21. yüzyılın en iyi 20 dizisi

The Office (İngiltere) (2001-2003)

Ricky Gervais ile Stephen Merchant’ın yazdığı ve yönettiği dizi, ilk olarak BBC2 kanalında 9 Temmuz 2001 yılında yayınlandı. Bir kâğıt şirketi çalışanlarının işyerindeki gündelik hayatlarını anlatan dizinin ilk bölümlerinin seyredilme oranları çok düşüktü. Ama BBC’nin diziyi uluslararası kanallarında yayınlamaya başlamasıyla birlikte ilgi giderek arttı. Dizi yaklaşık 80 ülkede yayınlanmasının yanı sıra aynı isimle ABD’ye de uyarlandı. Hangi versiyonun daha iyi ve komik olduğuna dair tartışmalar bugün hâlâ sürüyor. Guardian Gazetesi’nde yayınlanan 21. Yüzyılın En İyi Dizileri listesinde her ikisi de yer alıyor. Eleştirmenlerin, toplam 14 bölüm olarak yayınlanan İngiliz yapımı ‘The Office’i 2001, 2002 ve 2003’te üst üste 3 kez yılın en iyi dizisi seçtiğini de belirtelim.

The Wire (2002-2008)

Eski polis muhabiri David Simon’ın imzasını taşıyan ‘The Wire’, Baltimore, Maryland’de geçen bir suç dizisi… Reytinglere ve ödüllerine baktığınızda öyle çarpıcı bir başarısı olduğu söylenemez. Yayınlandığı dönemin en popüler TV dizilerinden biri olarak göstermek de mümkün değil. Ne var ki, yapılan bütün soruşturmalarda son 20 yılın en iyi dizilerinden biri seçildi; eleştirmenlerden aldığı büyük övgülerle öne çıktı. 5 sezon boyunca 60 bölüm olarak yayınlanan ‘The Wire’, her sezonda şehrin farklı kurumlarına ve sorunlarına odaklandı. Sadece uyuşturucu trafiğini değil, şehir yönetimini, bürokrasiyi, eğitim sistemini ve yerel medya konularını ele aldı. Aksiyona dayalı suç dizilerine oranla daha derinlikli bir bakışı, sosyolojik ve politik bir yaklaşımı vardı. Simon, dizinin bir suç dramı olmaktan ziyade ‘bir Amerikan şehrinde insanların birlikte nasıl yaşadığı’ üzerine kurulu olduğunu söylemişti.

Arrested Development (2003)

Mitchell Hurwitz’in imzasını taşıyan komedi dizisi, eskiden zengin olan parçalanmış Bluth ailesinin hikâyesini anlatıyor… 2003 ile 2006 arasında FOX TV’de 3 sezon olarak yayınlanan dizi, 2013 ve 2018 yıllarında yayınlanan iki yeni sezonla ömrünü Netflix’te sürdürüyor. El kamerası kullanımı başta olmak üzere alışılmadık anlatım tekniklerinin kullanıldığı yenilikçi dizinin ilk 3 sezonu, eleştirmenlerin övgülerine ve birçok önemli ödül kazanmasına rağmen düşük izlenme oranları nedeniyle yayından kaldırılmıştı. Başrollerinde Jason Bateman, Michael Cera ve Portia de Rossi gibi isimlerin yer aldığı ‘Arrested Development’, yapılan birçok soruşturmada son 20 yılın en iyi dizilerinden biri olarak gösterildi.

Deadwood (2004–2007)

1870’li yıllarda Deadwood, Güney Dakota’da geçen dizi, Dakota Bölgesi’nin Amerika Birleşik Devletleri’ne dahil olma sürecini, öncesi ve sonrasında gelişen olaylarla anlattı… 3 sezon ve 36 bölüm süren, western türündeki dizinin ikinci sezonu, eleştirmenler tarafından 2005 yılının en iyi dizisi seçildi. David Milch’in imzası taşıyan dizinin başrollerinde Timothy Olyphant ve Ian McShane oynadı. David Milch’in tarihsel verileri araştırarak, şahsi günlükler ve dönemin gazetelerinden faydalanarak yazdığı dizi boyunca Wyatt Earp, Wild Bill Hickok, Calamity Jane gibi tarihsel şahsiyetler de karşımıza çıktı.

