‘HT Dokun gazeteciler için yeni bir meydan okuma’

HT MASA / HABERTURK MAGAZİN

HT MASA ekibi bu hafta Kıvanç Tatlıtuğ’un ağabeyinin basınla yaşadığı kavgayı, Saruhan Hünel’in sevgilisi Edda Sönmez’i dövmesini, Safiye Soyman’ın isim karışıklığını, Nebahat Çehre’nin “Artık öpüşmem” beyanını Antalya Film Festivali ödül törenine kıyafet kriteri getirilmesini ve Habertürk’ün hayata geçirdiği HT DOKUN uygulamasını masaya yatırdı.

HABERTÜRK Gazetesi, yine benzersiz bir uygulamaya imza attı: 3D gazetecilik. Buna ‘Kâğıt canlanıyor’ da diyebiliriz” HT DOKUN uygulaması hakkında neler düşünüyorsunuz?

ESİN ÖVET: Son günlerde çok sayıda insan bana HT DOKUN hakkında soru yöneltiyor. Ben de elimden geldiğince anlatmaya çalışıyorum. “Dokunun” diyorum, dokunmak güzel şey. Haberleri dokunarak sevin.

OBEN BUDAK: Kesinlikle doğru bir hamle. HT DOKUN’la röportajı izleyebilmek, haberlerin ekstra görsellerine ulaşabilmek güzel bir gelişme.

KADİR KAYMAKÇI: Okuyucuların ilk başta şaşırması gayet normal. HT DOKUN bizim için de yepyeni bir şey. Dünya çapında belki de ilk kez yapılan bir girişim. Aslında heyecan verici. Gazete okuyucusunu gazetenin içerisine girmeye, araştırmaya teşvik ediyor. Gazetede yazılmış satırlarla yetinmeyip, bir yandan haberi okuyup bir yandan izlemek ve dinlemek çok ilginç. İleride okuyucular daha da işin içine dahil olacak. Gün içerisinde muhabirlerin yaptığı röportajlara canlı bağlanıp kendileri de sorularını sorabilecek. Zaman içinde çok güzel interaktif bir gazete olacak. Yazılı basın için de yeni bir meydan okuma.

BÜLENT İPEK: Kâğıt gazetenin kalitesini ve ulaşılabilirliğini artıracak bir teknoloji. Habertürk’ün öncülüğünde yayılacak diye düşünüyorum. En güzel tarafı da haberin videosunu görebilmek.

REŞAT BALCIOĞLU: Habertürk Gazetesi sekiz yıl önce yayın hayatına başladığı zaman kâğıt kalitesi ve ebadıyla bir devrim yapmıştı. HT DOKUN’la da ilklerin gazetesi olma özelliğini sürdürüp ikinci devrimi yaptı. Dünya artık dijital medyaya kayıyor.

"NEBAHAT ÇEHRE'NİN BÖYLE KURALLARA İHTİYACI YOK"

Nebahat Çehre, “Oyunculukta yapmam dediğiniz kuralınız var mı?” sorusuna “Bu saatten sonra öpüşmem” şeklinde yanıt verdi...

E.Ö.: Hollywood starlarına baktığımız zaman Meryl Streep yaşım kemale erdi demiyor hâlâ öpüşüyor. Robert De Niro da öyle... Kendi yaşındaki aktörlerle de öpüşüp sevişebiliyorlar.

B.İ.: Bu kararı aldığı yaş önemli tabii. Tamam oyuncu her rolü oynar da sahnenin toplumda karşılığı olmalı. Bu yüzden vazgeçmiştir.

O.B.: Çok sert sahneler çekmiyor aslında. Neden böyle Türkan Şoray kanunu gibi bir şey icat etmiş ki? Öpüşse onu zevkle izleriz...

R.B.: Aktörün, aktrisin yaşı ve imajı yoktur. Senaryo ne gerektiriyorsa o rolü oynamalıdır. Nebahat Hanım gerçek hayatta öpüşmüyor mu, kalbi aşkla çarpmıyor mu çok merak ediyorum. Dizi ve filmler zaten yapay, öpüşse ne olur öpüşmese ne olur?

E.Ö.: Türkiye’de oyuncu olduğu için mi bu kuralı koyma gereği hissetti merak ediyorum. Onun böyle kurallara ihtiyacı yok. Onun oynadığı rol rahatsız etmiyor. Öpüşmenin, sevişmenin yaşı olmaz.

66 yaşındaki Meryl Streep geçen yıl oynadığı ve bir rock şarkıcısını canlandırdığı ‘Sıradışı Anne’ filminde rol arkadaşıyla öpüşmüştü.

‘Kıyafet kuralı için GEÇ BİLE KALINDI’

Antalya Belediye Başkanı Menderes Türel, Antalya Film Festivali öncesi kıyafet kriteri getirdi. Ödül alınsa bile yırtık kot, tişört gibi giysilerle törene gelenlerin salona girişlerine izin verilmeyecek!

E.Ö.: Başkan bu karar için geç bile kaldı. Bu ülke sakız çiğneyerek ödül almaya çıkan Zeki Demirkubuz’u, hırkayla ödül almaya giden Nuri Bilge Ceylan’ı gördü. Ancak Cannes’a gittiklerinde jilet gibiler. Bizim insanımız kendi insanına o kadar saygısız ki... Menderes Türel’i alkışlıyorum.

O.B.: Kural güzel ama ülkemizde liseden gelen bir durum mudur bilmiyorum ama erkekler takım elbise giymeyi sevmiyorlar. Ceket giyecekleri zaman ‘Düğüne mi gideceğiz’ algısı oluşuyor. Ancak ceket gündelik hayata girdi. Ceket artık yalnızca beyaz yakalıların kullandığı bir şey değil.

R.B.: Bir insan her şeyden önce tarzına uygun olarak giyinmeli. Bugün TBMM’ye nasıl kravat takmadan girilmiyorsa sanat dünyasında milyonlarca hayranı olan ünlülerin de böyle çok özel gecelere uygun giyinmeleri gerekir. Bu tüm dünyada böyle bizde de bu kültür yavaş yavaş oturacak umarım.

B.İ.: Benim asıl endişem bu kuralın uygulanıp uygulanamayacağı konusunda. Mesela Nuri Bilge Ceylan o gece ödül törenini yapılacağı salonun önüne hırkayla gelse kapıdan mı çevirecekler?