Habertürk yazarları Serdar Ali Çelikler ve İbrahim Yıldız, Kasımpaşa - Beşiktaş maçıı değerlendirdi

SERDAR ALİ ÇELİKLER:MUSTAFA DENİZLİ TAM BİR "WINNER"

Normal şartlarda "Beşiktaş şu hataları yaptı, Şenol Hoca keşke şöyle yapsaydı" gibi maç yazıları yazarız. Üç Büyükler bir nevi milli takımlardır çünkü. Kendilerini seven milyonlar kadar yenildiğinde sevinenler de çoktur. Dolayısıyla son yıllara kadar karşı takım sadece isimlerden ibaretti bizler için... Ancak son bir kaç yıldır ısrarla birkaç cümleden bir kaç paragrafa terfi eden ''Diğerleri" içerisinde bir iki tanesi paragraflardan başlıklara, ana yazılara çıkmayı hak ettiler.

Başakşehir mesela.. Kasımpaşa mesela...Artık Kasımpaşa'nın maçlarını da mavi-beyazlılar tarafından da değerlendirmeliyiz. Neden mi?

Çünkü en azından bu yıl için Beşiktaş'tan çok daha iyi yönetiliyorlar.

Çünkü tesis kalitesi anlamında sadece ülkede değil dünya çapında ilk 10'a olduklarına bahse girerim.

Sorunsuz bir mali yapı ve sorumlu kişilerden oluşan hiyerarşik düzen..

Ligin açık ara en iyi hücum kadrosu.

Sadece efsane golcü statüsüne ulaşan Diagne ve ligin en değerli 2-3 oyuncusundan biri olan Trezeguet'e takılmayalım. Eduok da var.

Yetmediyse bugün 60'a kadar Beşiktaş'ın sol kanadını perişan eden Koita.. Bugün bir kez daha görüldü ki Sadıku da hücumcu olmuş Pavelka da.. Pozisyon arıyorlar ve çekinmeden vuruyorlar...

Demek ki burada bizzat bendenizin "Mustafa Denizli'nin Kemal Özdeş hocadan çok da fazla fark yaratacağını düşünmüyorum" diye yaptığım yorum da dahil açığa düşüyor. Yanılmışım.

Özdeş çok iyi hocaydı.. Ama Mustafa Hoca hala ve hala tam bir winner (kazanan). Takım üst üste kötü sonuçlar aldığında takımı toparlaması da dünkü gibi 2-1'e geldikten sonra sinmemesi de Büyük Mustafa'nın winner'lığı ile alakalı. Eh daha iyi yönetilen kulüp;

paralarını tıkır tıkır ödeyen yönetim;

açık ara daha iyi hücum kadrosu;

çok daha konsantre ve takımı daha iyi yöneten bir hoca olunca skor da bu oluyor...

Kasımpaşa, baba bir stoper ve bence genç Atiba gibi bir oyuncu bulursa ligi ciddi ciddi ilk 3'te bitirir.

29. haftaya da ilk 3'te girerse neler olacağına karar verecek isimlerden biri de Denizli Hoca olur. Turgay Ciner Başkan vermez ama ben Göksel Gümüsdağ'ın yerinde olsam 28. haftada Avcı-Denizli değişikliği yapmayı düşünürdüm. Böylece 5 final kaybetmiş hoca yerine son düzlüğe daha güvenli girerdim.. :)

Kasımpaşa'yı tebrik edelim, Beşiktaş için 2 madde açalım:

A- Stoper Necip, santrafor Pektemek, golcü Güven ile şampiyon olunmaz. Bir yılda bu kadar büyük kadro erimesi Fikret Orman'a ve yanından ayırmadığı 3 yöneticisine yazar.

B- Takım ne kadar erimiş olursa olsun mevcudun da çöküşü, milli takıma zarf üstüne zarf atan Demirören ile randevulaşmaktan takımla ilgilenmeyen Şenol Güneş de sorumludur.

Taraftar dışında herkes kusurludur Beşiktaş'ta.. Raconu da en son onlar keser..

