Uyku apnesi erken yaşta kalp krizi riskini arttırıyor
Horlamayı basite alabilirsiniz ama uzmanlar uyarıyor: Ölüme yol açabilir
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Aygül Güzel, 'Obstrüktif Uyku Apne Sendromu' yaşayan kişilerin erken yaşta kalp krizi geçirme riski taşıdığını söyledi.
Sağlıksız bir uyku yaşandığında gün içerisinde uyanıklığı sürdürmenin zorlaştığını ifade eden OMÜ Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Aygül Güzel, "Bu hayatın her alanında bize sıkıntı yaratabilir. Sağlıklı bir yaşam için sağlıklı uyku vazgeçilmezdir. Bizim uykuyla alakalı en sık gördüğümüz hastalık 'Obstrüktif Uyku Apne Sendromu.' Bu hastalıkta kişiler uykuda tekrarlayan nefes kesilmeleri yaşar. Bu nedenle de uyku bölünmeleri yaşanır ve uykunun kalitesi azalır" dedi.
Bu hastalığın erkeklerde daha fazla görüldüğünü söyleyen Yrd. Doç. Dr. Güzel, "Genellikle 4-60 yaş arasında sıklıkla görülür. Bayanlarda ise menopoz döneminden sonra hastalığın sıklığı artmaktadır. Sigara kullanımı, yatmadan önce alkol kullanımı 'Obstrüktif Uyku Apne Sendromu'nu arttırmaktadır. Bu hastalar bize sürekli horlama ve gündüz uyuya kalma şikayeti ile başvururlar. Baş ağrısı, sabah yorgunluğu, dinlenmeden uyanma ve boğulma hissi ile ani uyanmalar da bu hastalığın belirtilerinden bazılarıdır" diye konuştu.
Bu hastalıkla karşı karşıya kalanların gün içerisinde yaşadığı sıkıntıların yanı sıra uzun dönemde daha ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalabileceğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Aygül Güzel, "Bu hastalar, daha erken yaşta kalp krizi yaşayabilir, daha erken yaşta kalp ve damar rahatsızlıkları ile karşı karşıya kalabilir. Yani uyku apnesi sorunu ile karşı karşıya kalan hastalar erken yaşta kalp krizi geçirme riski taşır. Bu nedenle bu tarz şikayetleri olan kişilerin uyku merkezi olan kliniklere başvurmaları çok önemlidir" diyerek şöyle devam etti:
"Kişi laboratuvar ortamında uyku esnasında beyin dalgaları, vücut hareketleri, horlaması, göz hareketleri, solunum ve kalp fonksiyonları ile ayak hareketleri takip edilerek bilgisayar ortamında kayıt altına alınmaktadır. Kayıtlar üzerinde yapılan incelemeler sonrasında da hastalığın tanısı kesinleştirilir. Hastalığın tedavisinde eğer hasta kilolu ise mutlaka kilo vermesi sağlanmalı. Sigaranın bırakılması çok önemli.
Sırt üstü pozisyonda yatmak nefes kesilmelerinin daha sık yaşandığı bir pozisyondur. Bu nedenle uyku esnasında sırta yastık koyarak ya da tenis toplu pijamalar giyilerek sırt üstü pozisyondan kaçınılması sağlanmalıdır. Orta ve ciddi obstrüktif uyku apne sendromunda kullandığımız bir tedavi yöntemi pozitif hava yolu basınç tedavisidir. Uzun dönemde gelişebilecek komplikasyonları önlemek adına bu tedavi çok önemlidir."
DHA