Hande Yener: Artık kanla beslenmiyorum!

Gecede "En İyi Pop Kadın" ile "Yılın En Tarz Albümü" ödülü alan Hande Yener, ilginç kostümüyle dikkat çekti.

Tepeden tırnağa siyah deriden yapılma kostümle törene katılan şarkıcı, parmak uçlarında halkaların olduğu deri eldivenleri ve yine deri maskesiyle ilgi odağı oldu.

HANDE YENER: ARTIK KANLA BESLENMİYORUM

"Önemli olan şık ve farklı olmak" diyen Yener, yıllar önce Demet Akalın'la polemik yaşadığı günlere atıfta bulundu.

Ünlü şarkıcı, "Artık kanla beslenmiyorum. Tabi bazen hepimizin tatlı şımarıklıkları oluyor, olmaz mı? İnsanız, hepimizde var bu. Güzel, tatlı kavga ediyorduk. O günlerimizi kötü hatırlamıyorum. İnsanları eğlendiriyorduk. Mesajlarımız komik oluyordu. O yüzden biraz akıl doluydu diye düşünüyorum. Bazen özlüyorum ama yok, bir daha olamaz. Öyle bir ruhta değilim. Tamamen sağlıklı yaşama geçtim" diye konuştu.

"TUR ATTIM!"

Yener, "O dönem yaşananlardan pişmanlık duydunuz mu?" sorusu üzerine ise şunları söyledi:

Benim hatalarım bile güzel. Kendimle ilgili bakınca doğalım çünkü o nedenle. Tabii ki kimseyi kırıp, üzmek istemem. Öyle bir şey olduysa da onun gönlünü aldık. O zamanlar heyecan ve hırs çok ön plandaydı. Herkes sizi rakip gibi görüyor. Yükselince sizinle herkes yarışıyor. Şu an kendimi öyle bir yarışta hissetmiyorum. Çünkü tur olarak çok öndeyim, 'Tur attım' dermişim... Böyle mütevazı bir açıklama yapıp, gidiyorum.

"YAN YANA GELECEK BİR ORTAM YOK"

Hande Yener, barışmalarına rağmen Demet Akalın'la neden bir araya gelmedikleri soruları üzerine sebep olarak koronavirüsü gösterdi.

Şarkıcı, "Nasıl bir arada olalım? Zaten bu koronavirüs patladı. Sonra herkes evine kapattı kendini. Tabi hal hatır soruyoruz. Birbirimizin fotoğraflarını beğenip, yorum yazıyoruz. Yan yana gelecek bir ortam yok. Hiçbir yere katılmıyorum, ödül töreninde de içeride oturmadım" diye konuştu.

Ayrıca ödülünü emekçi kadınlar adına aldığını söyleyen Yener, "Tüm emekçi kadınlar adına ödülü almak istiyorum. Kadınların sesi daha çok duyulsun istiyorum, özellikle şu son dönemde. Bizlere destek olan erkeklere de çok teşekkür ediyorum" dedi.

"ANTİKOR SEVİYEM YÜZDE 92"

Gülben Ergen, katıldığı törende ayaküstü soruları yanıtlarken, kendisine mikrofon uzatan basın mensuplarına, "Sosyal mesafemizi koruyalım. Burnunuzu kapatın, bana yaklaşmayın" diye şakayla karışık takıldı.

Daha önce koronavirüs hastalığı geçirdiğini ve şu an antikor seviyesinin yüzde 92 olduğunu söyleyen Ergen, "Ben koronavirüs geçirmeme rağmen, antikorumun yüzde 92 olmasına rağmen bu mutasyonlu arkadaş biraz zorlayacak gibi. Yaza dair ümitlerim vardı. Şoktayım. İlk kez bu kadar çok kamerayı bir arada görüyorum. Ödüller çok mutlu ediyor beni. Evde kıymalı fasulye yapıyorum. Fen dersinden çıkıp, matematiğe giriyorum" diye konuştu.

"KEŞKE RAHMETLİ BABAM DA GÖREBİLSEYDİ"

Geçtiğimiz yıl tansiyona bağlı beyin kanaması geçirip, ameliyat olduktan sonra sağlığına kavuşan Ali Sürmeli, törende "Yaşam Boyu Onur Ödülü" aldı.

Sağlığının iyi olduğunu ve rol aldığı diziye geri döndüğünü anlatan oyuncu, "Çekimler güzel gidiyor. Yeni yetenekleri iyi buluyorum. Biraz heyecanlıyım. İlk defa 'Yaşam Boyu Onur Ödülü' alıyorum. Keşke rahmetli babam da görebilseydi. Ben de onur duydum. Bildiğim kadarıyla iyiyim, kontrollerim devam ediyor" ifadelerini kullandı.

Safiye Soyman, gecede "Yılın Türk Sanat Müziği sanatçısı' ödülünü alırken, kızı Ümran Akaröz ise "Yılın En İyi Saç Serumu" ödülüne layık görüldü.

"GÜLÜP GEÇİYORUM"

Geçtiğimiz günlerde hayat arkadaşı Faik Öztürk ile eski bir fotoğrafını paylaşan Soyman, kostümleri için "Salvador Dali resmi gibi" yorumunu yapan dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say hakkında konuştu.

Bu kostümü 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında giydiğini anlatan şarkıcı, şunları söyledi:

Sanatına son derece saygı duyduğum bir insan. Onun için bir şey söyleyemeyeceğim, halk cevabını veriyor. Bir yanlış anlaşılma mı var, nedir? Böyle bir duayenden, böyle sözler duymak... Gülerek geçiyorum. Ben yurt dışına gidince ay yıldızımızla giderim, kırmızı pelerin üzerine her zaman takarım. Bu bir gururdur. İnsanın kırmızı-beyaz renkleri yüreğinde, gönlünde taşıması kadar güzel bir şey var mı?

"ÖDÜLÜ BABAMA İTHAFEN ALIYORUM"

Aslı Hünel ise ödülünü geçtiğimiz aylarda Covid-19 nedeniyle kaybettiği babasına ithaf etti.

Hünel, konuyla ilgili, "Böyle ödüller aldığım zaman babam benimle çok gurur duyardı. Ben de babamı bu hastalıktan kaybettim. Birçok kişi ailesini, yakınlarını benim gibi kaybetti. Diliyorum; son olsun, artık ölümler olmasın... Bu ödülü de sevgili babama ithafen alıyorum" şeklinde konuştu.

HES KODU İLE İÇERİ GİRDİLER

Davetlilerin HES koduyla salona alındığı törende, güvenlik önlemleri de dikkat çekti. Ödül almaya gelen sanat dünyasının ünlü isimleri, kapıda HES kodlarını güvenlik görevlilerine göstererek, içeriye girdi.

Oya Başar'ın HES kodunu paylaştığı anlar ise objektiflere böyle yansıdı.