren Başak, şunları söyledi: "Görüntü itibarıyla katilin 18 yaşından küçük olduğuna kimse inanmıyor. Dolayısıyla biz Türk Ceza Kanunu'ndaki yaş indiriminden faydalanmaması gerektiğini düşünüyoruz. Bunun dışında bu tarz eylemleri yapan failler genelde haksız tahrike sokmak ister. Hep denk geldiğimiz bir durum. Burada öyle bir durum da yok. Görüntüleri dikkatle incelediğinizde bizim çocuğumuzun olaya herhangi bir dahli yok. Doğrudan öldürmek kastıyla arabanın arkasından ona doğru hareket eden bir şahıs söz konusu. Daha birinci saniyeden sol eliyle bizim çocuğumuzun boynunu tutup, bir iki saniye sonra da zaten icrai hareketlere başlıyor. Onu mermi gibi yetiştiren babası da azmettiren sıfatıyla yargılanıyor. Biz bu davanın bir milat olacağını, bu tarz can yakıcı olaylarda sayın mahkemenin önüne tarihi bir fırsat geldiğini düşünüyoruz. Umarım bu yargılamadan hepimizin vicdanını rahatlatan bir karar çıkacaktır."

        Kurye Hakları Derneği Başkanı Mesut Çeki de Ata Emre Akman'ın ailesine, onların adalet arayışına destek olmak amacıyla Balıkesir'e geldiklerini ifade etti.

        DAVANIN GÖRÜLMESİNE BAŞLANDI

        Ailenin acısını yürekten paylaştıklarını kaydeden Çeki, "Ata Emre karanlık bir sokakta siparişini teslim ederken katledildi. Aile o görüntüleri izlemeye dayanamadı, biz de dayanamadık." diye konuştu. Çeki, 2022 yılında en az 58, geçen sene en az 68, bu yılın ilk 6 ayında ise 30 motokuryenin çeşitli olaylarda yaşamını yitirdiğini bildirerek, meslek mensuplarının haklarının iyileştirilmesi talebinde bulundu. Tarafların duruşma salonuna alınmasının ardından tutuklu sanıklar E.Ö. ve babası Orhan Ö'nün yargılanmasına başlandı.

        NE OLMUŞTU?

        Olay, 11 Mayıs'ta, Karesi ilçesi Karaoğlan Mahallesi Emir Sokak'ta meydana geldi. Zincir restoranda kurye olarak çalışan Balıkesir Üniversitesi Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü öğrencisi Ata Emre Akman'ı, sipariş dönüşünde önünü kesen E.Ö., vücudunun 25 yerinden bıçakladı.

        Ata Emre Akman öldü, kaçan E.Ö. operasyonla yakalandı. E.Ö. ile oğlunu sakladığı iddia edilen Orhan Ö. gözaltına alındı. 'Kasten yaralama' ve 'Tehdit'ten 6 ayrı suç kaydı bulunan E.Ö. ile babası, polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. E.Ö. tutuklandı, serbest bırakılan Orhan Ö. tekrar gözaltına alındı. İşlemleri sonrası Orhan Ö. tutuklandı.

        BABA İÇİN DE İDDİANAME HAZIRLANDI

        Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturmayı tamamlayıp, cinayetle ilgili ilk iddianamesini E.Ö. için hazırladı. E.Ö. hakkında 'Canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme suçu'ndan 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası istendi.

        Ayrıca 'Silah taşımak'tan 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığı, E.Ö.'nün babası Orhan Ö. için de iddianame hazırladı. Orhan Ö. için 'Canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmeye azmettirme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

        BABADAN 'ÖLDÜR' TALİMATI

        İddianamede; sanığın dini nikahla yaşadığı Sultan Durmaz ile ayrıldıktan sonra Durmaz'ı sürekli rahatsız ettiği, işlediği başka suçtan hükümlü olarak bulunduğu İzmir Buca Açık Ceza İnfaz Kurumu'ndan 2 Mayıs'ta izinli çıktığı belirtildi.

