EMDR terapisi ile kötü anılarınızdan kurtulun ve ruh sağlığınızı güçlendirin
Çoğumuz travmatik deneyimlerin neden olduğu duygusal yükler taşıyoruz. EMDR terapisi ile kişinin travmatik hatıraları yeniden işlemesi sağlanıyor ve bu hatıraların tetiklediği duygusal tepkiler değiştirilmeye çalışılıyor. Bunun sonucunda kişi travmanın yol açtığı anksiyete, korku, utanç veya öfke gibi duyguları kontrol etme konusunda ilerleme gösteriyor. Travmatik olaylarla yüzleştirilen ve duygusal yükleri hafifletilen kişinin yaşam kalitesi artıyor, ruhsal sağlığı güçleniyor. İşte olumsuz inançları değiştiren ve göz hareketlerinin takibi ile ruhsal hastalıkların tedavisine yardım eden terapinin detayları. Habertürk Sağlık Yazarı Ceyda Erenoğlu'nun haberi
ABONE OL
EMDR terapisi olumsuz anılardan ve inançlardan kurtulmada etkili bulunan bir yöntem. Terapi sürecinde kişiye önce geçmişteki deneyimleri hatırlatılıp olumsuz inancının nasıl oluştuğu kavratılmaya çalışılıyor. Sonraki aşamada ise göz hareketleriyle birlikte travmatik hatıraların yeniden işlenmesi sağlanıyor. Kişi, olumsuz inancı destekleyen veya besleyen düşünceleri fark ettiğinde bunları daha sağlıklı ve olumlu düşüncelerle değiştirmeye yönlendiriliyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi’nden Uzman Klinik Psikolog Berk Alaca, “EMDR, göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işleme anlamına gelir ve travmatik deneyimlerin etkilerini hafifletmeye yardımcı olan bir terapi yöntemidir. 1980'li yıllarda Dr. Francine Shapiro tarafından geliştirilen bu yöntem temel olarak, kişinin göz hareketlerine odaklanarak travmatik hatıraları yeniden işlemeyi hedefler” diyor.
EMDR terapisinin temel amacının kişinin geçmişte yaşadığı travmatik olayların neden olduğu duygusal rahatsızlıkları, semptomları ve düşünceleri tedavi etmek olduğunu söyleyen Alaca, terapi sürecinde kişinin travmatik hatıraları hatırlayıp aynı anda görsel ya da işitsel uyarıcıya odaklandığını belirtiyor. Odaklanılan şey genellikle terapistin parmak hareketleri oluyor. Bu hareketlerin travmatik deneyimlerin etkilerini hafifletmeye ve duygusal iyileşmeyi teşvik etmeye yardımcı etkisine dikkat çekiliyor.
Olumsuz inançların, travmatik deneyimler sonucunda oluşabilen düşünceler olduğunu söyleyen Alaca, “Bu inançlar genellikle kişinin kendisi, dünya veya diğer insanlar hakkında negatif değerlendirmeler içermesi şeklindedir. Örneğin bir kişi geçirdiği trafik kazasının sonrasında bu olayla ilgili olarak ‘Ben zaten kontrolü kaybeden biriyim’ gibi olumsuz bir inanç geliştirebilir. Olumsuz inançlar genellikle travmatik deneyimler sırasında hissedilen duygular ve yaşanan olayların yorumlanmasıyla ilişkilidir” diyor.