Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Sağlık Vücudun şekere ihtiyacı var mı?

        ÖZLEM YILMAZ (AHT)

        Şeker üreticileri, katıldığı tüm programlarda 'Şeker ve şekerli gıdalar tüketmeyin' çağrısı yapan Prof. Dr. Canan Karatay'a tepki göstererek polemik başlattı. Şekerin imajını düzeltmek için Karatay'a karşı kampanya başlatmaya hazırlandıklarını söyleyen Pankobirlik Genel Müdürü Taner Taşpınar, insan vücudunun ve beyninin pancardan yapılan doğal şekere ihtiyacı olduğunu belirtirken, "Toplumda doğal şeker bilinci oluşmalı. Karatay, 'Şeker yemeyin' diyor. Oysa vücudun şekere de ihtiyacı var. Karatay, Nişasta bazlı şeker (NBŞ) ile doğal şekeri aynı kefeye koyuyor ve televizyonlarda elindeki kesme şekeri gösteriyor. Doğal şekerin faydalarını anlatan bir kampanya yapacağız. Tüketici, yediği ürünlerde doğal şeker aramalı. Bu konuda bilinçlenmeli. Prof. Karatay'a bir mektup yazarak, doğal şekerin önemini ve farkını anlatacağız. Hatta karşısına başka hocalar çıkaracağız. Beynin şekere ihtiyacı var ama Karatay, 'Şeker yerine meyve yiyin' diyor. Her sağlıklı insan şeker kullanmalı" dedi. Taşpınar'ın bu sözleri tartışma yarattı. Peki vücudun şekere gerçekten de ihtiyacı var mı? İşte uzmanların görüşleri...

        "VÜCUDUN ŞEKERE İHTİYACI YOK, HALKI BİLİNÇLENDİRMELİ"

        Diyetisyen Aşkın Yüksel:

        "Biyolojik olarak vücudun şekere ihtiyacı yok. Eski insanlar şekeri bilmiyorlardı. Eski Mısır'da mezarlar açılıyor. İnsanlara dikkat edin, ağızlarında tek bir çürük diş bulamazsınız. Saf şeker, ağız ve diş sağlığı için çok büyük bir tehlike. Çünkü hemen bakteri üretmeye başlıyor. 'En ufak şekerli şey yediğinizde hemen dişinizi fırçalayın' uyarısında bulunuruz. Şekerin vücutta sindirimi yok, direkt ağızda sindiriliyor. Tükürükteki enzimlerle direk kana karışıyor. Açlık kan şekeri birden yükseliyor ve pankreasta insülin birden salgılanıyor. Birden bire de şekeri düşürüyor. Bu da metabolizmayı altüst ediyor, diyabete meyli, kilo almayı hızlandırıyor. Şeker ayrıca hücrelerin yapısını da bozuyor, kansere zemin hazırlıyor. İnsanların elbette hayatta keyif alması lazım. Şeker ve çikolota insanoğlunun en büyük zaafı. İnsanları mahrum bırakmak ne kadar doğru, bu da tartışılır. İnsanları kesin bir şekilde bu zevkten mahrum etmek de doğru değil. 'Şekeri tüketmeyin' şeklindeki yasaklamaları doğru bulmuyorum. İnsanları korkutmak da doğru değil. Ben şeker kullanmıyorum. Elbette şekeri kısıtlamak lazım. Ama yasaklamak yanlış, insanları bilinçlendirmek lazım. İlkokullarda adam gibi beslenme dersi verilmeli. Bir araştırmaya göre, çalışan annelerin çocukları şekeri daha çok tüketiyor. Çünkü annenin kahvaltı yaptıracak vakti yok. Çocuk da okul kantininden cips ve gofretle karnını doyuruyor. İlerki yaşlarda şekeri azaltması da zor oluyor."

        "ÇAY ŞEKERİ DAHİ SAĞLIKLI DEĞİL"

        Uzman diyetisyen Emel Unutmaz Duman:

        "Şekere ihtiyacımız yok. Vücudun şeker ihtiyacının zaten meyveyle, hatta süt ve yoğurtla bir miktar karşılandığını düşünüyorum. Basit şekeri hiçbir diyetimde kullanmıyorum. Sporcularda dahi basit şeker yerine meyve öneriyorum. Hatta zaman zaman meyveyi bile kısıtladığımız oluyor. Sınırsız bir meyve tüketiminin zaten kan yağlarını arttırıcı bir etkisi var. Meyveyi bile kişinin ihtiyacına göre veriyorum. Meyve tüketiminin gün içine yayılması gerektiğini düşünüyorum. Sanıyorum burada paket ürünlerdeki şuruplardan bahsediliyor. Ben çay şekerinin dahi kan şekerini hızlı yükselttiği ve vücutta gereksiz bir insülüin salınımı yaptığı için sağlıklı olmadığını düşünüyorum. İşlem gören ürünler elbette daha sağlıksız."

