Depremde 76 kişinin öldüğü Ebrar Sitesi K Blok'a ilişkin davanın görülmesine devam edildi

Mahkeme heyeti, 75 kişinin ölümüyle açılan davaya ek olarak hazırlanan 1 ölü ve 3 yaralıya yönelik ek iddianameyi kabul etti.

- "İsim benzerliğinden dolayı buradayım"

Tutuksuz sanık Hüseyin N, savunmasında isim benzerliğinden kaynaklanan hata nedeniyle salonda bulunduğunu savunarak, Ebrar Sitesi'nin yerini dahi bilmediğini söyledi.

K Bloğu yapan Zirve Konut Yapı Kooperatifi ile hiçbir alakasının olmadığını ifade eden Hüseyin N. şunları söyledi:

"Üniversiteyi bitirdikten sonra Kahramanmaraş'a çok nadir geliyorum. Zirve Konut Yapı Kooperatifiyle hiçbir şekilde alakam yok ve Ebrar Siteleri'nin yerini bile bilmiyorum. Ticaret Sicil Müdürlüğünde isim benzerliğinden kaynaklanan olaydan dolayı mağdurum. Bunun ilgili evrakları avukatım dosyaya sunacak. Beraatimi talep ediyorum."

Ev sahibi olmak için kooperatife üye olduğunu belirten tutuksuz sanık Lütfi T’de inşaatların yapım süreciyle dahli ve bilgisi olmadığını ifade etti.

Lütfi T, "Kooperatifle alakalı toplantı yapılıyordu. Bana 'şurayı imzala' derlerdi bende imzamı atardım. Benim ikinci başkan ve yönetimde olduğumdan haberim yoktu. Sonradan haberim oldu. Ben üye gibi aydan aya ödememi yaptım. Bina bitene kadar bu şekilde imza atmamı söylediler. Karar defterinde ismim var fakat bazı imzalar benim değil." diye konuştu.

Mahkeme başkanının, Lütfi T'ye kooperatif evraklarındaki 48 imzayı göstermesi üzerine, imzalardan 14'ünün kendisine ait olmadığını iddia etti.

Başka suçtan tutuklu sanık Tevfik Tepebaşı ise binaların yapımında 1 mimar ile 5 mühendisin görev aldığını kaydetti.

Tepebaşı, "Burası 17 denetimden geçmiş, projesi onaylanmış ve bittikten sonra oturum izni verilmiş bir binadır. Buraya oturum iznini belediye verdi. Herkesin acısına katılıyorum. Fakat kimse kooperatif yasasının nasıl işlediğini bilmiyor. Bu binaların yapımından hiçbir kusur yoktur. Beratimi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.

Diğer sanıklar, Ahmet Doğan ve Atilla Öz de bir önceki duruşmadaki savunmalarını tekrarlayarak, tahliyelerini talep etti.

Müşteki Yağmur Kızıltaş, K Blok'ta annesi ve kuzenlerini kaybettiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Annem misafir olarak teyzeme gitmişti ve depreme orda yakalandı. Annemi ve kuzenlerimi bu binada kaybettim. Bu inşaatı yapan kişiler nasıl inşaattan anlamam derler. Ben bunu çözemiyorum. Sonuç olarak bu işi yapan müteahhitler ve kooperatiftir. Bu işte en büyük sorumluluk onların. Peyzaj mimarı olarak enkaza gittiğimde gördüğüm manzara karşısında ne yapacağımı bilemedim. Çünkü elimize aldığımızda dağılan betonlar, taşlar vardı. Bağlama noktaları birbirine tutunmuyordu. Buraya hiç mi bakmadılar? Hiç mi denetlemediler? Ben bunları merak ediyorum. Çünkü benim ailem o binada yok oldu ve hayatımız mahvoldu. O günden buyana biz başka bir dünyada yaşıyoruz. Eğer bir gün önce 8 yaşındaki kızımı eve getirmeseydim o enkazda kızım da kalacaktı. Sanıklardan şikayetçiyim."

- "8 katlı bina 2 kata düşmüştü, bina yapmamışlar, puzzle yapmışlar"

Depremde yıkılan K Blok'ta annesi, babası ve kardeşinin hayatını kaybettiğini anlatan müşteki Yasemin Kozaklı da "Pazarcık'ta ikamet ediyorduk. 2007 yılında kent merkezindeki daireyi aldık. Deprem olduğunda 06.00 gibi eşimle birlikte enkaz başına geldik. Ailemin oturduğu 8 katlı bina 2 kata düşmüştü neredeyse. Ailemi 6 gün boyunca aradık. Eşim bir şekilde Pazarcık’tan kepçe temin etti ve 6. günde ailemin cenazelerini bulduk ve enkazdan çıkarttık. Ailemin dairesi 4. kat olmasına rağmen cenazeleri aldığımız konum yer seviyesindeydi. Bina yapmamışlar, puzzle yapmışlar. Binayı yapan kooperatif ve dahli bulunan herkesten şikayetçiyim." ifadelerini kullandı.

Tanıkların dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti, sanıklardan Hüseyin N'nin isim benzerliğinden dolayı dosyaya girdiğinden dolayı dosyasının tefrik edilmesine, kooperatif yöneticiliği yapan Hüseyin N'nin tespit edilerek Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına, dosyanın jeoloji mühendisi, mimar ve inşaat mühendisliği alanında uzmanların bulunduğu yeni bir bilirkişi heyetine tebliğ edilmesine, sanıkların mevcut halinin devamına karar vererek duruşmayı 17 Ekim'e erteledi.