        İzinli çıkan Orhan Ö.'nün Durmaz'ın yaşadığı evin önüne gelip, birilerinin başına bir iş geleceği yönünde tehdit ettiği de iddianamede yer aldı. Ayrıca E.Ö.'nün olaydan önce aradığı Durmaz'a babası Orhan Ö.'nün talimatıyla kendisini öldüreceğini söylediği belirtildi.

        REKLAM

        TANIK İFADELERİ DOĞRULADI

        İddianamede; E.Ö.'nün, Orhan Ö.'nün ceza infaz kurumunda bulunduğu sürede Sultan Durmaz'a yönelik herhangi bir eyleminin bulunmamasına karşılık, Orhan Ö'nün cezaevinden çıktığı dönemde, oğlunun Durmaz'ın evinin önüne gidip Ataman'ı öldürmesinin Orhan Ö.'nün 'azmettirici' olduğunu gösterdiği; olayla ilgili alınan tanık ifadelerin de bunu doğruladığına yer verildi.

        Bu iddianame de Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İddianameleri kabul eden Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi açılan davaların tarafından birleştirilmesine karar verdi.

        HASTANE KAYITLARINDA YOK

        Balıkesir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tensip zaptı düzenledi. Tensip zaptında mahkeme tarafından E.Ö.'nün, nüfus ve hastane kayıtlarına göre 24 Nisan 2007'de doğduğu belirtilerek, nüfusa ise 14 Ağustos 2009'da kaydının gerçekleşmesi hususu yer aldı.

        Orhan Ö.'nün düşük ve ölüm de dahil başka bir çocuğu olup olmadığının araştırılması istendi. Ayrıca Balıkesir İl Halk Sağlığı Müdürlüğü'ne müzekkere yazılarak 24 Nisan'da 2007'de topuk kanı alınıp alınmadığı soruldu.

        Yine E.Ö.'nün tüm hastane kayıtları hakkında mahkemeye bilgi verilmesi, 24 Nisan 2007 tarihi öncesinde herhangi bir kayıt bulunup bulunmadığı bilgisi istendi. Balıkesir İl Sağlık Müdürlüğü tarafından mahkemeye E.Ö.'nün topuk numunesinin bulunmadığı ve anneye ait 2007 doğumlu bir bebeğin kayıtlarda olmadığı bildirildi.

        "E.Ö.'NÜN 18 YAŞINDAN BÜYÜK OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ"

        Akman ailesinin gönüllü avukatı İbrahim Erenci, 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin tensip zaptında İl Sağlık Müdürlüğü'nden istenilen belgelerin son derece önemli olduğunu belirterek, "Bizler de E.Ö.'nün 18 yaşından büyük olduğunu düşünüyoruz.

        Mahkeme tarafından istenilen belgeler ve gelen yazı da bizleri destekler nitelikte ve artık kemik yaşının tespit edilmesi de bir zorunluluk haline geldi.

        Suçsuz yere vahşi bir şekilde öldürülen Ata Emre Akman'ın katil zanlılarının hak ettikleri cezayı almasıyla, olayla ilgili olarak büyük üzüntü yaşayan başta Ata Emre Akman'ın ailesi ve tüm Türkiye'deki vatandaşlarımızın da bir nebze yüreklerinin rahatlaması en büyük isteğimiz" dedi.

        Avukat Erenci, ayrıca, dosyaya son olarak sunulan belge nedeniyle kemik yaşı incelemesi yapılması ve 18 yaşından büyük olduğu yönünde adli tıp ya da tam teşekküllü hastane raporunun tespit edilmesi halinde E.Ö.'nün yargılamasında istenilen cezanın asgari müebbet hapis, canavarca his şevkiyle cinayetin işlenmiş olması nedeniyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almasının gündeme gelebileceğini belirtti.

        Ata Emre'nin anne ve babası Habertürk'te
        Haberi Görüntüle
        ÖNERİLEN VİDEO
        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa