Bu korkunç hapishane kayaya oyulmuş geniş yeraltı odalarından meydana geliyordu. Canlı canlı ölüme mahkûm edilen zavallılar zemin hizasından oyulan delikten aşağı yuvarlanır, tıkınacakları bir iki lokma da buradan atılırdı. Buraya varlığıyla sorun yaratan, iktidar üzerinde hak iddia eden kim bilir kaç kişi tıkıldı. Kışın rüzgârların dövdüğü, yazın güneşin kavurduğu bu kayalıktaki sürgün, kıraç Marmara Adası’na gönderilmekten dahi korkunç kabul edilirdi. Biçare mahkûmlar kaba askerlere, çoğu kez barbarlara teslim edilir, tamamıyla bunların insafına terk edilirdi...”
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