Serdar Ali Çelikler, İbrahim Yıldız ve Atilla Türker, olaylı derbinin cezalarını değerlendirdi
PFDK, olaylı derbinin cezalarını açıkladı ve Galatasaray'dan Fatih Terim'e 7, Hasan Şaş'a 8, Badou Ndiaye'ye 5, Garry Rodrigues'e 3, Ryan Donk'a 6, Mariano'ya para, Fenerbahçe'den ise Jailson'a 8, Soldado'ya 6 maç ceza verildi. Serdar Ali Çelikler, İbrahim Yıldız ve Atilla Türker, PFDK'nın verdiği cezaları değerlendirdi
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin ardından yaşanan olaylarla ilgili kararını verdi. Galatasaray cephesinde Fatih Terim'e 7, Hasan Şaş'a 8, Badou Ndiaye'ye 5, Garry Rodrigues'e 3, Ryan Donk'a 6, Mariano'ya ise para cezası verilirken Fenerbahçe'den Jailson 8, Roberto Soldado ise 6 maçlık ceza aldı. Serdar Ali Çelikler, İbrahim Yıldız ve Atilla Türker, olaylı derbinin cezalarını değerlendirdi.
"NİRENGİ NOKTAMIZ BU KADAR AĞIR CEZALAR OLACAK"
Serdar Ali Çelikler, verilen cezaların düşeceğini sanmadığını belirtti ve şunları söyledi:
"Demek ki bundan sonra bu tip meseleler ve olaylarla ilgili nirengi noktamız bu kadar ağır cezalar olacak. Dün Bakan Beyin açıklaması ve bu kadar büyük bir toplam bir yükün oluşması, topyekün mücadeleyi gösterir. Cezalar, Federasyon'la birlikte tüm futbol camiasının topyekün iradesini gösterir. Cezaların düşeceğini de sanmıyorum. Fatih Terim'in cezasına şaşırdım, zannediyorum iki açıklamayı birleştirmişler. Jailson'un aldığı ceza normal. Donk ve Rodrigues'i anlamamıştım. Ama demek ki bizim görmediğimiz görüntülerde 6 maç ceza alacak bir takım olaylar olmuş. Ben olsam Hasan Şaş'a 10 maç verirdim"
"EN AĞIR MADDEYE GÖRE CEZALAR KESİLMELİYDİ"
"Eğer bir şeyleri düzeltmek istiyorsak ve cezalar caydırıcı olacaksa en ağır maddeye göre cezalar kesilmeliydi" diyen İbrahim Yıldız,"Verilen cezalar çok gibi gözükse de, kelimenin tam anlamıyla eline yüzüne bulaştırma diye yorumlayabiliriz. Olayların içinde olan hatta Soldado ile kavgayı başlatan Belhanda’nın hiç ceza almaması şaşırtıcı. Ayrıca, bu kadar görüntü izlendikten sonra, futbolcu kovalayan, rakibine tekme atan oyuncular cezanın dışında tutulmuş… Eğer bir şeyleri düzeltmek istiyorsak ve cezalar caydırıcı olacaksa en ağır maddeye göre cezalar kesilmeliydi. Örnek olması gereken bir fırsat, tamamen takımların büyüklüğünden korkularak değerlendirilemedi…Öyle bir ceza vereceksiniz ki, bir daha hiçbir futbolcu bu tür kavgayı düşünemesin. Temiz bir futbol istiyorsak, isimlere göre değil yaptıkları eylem dikkate alınarak kitap ne diyorsa o karar cesaretle alınmalıydı… Federasyon iki takımı da çok üzmeden ortalama bir yol izlemiş anlaşılan…" ifadelerini kullandı.
"KİMSENİN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKILMADI"
Disiplin Kurulları'nın önceki dönemde eyyam niteliğinde kararlar verildiğine vurgu yapan Atilla Türker, bu cezalarda ise kimsenin gözünün yaşına bakılmadığını dile getirdi ve şunları söyledi:
"Açık söylemek gerekirsecezalar beni fazla şaşırtmadı. Kara kaplı deftere baktığınızda zaten ne cezaların verileceği ortaya çıkıyor. Fatih Terim'in niçin Disiplin Kurulu'na gönderildiği biliniyor. Ortada Fatih Terim'le ilgili tehdit, hakaret ve sportmenliğe aykırı açıklama var. Bunun karşılığında da 7 maçlık ceza normal görünüyor. Hasan Şaş ise yaptığı saldırıdan dolayı Disiplin Talimatı'na göre 5 ila 10 arasında ceza alması gerekiyordu nitekim 8 maç aldı. Önceki yıllarda Disiplin Kurulları, açık söylemek gerekirse sık sık eyyam niteliğinde kararlar veriyorlardı. Bu yüzden çoğu futbolcu ya da yönetici az cezaya çarptırılıyordu. Bu karardan anlaşılacağı üzere kimsenin gözünün yaşına bakmadı. Ama yine de bazı futbolculara verilen ceza elbette ki çok tartışılacak. Verilen 5, 6 ve 8 maçlık cezalar neredeyse futbolcunun verimini tamamen ortadan kaldıracak ama yine de ne olursa olsun kurallara her zaman uymak zorundadır, kurallar karşısında verilecek cezalara da kimsenin tepki göstermemesi gerekmektedir. Yeter ki Disiplin Kurulu bundan sonra da aynı cesareti ve dürüstlüğü göstersin"