        "BIRAKIN ŞEKERİ, MEYVEYİ BİLE SINIRLANDIRIYORUZ"

        Uzman diyetisyen Serap Andaç Öztürk:

        "Vücudun şekere değil, karbonhidrata ihtiyacı var. Ama karbonhidrat basit ve kompleks karbonhidratlar olmak üzere ikiye ayrılır. Karbonhidartın hiç olmadığı bir diyeti desteklemek doğru değil, ancak şeker farklı Bir şey. Vücudun şeker ihtiyacını biz zaten yediğimiz ekmekten, meyveden, çorbadan ve kuru baklagillerden karşılıyoruz. Meyveyi bile sınırlandırıyoruz. Günde 10 tane meyve yerine '2 ya da 3 porsiyon meyve tüketin' diyoruz. Direkt şeker tüketimini biz artık desteklemiyoruz. Şekerin artık kanseri tetiklediği biliniyor. İnsülin salgısını çok arttırarak karaciğer yağlanması yapabiliyor, karın bölgesindeki yağlanmayı, dolayısıyla da diyabet riskini arttırabiliyor."

        "ŞEKER EN ÖNEMLİ ENERJİ KAYNAĞIMIZ, ŞEKERSİZ OLMAZ"

        İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Mocan:

        "Şeker en önemli enerji kaynağımız. Tüm organlarımızın hayati fonksiyonları şekere bağlı. Nasıl oksijene ihtiyacımız varsa şekere de ihtiyacımız var. Vücudun normal fonksiyon vermesi için kan şekerinin normal seviyede olması gerekiyor. Açlık kan şekeri 100- 110 seviyesinde normal işlevini görür. Eğer vücutta şeker metabolizması bozuksa şekerin düşürülmesi veya bu bozukluğun düzeltilmesi gerekir. Nasıl yüksek şeker tehlikeliyse, düşük şeker de vücut için de tehlikelidir. Elbette şekersiz olmaz. Organlarımız şekerle beslendiğinden böyle bir durumda özellikle beyin fonksiyonları tamamen bozulur. Şekerli gıdaları tüketeceğiz. Ama daha sağlıklı bir şekilde tüketmemiz gerekiyor. Bunlar kompleks karbonhidratlardır. Beyaz un veya basit şeker değil de, tahıllı şeker, baklagiller bunların hepsi şekerdir. Bunlar bir anlamda gilisemik indeksi düşük şekerlerdir. Glisemik indeksi düşük şekerleri tüketmemiz gerekir. Ben böyle bir kampanya başlatılırsa desteklerim. Sentetik şeker dedikleri glisemik indeksi yüksek, şekeri aniden yükselten ve kısa sürede düşürenler yani bildiğimiz basit şekerdir. Doğal şekerler ise daha uzun süre kan şekerini yüksek tutan şeker gurubudur. Elbette böyle bir kampnaya çok iyi olacaktır. Biz basit şekerlerden çocukları uzak tutmaya çalışırız. Onun yerine portakal, muz veririz, bunlar da bir anlamda şekerdir. Normal şeker yerine meyveyi tercih ederiz. Bu kampanya bence sağlıklı beslenme yönünde bir adım olacaktır."

        "ŞEKERİN ELBETTE FAYDASI VAR, ŞEKERLE BÜYÜDÜK BİZ"

        İstanbul Hububat, Bakliyat İhracatçıları Birliği Başkanı, Türkiye Çikolata Şekerleme Tanıtım Grubu Başkanı Zekeriya Mete:

        "Tabi ki her besinin fazla miktarda alınması halinde vücuda zararı olur. Her şeyin aşırısı zararlıdır. Etin bile fazlası zarardır. Bazı noktalara dikkat etmek lazım. Dr. Mehmet Öz, örneğin bitter çikolatayı tavsiye ediyor. Şekeri bu derece yargılamak çok doğru değil. Şeker içeren bir sürü gıda ürünleri var. Güneşin altında birçok ürün saatlerce bekletiliyor. Bunlar sağlıklı ortamlar değil, bunlara da dikkat etmeli. Prof. Karatay, belki 'Aşırıya kaçmayın' demek istiyor olabilir. Biz hep şekerle büyüdük, bebekken şekerli su verdiler, ama sağlıklısız bir nesil yetişmedi. Çok şükür hepimiz sağlıklıyız. Şekerin mutlaka vücuda faydası vardır. Tamamiyle zararlı derseniz yanlış olur. Ona bakarsanız bulaşık makinalarında deterjan tam temizlenmiyor, deterjanlı ürünler yiyoruz. Dışarda egzoz gibi birçok zehirli gaz soluyoruz. Konuşulacak o kadar çok konu var ki, bunları da tartışalım."

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa