Hastanede kundaklama: “O kişiyi iki defa gördüm”
Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Beyin Cerrahisi Ana Bilim Dalı'ndan Prof. Dr. Selami Çağatay Önal'ın odasının bir hasta yakını tarafından yakılmasına ilişkin, tıp merkezinde basın açıklaması yapıldı. Prof. Dr. Selami Çağatay Önal, odasını yakan kişiyi iki defa gördüğünü ifade ederek, "Konuşmalarım sırasında da bu kişiye iki defa bilgileri verdim ama demek ki intikal etmemiş. Bu olayın faili olan kişiyi, hasta bilgisi verirken iki defa gördüğümü hatırlıyorum. Bu hastayla ilgili bir tehdit almadım" dedi.
Ferdi Durdu’nun haberine göre, Turgut Özal Tıp Merkezi Beyin Cerrahisi Kliniğinde görevli öğretim üyesi Prof. Dr. Çağatay Önal'ın odası 10 Mayıs Cuma gecesi hasta yakını olduğu belirtilen Uğur K. tarafından kundaklandı. Olayda ölen ya da yaralanan olmazken, dumandan etkilenmelere karşı, doğumhane, radyasyon onkolojisi ile çocuk yoğun bakım servisindeki hastalar hastane içerisinde başka birimlere sevk edildi.
Olayın ardından geniş çaplı inceleme başlatan polis ekipleri, güvenlik kameralarından yangının kundaklanma sonucu çıktığını belirledi. Beyin Cerrahisi Kliniği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağatay Önal’ın odasına yönelik kundaklama olayını gerçekleştirdiği iddia edilen hasta yakını Uğur K. polis ekipleri tarafından Doğanşehir ilçesinde gözaltına alındı. Malatya'ya getirilen hasta yakını Uğur K'nin emniyetteki işlemleri tamamlandı. Adliyeye sevk edilen Uğur K. "kamu malına zarar vermek" suçundan tutuklandı.
YANGININ İZLERİ SİLİNMEYE ÇALIŞILIYOR
Turgut Özal Tıp Merkezi Başhekimi Ali Beytur, Prof. Dr. Selami Çağatay Önal ile birlikte kundaklanan odayı basın mensuplarına gösterdi.
Turgut Özal Tıp Merkezi Başhekimi Ali Beytur, “Olayla ilgili bir komisyon kuruldu ve olayın nasıl gerçekleştiğine dair inceleme yapılıyor. İtfaiyemizde bir rapor düzenleyecek. Aynı zamanda emniyet mensupları ve olay yeri inceleme de inceleme yaptı. Bunların sonuçları olayın nasıl oluştuğunu aydınlığa kavuşturacak. Diğer odalarımızda yangın olmadı ama duman ve is etkilediği için biz buradaki 9 öğretim üyemizi başka alanlara taşıdık. Hızla ve ivedilikle buranın tadilatına başlayacağız” dedi.
Beytur, olaydan sonra gerek acil servis gerekse diğer birimlerde herhangi bir hizmet aksaması olmadığını, hatta ertesi gün Adıyaman’dan gelen bir hastayı beyin cerrahisi ekibinin ameliyat ettiğini de sözlerine ekledi.
“BU HASTAYLA İLGİLİ TEHDİT ALMADIM”
Prof. Dr. Selami Çağatay Önal, yaşanan olayla ilgili yaptığı açıklamada, “Bu hasta halen bizim yoğun bakımımızda yatan 27-28 yaşında bir hanım. Bir bitkisel koma halinde gelmişti. Uzun bir süre önce trafik kazasına bağlı olarak bizim vejetatif koma dediğimiz bir durumda Devlet Hastanesi’nde tedavisi sürdürülüyor. Filmlerinde hasara bağlı beyine su toplanması tespit ediliyor. Oradaki arkadaşlar arayıp, ‘bize yardımcı olur musunuz?’ dediler. Ben, Devlet Hastanesi’nden çok hasta alıyorum. Kamunun hizmetidir, ‘tabi ki’ dedim. Ben aldım, bu hastaya gerekli ameliyatı yaptık. Ondan sonra bu hastayı bir müddet bizde tuttuk, işimiz bittikten sonra tekrar Devlet Hastanesi’ne palyatif yoğun bakım ünitesi gönderdik. Orada bir müddet tedavi edildikten sonra evde bakım kaydıyla taburcu edilmiş. Daha sonra tabi hastanın bakımından güçlük var, ailede bundan zorluk duyuyor. Rektör ve başhekim hocamıza iletmişler, bana da iletildi. Bende bu hastayı hem ileri bakım hem de desteği için yaklaşık ocak ayından bu yana kendi yoğun bakımıma aldım. Hasta geldiğine göre çok daha iyi ama tabi ki çok büyük bir hasarı var. Bu bitkisel konumda destekliyoruz. Bunu da ailesine anlattım. Yaşlı bir amcamız vardı, bizde yatan hanımın amcası olabilir. Yine yaşlı bir hanımefendi vardı, yine onunla konuşup, bilgilendirdik. Bu zatı da ben iki defa gördüm. Ben hastaya çok bilgi veririm, çok iletişimde bulunurum. ‘Bizim hastamıza problem var, sıkıntımız var’ diye serzenişte bulunmuşlar ama ben hastayı yatırdım ve gerekli müdahaleyi yaptım. Bunun haricinde o kişiyi de iki defa gördüm. Konuşmalarım sırasında da bu kişiye iki defa bilgileri verdim ama demek ki intikal etmemiş. Bu olayın faili olan kişiyi, hasta bilgisi verirken iki defa gördüğümü hatırlıyorum. Bu hastayla ilgili bir tehdit almadım” dedi.