The Office (ABD) (2005-2013)

Çoğunlukla hareketli el kamerasıyla çekilmiş 20-25 dakikalık bölümlerden oluşan bir komedi dizisi… İngiltere’de 2001-2003 yılları arasına yayınlanmış aynı adlı BBC dizisinin uyarlaması olan ‘The Office’ ABD’de çok daha büyük bir ilgi gördü, 9 sezon boyunca sürdü. Scranton, Pennsylvania’daki bir şirkette geçen ve çalışanların arasındaki ilişkilerini anlatan dizi, usta komedi yazarı Greg Daniels tarafından ABD’ye uyarlandı. Steve Carell, Rainn Wilson, John Krasinski, Jenna Fischer gibi oyuncuların rol aldığı dizinin kadrosuna yeni sezonlarda yeni isimler de eklendi.

Mad Men (2007-2015)

Dizinin ilk sezonu 1960 yılında açılır. New York’ta Madison Avenue’deki büyük bir reklam ajansının yöneticisi olan Don Draper’ın (Jon Hamm) ve onun çevresindeki insanların hayatını seyrederiz... Yedi sezon ve 92 bölüm boyunca 10 yıllık bir dönemi anlatan ‘Mad Men’, Kennedy ve Martin Luther King suikastleri, ABD’nin Ay’a ayak basması, Vietnam Savaşı, ırkçılık karşıtı hareket gibi birçok tarihsel olaya arka fonda yer verir; ABD’nin sosyal değişimini reklamcılar üzerinden anlatır. Matthew Weiner’ın tasarladığı ‘Mad Men’, özenli görsel stiliyle de televizyon dizi estetiğine yeni bir yaklaşım getirir.

The Big Bang Theory (2007-2019)

Chuck Lorre ve Bill Prady’nin imzasını taşıyan dizi, Kaliforniya’nın Pasadena şehrinde geçer. Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nde çalışan deneysel fizikçi Leonard ve teorik fizikçi Sheldon aynı evde yaşarlar. En yakın arkadaşları aynı enstitüde çalışan mühendis Howard ve astrofizikçi Rajesh’dir. Karşı komşuları sarışın Penny, dördünün de yaklaşmaya cesaret edemeyeceği güzel ve çekici bir kadındır… Süper zekâlarına ve parlak kariyerlerine rağmen ‘hayat acemisi’ olan, ergenlikten bir türlü çıkamayan dört erkeğin olgunlaşma sürecine odaklanan dizi, birçok soruşturmada 2000’li yılların en iyi komedi dizilerinden biri olarak gösterildi. 12 sezon ve toplam 281 bölümle son 20 yılın en uzun soluklu sitcom’larından biri oldu… Ayrıca içinden ‘Young Sheldon’ diye bir başka popüler sitcom daha çıktı.

Breaking Bad (2008-2013)

50 yaşında lisede kimya öğretmenliği yapan Walter White (Bryan Cranston), ailesini geçindirmekte zorlandığı için boş vakitlerinde otomobil yıkamacısında çalışır. Akciğer kanseri olduğunu ve çok fazla ömrünün kalmadığını öğrenince hayata bakışı değişir. Ailesinin geleceği için, eski öğrencisi Jesse Pinkman (Aaron Paul) ile birlikte uyuşturucu işine girer. Walter’ın uzmanlığı ve Jesse’nin piyasa tecrübesiyle yüksek kalitede ve saflıkta metamfetamin üreterek uyuşturucu dünyasına girerler. Vince Gilligan’ın imzasını taşıyan dizi beş sezonun ardından 2013’te sona erdi. Aynı yıl tüm zamanların en yüksek reyting alan dizisi olma unvanı ile Guinness Dünya Rekorları kitabına girdi.

