Netanyahu: Ben dahil herkes hesap verecek

İsrail Başbakanı Netanyahu, geçtiğimiz gün İsrail televizyonlarında canlı yayınlanan açıklamasında Hamas saldırıları sırasındaki güvenlik açıkları ve zaafiyetler konusunda herkesin hesap vereceğini ifade etti.

Netanyahu konuşmasına "7 Ekim tarihimizde kara bir gündü. Güney sınırında ve Gazze bölgesinde olup bitenlerin temeline ineceğiz" diyerek başladı.

"Yaşanan fiyasko tamamen kontrol edilecek" diyen Netanyahu "Ben de dahil olmak üzere herkesin bu fiyaskoyla ilgili yanıt vermesi gerekecek ancak bunların hepsi ancak savaştan sonra gerçekleşecek" diye ekledi.

Netanyahu "Başbakan olarak ülkenin geleceğini güvence altına almaktan sorumluyum. Ve şu anda benim işim İsrail Devleti'ni ve halkını düşmanlarımıza karşı ezici bir zafere taşımak. Şimdi tek bir amaç için güçlerimizi birleştirmenin zamanı: davamızın adaletine olan derin inançla zafere doğru ilerlemek" dedi.

Netanyahu, savaşın başından bu yana gazetecilerden soru almadığı gibi yerli ve yabancı medya kuruluşlarıyla da röportaj yapmadı.

İSRAİL'DE 'SUÇLU KİM?' TARTIŞMASI

Abluka altındaki Gazze Şeridi'nden İsrail'e 7 Ekim'de düzenlenen saldırılardaki güvenlik açığıyla ilgili tartışma devam ederken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ekibinin orduyu suçladığı iddia edildi.

İsrail merkezli Kanal 12 televizyonunun haberine göre Netanyahu'nun Özel Kalemi Yossi Shelley, çalışma arkadaşlarıyla katıldığı bir toplantıda 7 Ekim'de yaşananlara ilişkin "Netanyahu'nun değil ordu komutasının suçlanması gerektiğini" söyledi.

Shelley'in "Netanyahu'yu değil ordu komutasını suçlayın. Genelkurmay Başkanı, hükümet karşıtı protesto hareketi, güvenlik teşkilatının bize saldıran eski liderleri, asıl suçlanması gereken bunlar." dediği ileri sürüldü.

Habere göre, Netanyahu'nun ekibindeki birçok isim de bu görüşe katılırken, Gazze Şeridi'ndeki savaşın tamamlanmasının ardından "orduyu suçlamaya devam etmelerinin mümkün olduğu" kaydedildi.

Ancak Shelley'in ofisi, Kanal 12'ye yaptığı açıklamada, söz konusu iddiaları yalanladı ve haberin "bir dizi yalan olduğunu, özel kalemin suçlu aramak, siyasi açıklamalar yapmak değil ülkeyi zafere taşımakla meşgul olduğunu" savundu.