İBRAHİM YILDIZ: MAYIS AYINA DİKKAT

Kasımpaşa, ligin ilk yarısının son haftasında kendine özgü futbolunu bir kez daha sahaya yansıttı. Beşiktaş gibi köklü bir kulüp karşısında zor gibi görünen karşılaşmayı 4-1'lik farklı kazanarak hedefinde ne kadar ısrarcı olduğunu da ortaya koydu!

Kasımpaşa'nın tecrübeli teknik direktörü Mustafa Denizli göreve geldiğinde "Amaç, Avrupa Kupalarına gitmek" demişti, Beşiktaş karşısında alınan galibiyet bu amacı gerçekleştirecek gibi! Aslında son iki maçını kaybetmese Kasımpaşa şimdi lig liderliğine ortak olacaktı.

Kasımpaşa'nın en büyük avantajı her maçta olduğu gibi hücum hattında oynayan oyuncular. Bir tarafta Trezeguet diğer yanda yanda Eduok, ileriye çok iyi taşıyorlar, hem kendileri hem de takım arkadaşları adına birçok pozisyon üretiyorlar.

Beşiktaş, artık her takımın ezberlediği bu sisteme engel olamadı. Şenol Güneş ve öğrencileri, alan ve adam savunmasında kanatları kapatamayınca ağır yenilgiyle karşı karşıya kaldı. Ayrıca Güneş'in takım tertibinde de sorunlar vardı. Beşiktaş'ın her maçta ihtiyaç duyduğu golcü arayışı sürüyor.

Kasımpaşa devreyi istediği yerde bitirdi diyebiliriz. Daha da iyisi de olabilirdi. Golcülerinin penaltı kaçırması herhalde Kasımpaşa'yı en çok üzen olay olmuştur. İkinci yarıya yapılacak takviyeler şampiyonluk için büyük bir adım olacaktır.

Genel olarak Kasımpaşa, 'İlk yarıdan sonra bu işi bırakır' diyenler, Beşiktaş karşısındaki oyunu görünce herhalde gerçeği görmüşlerdir. Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın çok kötü bir sezon geçirdiği bir gerçek. Bu ortamda iyi futbol oynayan Kasımpaşa, Başakşehir'le birlikte şampiyonluğun en büyük adayıdır.

Sanırım lig mayıs ayında farklı birgörünüme sahne olacak, mayıs ayına dikkat! Bugüne kadar görmediğimiz takımlar, ilk sıralarda yer bulacaklar. Bu da futbolun artık Türkiye'de 3 Büyükler'in tekelinde olmadığının da göstergesidir.

Kasımpaşa yönetimi, yıllardan bu yana yaptıkları icraatlarve olumlu transferlerle dikkat çekiyordu. Paşa, iyi ve genç oyuncuları, az maliyetle ülkeye getirip başka takımlara satarak da ciddi paralar kazandı. Bunun birçok örneği var. Şimdi de Trezeguet, Diagne gibi Avrupa'ya damga vuran iki yıldıza sahipler!

Hem Trezeguet hem de Diagne, şu anda yalnız Türkiye'nin değil tüm Avrupa'nın izlediği oyuncular. Trezeguet attığı 5 gol ve 5 asistinin dışında skora dönüşmeyen katkıları ve performansıyla da lige damga vurdu!

Diğer yanda ise attığı 20 golle Diagne var. Senegalli yıldız, şu anda Avrupa'nın en golcü oyuncuları listesinde zirvede! Kasımpaşa, belki de sezon sonunda bu oyunculardan çok büyük paralar kazanabilir. Bu da bir yönetim başarısıdır.

Mustafa Denizli'nin takımı oynadığı güzel futbolun yanı sıra çok gollü maçlarla lige ayrı bir heyecan getiriyor. Bu da Kasımpaşa'nın her maçının gollü, heyecanlı ve tempolu geçeceğini gösteriyor.

Futbolumuz adına sevindirici bir durumdur. Kasımpaşa'yı ve Mustafa Denizli'yi, lige kattıkları futbol rengi açısından kutlamak gerekir. Denizli tecrübesiyle Kasımpaşa'yı en azından Avrupa'ya götürecektir.