Sherlock (2010)

Sir Arthur Conan Doyle’un özel detektif karakteri Sherlock Holmes’u günümüz dünyasına getiren bir suç dizisi… Steven Moffat ve Mark Gatiss’in tasarladığı dizide Sherlock Holmes’u Benedict Cumberbatch, Doktor John Watson’u ise Martin Freeman canlandırıyor. Her bölümün uzun metrajlı bir film gibi tasarlandığı dizi, ilk bölümlerinden itibaren büyük ilgi gördü. Senaryosu, yönetmenliği ve oyunculuklarıyla çok olumlu eleştiriler aldı. Toplam 4 sezon süren dizi kapsamında ‘pilot’u saymazsak 14 bölüm çekildi.

Black Mirror (2011)

Proje tasarımını Charlie Brooker’ın yaptığı ‘Black Mirror’da her bölümde farklı bir hikâye anlatılıyor. Olaylar yakın gelecekte veya alternatif bir zaman diliminde geçiyor. Genellikle günümüzde de etkilerini hissettiğimiz ileri teknoloji uygulamaları ve sosyal medyanın hayatımızdaki yeri gibi konular ele alınıyor, modern topluma keskin eleştiriler getiriliyor. Bazı bölümleri uzun metrajlı bağımsız bir film gibi tasarlanan ‘Black Mirror’, anlatılan hikâyelere göre türlerin değişebildiği bir dizi... Kara komedi ve sosyal hicvin yanı sıra gerilim, korku unsurları da karşımıza çıkabiliyor. Bütün diziyi birleştiren konsept ise distopik bilimkurgu olarak özetlenebilir.

Game of Thrones (2011–2019)

Son 20 yılın en popüler dizilerinden biri olduğu kesin ama öte yandan eleştirmenlerin de sevdiği bir dizi... Hayranlarını hayal kırıklığına uğratan son sezonu ve final bölümüne rağmen 2010’lu yıllara dair yapılan bütün soruşturmalarda en iyiler arasına girmeyi başarması bunun bir kanıtı… George R.R. Martin’in ‘A Song of Ice and Fire’ adlı fantezi romanlar serisinden David Benioff ve D. B. Weiss tarafından televizyona uyarlanan dizi, hayali bir dünyada geçen iktidar savaşlarını anlatıyor. Geniş bir oyuncu kadrosuna sahip olan dizi, yayınlandığı sürece tüm dünyada çok geniş bir kitleye ulaşmayı başardı.

Fargo (2014)

Noah Hawley’nn Coen kardeşlerin 1996 tarihli ‘Fargo’ filminden esinlenerek tasarlayıp yazdığı kara komedi tarzındaki suç dizisi… Birbirinden bağımsız hikâyeler üzerine kurulan her sezon, farklı karakterlerle farklı bir dönemde geçiyor. Her şeyin ortak noktası olayların geçtiği bölge… Öykülerin aynı mekânlarda geçmesi ve bölge tarihinde iz bırakmaları itibarıyla birbirleriyle bazı küçük bağları da var. Noah Hawley’in, başta ‘Fargo’ olmak üzere Coen kardeşlerin suç filmlerinin yapısını koruduğu dizinin 2006’da geçen ilk sezonunda Billy Bob Thornton, Martin Freeman; 1979’a döndüğümüz ikinci sezonda Kirsten Dunst, Ted Danson; 2010’da geçen bir hikâye anlatan üçüncü sezonda ise Ewan McGregor, Mary Elizabeth Winstead ve David Thewlis gibi ünlü oyuncular yer alıyor. Dördüncü sezonu geçtiğimiz nisan ayından itibaren yayınlanmaya başlayacaktı ama pandemi nedeniyle ertelendi.

