Sırrı Süreyya Önder: Umudum var!
Sırrı Süreyya Önder: Bundan sonrasını demokratik mekanizmalarla yürütmek gerekiyor
Başbakan Vekili Bülent Arınç ve Cumhurbaşkanı Gül ile görüşen BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, görüşmeler sonrası bir basın açıklaması yaptı.
Sırrı Süreyya Önder'in konuşmasının satır başları:
Sayın Cumhurbaşkanına konuyla ilgili bilgileri aktardım. Bu süreç hukuk ihlaline en demokratik karşı çıkıştır. Demokratik süreçleri çalıştırmamak kendi bildiğini okumak ve her türlü itirazı bastırmaya yöneliktir. Genel bir başlık altında toplamak gerekirse, demokratik siyasete devlet katında tahammülün gelişmediğini görmek mümkündür. Bu bir hükümet sorunu değildir, bütün canlıların sorunudur. Kendi dar perspektifinizle kararlar alamazsınız. İkinci sorun, nüfusu genç olan bir ülkede itirazlara alan açmak gerektiğidir. Bence polis bütün eğitimini yapılanmasını gözden geçirmek durumundadır. Polisler şahsi meseleye düşürüyor. Demokratik ülkede böyle bir yaklaşım olmaz. Meselenin gelişim meselesinde demokratik süreçler devreye girmemiştir. Kolektif bir akla ihtiyaç var. Meseleyi tüm yönüyle anlamaya çalışmak lazım.
Bu olay hukuk ihlaline karşı çıkıştır. Polis bütün eğitimini ve yapılanmasını gözden geçirmelidir. Polisler bu işi şahsi meselesi, oradaki insanları da şahsi düşmanı
olarak görmektedir. Bu olmaz. Demokratik süreçler zamanında devreye girmemiştir ama artık devlet ve hükümet nezdinde devreye girdiği görülmektedir. Bu konuda kolektif bir akla ihtiyaç var. Meseleyi tüm yönleriyle anlamaya çalışmak gerekmektedir.Bülent Arınç, polis tarafından zehirli güç kullanımına dair adli ve idari soruşturma başlattıklarını söyledi. İç işleri Bakanı ise mülkiye müfettişlerini görevlendirdiğini söyledi. Bu olumlu bir gelişme.
'KİTLEYE DÖNÜK AÇIKLAMAYI TAKSİM PLATFORMU YAPACAK'
Taksim Platformu Arınç ile görüşecek. Resmi temsiliyet onlardadır. Kitleye dönük açıklamayı onlar yapacak. Burada direnişçi bütün arkadaşlarıma selam ediyorum. Her sosyal düşünceden ve tabandan arkadaşlarımı kutluyorum. Bu olay Türkiye'nin demokratik tarihine geçecektir. Bu olay hem hükümetin bakışını değiştirecek hem de basının kendisine ders çıkarmasını sağlayacak derinlikli bir olaydır.
'BUNDAN SONRASINI DEMOKRATİK MEKANİZMALARLA YÜRÜTMEK GEREKİYOR'
Halkın denetleme refleksi gelişti. Demokratik süreçler devreye girdi. Sivil toplumun kararları devreye girdi. Bundan sonrası şölene dönüşmelidir. Yaratılan durum bu ülkede herkesin düşünce tarihinde önemli bir mihenk taşıdır. Bundan sonrasını demokratik mekanizmalarla yürütmek gerekiyor. Ankara başta olmak üzere devletin polisi çekmesi ve insanların kalbini kazanacak adımlar atması lazım.
'UMUDUM VAR'
Benim umudum var. Gezi Parkı eylemcilerini kutluyorum. Bundan sonraki süreç, şiddete ve kamusal alanın tahribine yönelik eylemlerle gölgelenmemelidir. İsterim ki bu hafta sonu ülkenin her yerinde şölen havası içinde kutlansın.
Ben olumlu bir izlenim edindim. Bu durum alanlara yansımazsa bunun doğuracağı vebalin altından hiçbirimiz kalkamayız.
'İSTANBUL VALİSİ OLAYI KAVRAYAMADI'
Ben hiçbir eyleme çekilin çağrısı yapmam ama barış içinde yürütmeliyiz bu direnişi. Bunu hırpalayacak her türlü eylem, bu mücadelenin anlamını hırpalayacaktır. Kitleyi galeyana getiren, özellikle İstanbul valisi başta olmak üzere ilgili kişilere soruşturma açılmalıdır. İstanbul valisi olayı kavrayamadı!
Bu olay, bir demokratik farkındalık yaratmıştır. Halkı süreç içine katmazsanız, halkın yaşam tarzına karışır dayatmalarda bulunursanız tepki doğar. Halk süreci denetleme yetkisi kazandı. Bu direnişin bir merkezi yok. Bir siyasal örgütün öncülüğünde örgütlenmedi. Bitmesi için ben çağrı yapamam fakat şunu söyleyebilirim duyarlılık oluştu girişimler başladı sürecin takipçisiyiz. Halkın özgüveni oluştu.Halka rağmen yukarıdan aşağı bir şey yapamazsınız. Ben bunun barışçıl, sivil, siyasal bir zeminde kalmasını isterim. Ben karar veremem.
Cumhurbaşkanı Gül'e başından sonuna süreci anlattım. Gül, olayların bir kısmını benden duyduğunu söyledi. Başbakan burada olsaydı ona da anlatmak isterdim.
Buradan bu vesileyle Sayın Bahçeli’ye bir şey söylemek istiyorum. Sürekli “İmralı’nın postacısının başrol oynadığı bir işte biz olamayız” diyordu. Sayın Bahçeli bilmeli ki orada evlatlarımızın canını burada ağzı var dili yok ağaçlarımızın canını kurtarmak için buradaydım.
Orada da burada da meseleyi hukukun içinde çözmek için vardım. Bakın aylardır evlatlarımız ölmüyor. Ölüm haberleri gelmiyor. Dilerim ki bütün evlatlarımız eceliyle ölsün. İmralı sürecinde hangi saikle yer aldıysam ağaçlar içinde aynı saikle yer aldım. Yanılıyorsunuz Sayın Bahçeli MHP’li bir çok seçmen bizinle birlikte o meydandaydı.
Yapılanın ne kadar meşru olduğunu sizden çok daha iyi fark etmişlerdi.