TABİP ODASINDAN KINAMA
Malatya Tabip Odası, Turgut Özal Tıp Merkezi’nde basın açıklaması yaparak, yaşanan olayı kınadı.
Malatya Tabip Odası Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Erol Karaaslan, “Yıllardır gece gündüz demeden Malatyamıza hizmet etmekte olan Beyin Cerrahi Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Selami Çağatay Önal hocamızın odası bir hasta yakını tarafından kundaklanmıştır. Kundaklama zamanında fark edilip, hemen müdahale yapılmasaydı bugün çok büyük bir dramı, faciayı konuşuyor olacaktık. Aslında yapılan saldırı hocamızın şahsında hastanemizden hizmet alan hastalara, hasta yakınlarına ve sağlık çalışanlarına, yani bütün Malatya halkına yapılmıştır. Buradan üzülerek ifade ediyorum ki; düne kadar can güvenliği sağlık çalışanlarının en büyük sorunu iken, bugün çalıştığımız mekanlar dahi tehdit altındadır. Bu tür saldırılar özveriyle çalışan değerli hekimlerimizin mesleki aşkını ciddi olarak yaralamaktadır. Sağlıkta şiddet konusunda, Sağlık Bakanlığımıza ve hükümete düşen önemli görevlerin olduğunu da belirtmek istiyoruz. Zaman içinde sağlıkta şiddet konusunda olumlu bir takım düzenlemeler yapılmış olsa da daha caydırıcı yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğu bir gerçektir.
Tekrarlayan olaylar da gösteriyor ki; tutukluluk ile yargılanmak başta olmak üzere ki bu konuda asla taviz verilmemeli, ivedilikle ceza alt limitlerinin artırılması gerekmektedir. Cezanın caydırıcı unsurlar taşması gerekmektedir. Faillere verilen cezaların sağlık çalışanlarının vicdanında karşılığı olmalıdır. Devletimizin tüm yetkili mercileri tarafından sağlık çalışanlarına yönelik her türlü şiddetin karşısında durulmasını, sıfır tolerans gösterilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Turgut Özal Tıp Merkezi Başhekimi Ali Beytur ise "bir hasta yakını Prof. Dr. Çağatay Önal'ın odasını kundakladı. Öğretim üyelerinin bulunduğu koridorda yangın meydan geldi. Alarm sisteminin devreye girmesi, hastane personeli ve Malatya itfaiyesinin müdahalesiyle yangın söndürüldü. Olayda can kaybı ve yaralanma olmadı. Dumandan etkilenmelere karşı, doğumhane, radyasyon onkolojisi ile çocuk yoğun bakım servisindeki hastalar hastane içerisinde başka birimlere sevk edildi. Bu üzücü hadise sağlıkta şiddetin son noktası. ilk defa bir hastaneyi yakma teşebbüsü gördüm. Bu insanlıkla bağdaşacak bir eylem değildi” dedi.
Prof. Dr. Selami Çağatay Önal da kentte 21 yıldır görev yaptığını ve yaşanan bu olayın infiale neden olduğunu söyledi.
Yaşanan kötü olayın kentin ve hastanenin ismini karalamasına müsaade edilmemesi gerektiğini dile getiren Önal, "Malatya vatansever insanların olduğu bir kent. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca beni aradı, kendisine sağlıkta şiddetin dayanılmaz boyutlara ulaştığını ve sağlıkta şiddet yasasının ivedilikle çıkarılması için Bakanımızdan yardım istedim. Bakan Koca, yasanın adalet komisyonunda olduğunu bize söyledi. Ciddi bir olay yaşadık, biz sağlam durabilmeliyiz ki bu sıkıntıları bertaraf edelim" ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın kendisini aradığını ifade eden Önal, “Sayın Sağlık Bakanımız, bir ihtiyacımın olup olmadığını sordular. Ben, kendilerinden bir tek şey istirham ettim. Dedim ki, ‘Bu sağlıkta şiddet giderek dayanılmaz boyutlara varıyor. Bu bakımdan benim sizden istirhamım, bu sağlıkta şiddet yasasını hekimlerin, hemşerilerin, sağlık personelinin, tüm ilgili sağlıkçıların bu şiddete karşı korunabilmeleri için’ bu yasayı en ivedilikle ve en kapsamlı şekilde çıkartabilmeleri için yardım istedim. Kendileri de ‘Biz bu konuda yoğun olarak çalışıyoruz. Gerekli ön çalışmalarımızı yaptık ve Adalet Komisyonu’na ulaştırdık’ diyerek, bu konunun takipçisi olacaklarını bize bilirdiler. Kendilerine de bu bakımdan çok müteşekkirim” dedi.