True Detective (2014)

Nic Pizzolatto’nun tasarlayıp yazdığı bir suç dizisi… Her sezonda farklı karakterlerin yer aldığı farklı hikâyeler seyrediyoruz. Sezonların ortak özelliği çeşitli toplumsal kurumların yozlaşmasını anlatan çözümü zor karanlık hikâyeler üzerine kurulması ve polis soruşturmalarının genellikle uzun bir döneme yayılması… Başrollerinde Matthew McConaughey, Woody Harrelson, Michelle Monaghan’ın oynadığı ilk sezon, bir seri katilin 17 yıl boyunca aranmasını anlatır. Colin Farrell, Rachel McAdams, Taylor Kitsch ve Vice Vaughn’un oynadığı ikinci sezonda ise farklı birimlerden gelen detektifler, karmaşık bir suç dizisini iş birliği yaparak araştırırlar. Mahershala Ali, Carmen Ejogo, Stephen Dorff’un yer aldığı üçüncü sezon, üç farklı dönemde süren kayıp çocuklar soruşturmasına odaklanır.

The Leftovers (2014–2017)

Tom Perrotta’nın aynı adlı romanından Perrotta’nın kendisi ve Damon Lindelof tarafından televizyona uyarlanan dizi, dünya nüfusunun yüzde 2’sinin açıklanamayan nedenlerden ötürü ortadan kaybolmasından 3 yıl sonra, duruma uyum sağlamaya çalışan New Yorklu bir grup insanın hikâyesini anlatır. İlk sezonunda olumlu eleştiriler alan ‘The Leftovers’, 2 ve 3’ncü sezonun ardından birçok eleştirmen tarafından özellikle tematik derinliği nedeniyle gelmiş geçmiş en iyi dizilerden biri olarak gösterildi. Başrollerinde Justin Theroux, Carrie Coon ve Christopher Eccleston’un oynadığı ‘The Leftovers’, 3 sezonda toplam 28 bölüm olarak yayınlandı. Yüksek reytinglere ulaşamayan dizi, 300 eleştirmenin katıldığı 2010’lu yılların en iyi dizileri soruşturmasında 4. sırada yer alırken Indiewire tarafından da 2010’ların en iyi dizisi olarak gösterildi.

Fleabag (2016–2019)

Phoebe Waller-Bridge’in yazdığı ve başrolünde oynadığı dizi, Londra’da yaşayan kafası karışık, marazi yanlarını saklamayan, öfkeli bir genç kadının gündelik hayatını anlatır. Waller-Bridge, kendini daha iyi hissetmenin yollarını arayan genç kadını; aile ilişkileri, cinsel hayatı, hayal kırıklıkları ve bunalımlarıyla karşımıza getirirken mizah duygusunu ön planda tutmayı ihmal etmez. Ana karakterin, seyirciyle arasındaki dördüncü duvarı kırarak yaptığı konuşmalarla da öne çıkan ‘Fleabag’, eleştirmenlerin ve genç seyircilerin son yıllarda en sevdiği dizilerden biri...

OJ: Made in America (2016)

ABD yakın tarihine damga vuran O.J. Simpson olayını bütün yönleriyle ele alan 7 saat 47 dakikalık bir belgesel... Yönetmen Ezra Edelman’ın hedefi, sporcu kimliğiyle tanındıktan sonra aktörlük yapan ve medyatik bir şahsiyet olarak varlığını sürdüren O.J. Simpson’un yükselişi ve düşüşünü anlatmak olarak özetlenebilir… Öyle iyi bir iş çıkarıyor ki çektiği belgesel, ırk, cinsiyet, şöhret ve kapitalizmi ele alan alternatif bir modern Amerikan tarihi haline geliyor. ‘OJ: Made in America’, televizyonda 5 bölümlük bir mini belgesel dizisi olarak yayınlanmadan önce dünya prömiyerini Sundance Film Festivali’nde yapmış ve daha sonra ABD’deki bazı sinema salonlarında 467 dakikalık bir film olarak gösterilmişti.