Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet Resmi İlanlar

İngiltere Kralı 3. Charles'ın küçük oğlu Prens Harry dün piyasaya çıkan kitabında, Afganistan'da askerliğini yaparken "25 Taliban savaşçısını öldürmekle övündüğü" yolundaki eleştiriyi "tehlikeli bir yalan" diye niteledi.

Prens, anılarını yazdığı Spare (Stepne-Yedek) adlı kitabında, öldürülen Taliban savaşçılarından adeta "satrançtaki taşlar" gibi bahsettiğini söyleyen bazı emekli subaylar tarafından eleştirilmişti.

Fakat Amerikan CBS televizyonuna konuşan Harry sözlerinin, bağlamı dışında alıntılanıp, ailesini tehlikeyi sokacak şekilde çarpıtıldığını söyledi.

Dün piyasaya çıkan Spare, kurgu dışı yazın kategorisinde, İngiltere'de bütün zamanların en hızlı satan kitabı oldu. Satışı başlamadan bir çok kısmı sızdırıldığı halde, kitap ilk gününde 400 bin sattı.

Prens Harry kitabının yayınlanmasından sonra ilk kez dün CBS televizyonunun Late Show programında Stephen Colbert'in sorularını yanıtladı.

Harry programda, kitabının itibarsızlaştırmaya çalışıldığını iddia etti, ağabeyi William ile sorunlu ilişkisinden söz etti ve bir kez daha "bağnaz" İngiltere medyasına çattı.

  • BBC Kraliyet Muhabiri: Prens Harry'nin otobiyografisi bir kraliyet ailesi mensubu tarafından yazılan en tuhaf kitap
  • Prens Harry otobiyografisinde hangi iddiaları dile getirdi, kimleri suçladı?
'Eski askerler arasındaki intiharları azaltmayı amaçladım'

Harry kitabı yazmanın bir tür arınma, içini boşaltma deneyimi olduğunu ve bir yandan hayatındaki "en korunmasız hissettiği" ama bir yandan da güçlendiği bir süreç yaşadığını söyledi.

Prens "Son birkaç gün, kitaptan alıntıların sızması karşısında çaresiz kalmak, can acıtıcı ve zordu" diye de ekledi.

Medyanın kitabı işleme biçimini kınayan Harry, kitaptaki satırlarının bilhassa, "bağlamından koparılarak" aktarıldığını ileri sürdü.

"Hiç kuşku yok ki, en büyük yalanları, Afganistan'da öldürdüğüm insan sayısıyla bir şekilde böbürlendiğimdi. Ama bu yalan. Ben başka birinin böyle bir şeyle övündüğünü duysam, öfkelenirim" diye konuştu.

Medyayı kastederek "Benim sözlerim değil, ama benim sözlerimin çarpıtılması ailem için tehlikeli. Bunu rahatça yapabilmeleri çok sıkıcı ve huzursuz edici bir şey. Böyle yapmayı tercih ettiler" dedi.

Prens Afganistan'da yaşadıkları ile ilgili olarak dürüst olmaya çalıştığını ve orada askerlik yapanlara da kendi deneyimlerini "utanç duymadan" aktarmaları için alan açmak istediğini de söyledi ve "Ayrıntıları paylaşmaktaki bütün amacım eski askerler arasındaki intiharları azaltmak" diye ekledi.

Harry ayrıca Saray'ın, kitabında anlatılanların çürütülmesi yönündeki girişimlerinin de İngiltere medyası tarafından desteklendiğini iddia etti.

Ağabeyi William'ın bir tartışma sırasında onu ittiği iddiasıyla ilgili soruyu yanıtlarken Harry, o olay sırasında koptuğunu söylediği kolyeyi izleyicilere gösterdi.

"İşte bu kolye. Sonra tamir edildi. Üzerinde çocuklarımın kalp atışlarının kaydı çizili. Karım vermişti" dedi.

Mülakatın daha neşeli bölümleri de vardı. Harry bir noktada programın sunucusu Stephen Colbert ile tekila içti ve "grup terapisi gibi oldu" diye espri yaptı.

Prens Netflix'te, İngiliz kraliyet ailesini konu alan The Crown dizisini izlediğini de itiraf etti ve "doğru anlatıp anlatmadıklarına bakıyorum" diyerek şaka yaptı.

Geçtiğimiz aylarda ölen babaannesi Kraliçe İkinci Elizabeth ile ilgili olarak, en çok onun hazırcevaplığını, mizah anlayışını "suratında hiç bir kıpırtı olmadan şaka yapabilmesini" hatırladığını söyledi.

Afganistan'la ilgili satırları: Tam olarak ne dedi, niçin eleştirildi?

Prens Harry kitabında, ilk kez, Afganistan'ın Helmand eyaletinde 2012-13 yıllarında, Apache savaş helikopteri pilotu olarak askerlik yaptığı dönemde 25 Taliban savaşçısı öldürdüğünü açıklıyor.

"İşte benim sayım: 25. Bu sayı bana herhangi bir tatmin duygusu vermiyor. Fakat bu sayı yüzünden utanç da duymuyorum" diyor.

"Tabii ki askerlik sicilimde, zihnimde böyle bir sayının bulunmamasını tercih ederdim. Ama aynı zamanda Talibansız, savaşların olmadığı bir dünyada yaşamayı da isterdim...

"Savaşın sıcaklığı ve tozu dumanı içerisinde bu 25'i, 25 insan olarak düşünmedim. İnsan olduklarını düşünürseniz insanları öldüremezsiniz. İnsan olduklarını düşündüğünüzde onlara zarar veremezsiniz.

"Onlar satranç tahtasında saf dışı ettiğiniz taşlardı. İyileri öldüremeden yok ettiğiniz Kötülerdi.

"Onları 'ötekileştirmek' konusunda eğitilmiştim. Bir düzeyde, kendini böyle mesafelendirme eğitiminin sorunlu olduğunu da anlıyordum.

"Ama aynı zamanda bunu askerliğin kaçınılmaz bir parçası olduğunu da görüyordum. Değiştirilmesi mümkün olmayan bir başka realiteydi."

Kitabın bu bölümünün yayınlanmadan önce medyaya sızması ardından bazı ordu mensuplarından eleştiriler gelmişti.

İngiltere'nin Afganistan'daki güçlerinin komutanlarından emekli albay Richard Kemp BBC'ye ölen Taliban savaşçılarından "satranç taşları" diye bahsedilmesinin kendisini rahatsız ettiğini, bu tür ifadelerin "düşmana propaganda malzemesi" verebileceğini söylemişti.

Irak'da savaşa giden İngiliz askerlerine hitaben yaptığı konuşmayla ünlenen emekli albay Tim Collins de "Bizi fena halde kötü tanıtmış oldu. Biz -öldürdüğümüz her kişi için- dipçiğe çentik atmayız. Hiç bir zaman yapmadık" demişti.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