Rapor: İstikrarsızlık ve askeri harcamalar artıyor, dünya 'tehlikeli bir on yılla' karşı karşıya
Rusya'nın Ukrayna'yı işgal girişimi, Hamas ve İsrail arasında alevlenen ve tüm Orta Doğu'yu kaplayan çatışmalar ve Çin'in Tayvan'a karşı Güney Çin Denizi'nde artan iddiası karşısında dünya ülkeleri askeri harcamalarını arttırırken; Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü, dünyanın istikrarsızlığın ve tehlikelerin arttığı bir döneme girdiğini raporladı.
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü yayınladığı yeni raporda dünyanın önümüzdeki on yılda istikrarsızlığın ve tehlikelerin kritik derecede artacağını bildirdi.
Raporda, "Mevcut askeri güvenlik durumu, bazı ülkelerin iddialarını sürdürmek için askeri gücü küstahça kullanması ve buna karşılık demokrasilerin güvenlik kaygılarıyla daha güçlü ikili ve çok taraflı savunma bağları kurma arzusu; daha tehlikeli bir on yılın habercisidir" denildi.
Küresel savunma harcamasında kritik artış
Kuzey Kutbu'nda artan gerilim, Kuzey Kore'nin nükleer silah arayışı ve Afrika'nın Sahel bölgesinde askeri rejimlerin yükselişinin de 'kötüleşen güvenlik ortamına' katkıda bulunduğu vurgulanırken, Londra merkezli düşünce kuruluşu, Rusya'nın Ukrayna'yı geniş çaplı işgal girişiminin, Çin ve diğer askeri açıdan güçlü devletlerin komşularına kendi iradelerini dayatmaya çalışabilecekleri endişelerini arttırmasıyla küresel savunma harcamalarının geçen yıl yüzde 9 artarak 2,2 trilyon dolara ulaştığını açıkladı.
Rusya'nın Avrupa'ya yönelik yeni saldırılarına karşı bir siper olarak Ukrayna'yı destekleyen NATO'nun harcamaları da yüksek oldu. Enstitüye göre ittifakın ABD dışındaki üyeleri, Rusya'nın 2014 yılında Ukrayna'nın Kırım yarımadasını işgal etmesinden bu yana askeri harcamalarını yüzde 32 oranında arttırdı. İttifakın ekonomik çıktının yüzde 2'sini savunmaya harcama hedefine geçen yıl 10 Avrupalı üye ulaşırken, bu sayı 2014'te sadece 2'ydi.
Trump'tan NATO'ya korku
Avrupa'nın savunma harcamaları son günlerde, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın bir kampanya mitinginde, başkan olduğu dönemde kimliği açıklanmayan bir NATO ülkesine, Rusya'yı finansman taahhütlerini yerine getirmeyen ittifak üyelerine saldırmaya "teşvik edeceğini" söylemesinin ardından yeniden dikkatleri üzerine çekti.
Trump'ın sözleri, Rusya - Ukrayna Savaşı nedeniyle kaygıların yüksek olduğu Polonya gibi ittifak üyeleri arasında derin endişelere neden oldu.
Değişen savunma paradigmaları
Raporun en önemli bulgularından biri, Rusya'nın Ukrayna'daki çatışmalar sırasında yaklaşık 3 bin ana muharebe tankını kaybetmiş olması. Bu sayı, Şubat 2022'de tam ölçekli işgal başlamadan önce Moskova'nın aktif envanterinde bulunan tank sayısına eşit.
Rusya 2 bin eski tankı depodan çıkararak güçlerini takviye ederken, Kiev'deki Ukrayna hükümeti Rusya'yı durdurmak için ihtiyaç duyduğu mühimmat ve silahı sağlamak konusunda Batılı ülkelere güveniyor.
IISS, Ukrayna'daki savaştan çıkarılan derslerin diğer ülkelerdeki askeri planlamaları etkilemeye başladığını söyledi. Özellikle pek çok ülke, uzun süreli bir savaşa girmek zorunda kalmaları halinde askeri donanım üretimini artırmaları ve daha büyük malzeme stokları oluşturmaları gerektiğinin farkına vardı.