Flaş! PKK 8 Mayıs'ta çekiliyor

Açıklamayı okuyan Murat Karayılan, "Bugün burada sizlerle Türkiye ve Kürdistan'daki gelişmelere ilişkin, sürece yön verecek tarihi kararımızı paylaşmak üzere toplanmış bulunmaktayız" diyerek sözlerine başladı.

Karayılan sürecin kesintiye uğramaması için 6 madde açıkladı

1 - Gerilla güçlerimiz hiçbir çatışmaya mahal vermeyecek şekilde, kendi inisiyatifiyle, öteden beri kullandığı güzergâhları kullanarak, bir örgütlülük ve disiplin içinde geri çekilme işlemini pratikleştirecektir.

2 - Devam eden hazırlıklar temelinde geri çekilme, 8 Mayıs 2013 tarihinde başlayacaktır. Geri çekilme, kademeli gruplar halinde planlanmış olup, gerillanın hareket tarzı, gizliliği ve disiplini temelinde mümkün olan en kısa sürede tamamlanması hedeflenecektir.

3 - Geri çekilmede güçlerimizin gelip üsleneceği yer Güney Kürdistan (Irak Kürdistanı)'dır. Güney Kürdistan’a çekilecek olan gerilla güçlerinin resmi varlığına gereken anlayışı göstermelerini, başta Federe Kürdistan Hükümeti olmak üzere ilgili güçlerden beklemekteyiz.

4 - Geri çekilme esnasında Türk ordu güçlerinin de aynı duyarlılık ve ciddiyetle hareket etmesi bir zorunluluktur. Geri çekilen gerilla güçlerimize yönelik herhangi bir saldırı, operasyon,bombardıman olması halinde geri çekilme derhal durdurulacak ve meşru savunma temelinde güçlerimiz misilleme hakkını kullanacaklardır

5 - Gerilla güçleri çekilirken, Türk devlet güçlerinin de buna paralel olarak, Kürdistan’da herhangi bir askeri aktivite ve çatışmaya neden olabilecek tahriklerde bulunmaması ve fırsatçı yaklaşımlara yer vermemesi gerekmektedir.Bununla birlikte,geri çekilme sürecinin sağlıklı ve başarılı olabilmesi için, daha önce Önderliğimize mektuplarla ifade ettiğimiz ve devletin de bilgisi dahilinde olan hususlara dikkat edilmesi önemli olacaktır.

6 - Bağımsız heyetlerce sürecin izlenmesi, her iki taraftan da engel olabilecek hatalı yanları tespit etmesi, sürecin sağlıklı gelişmesine imkan sunacaktır.

SÜREÇ ÜÇ AŞAMADAN OLUŞACAK

KCK açıklamasında Demokratik çözüm süreci olarak ifade edilen sürecin üç aşamadan oluştuğu belirtildi: "Uygulanmakta olan ateşkes ve gerilla güçlerimizin başarılı bir biçimde geri çekilmesiyle birlikte birinci aşama sona erecek ve ikinci aşama başlamış olacaktır."

İkinci aşama, sorunun kalıcı çözümü için, daha çok devletin ve hükümetin yükümlülüklerini yerine getireceği aşama olarak belirtildi. Bu süreçte atılacak bazı adımlarsa şu şekilde formüle edildi: "Anayasal çözüm çerçevesinde yapılacak reformlarla Türkiye'nin gerçek anlamda demokratikleştirilmesi ve Kürt sorununun çözüme kavuşturulmasının koşulları doğmuş olacaktır. Koruculuk, özel tim, vb. tüm özel savaş yapılarının devre dışı edilmesi ve demokratik sivil toplum zihniyetine uygun bir ortamın oluşturulması gereklidir."

Yeni ve demokratik bir anayasanın bu sürecin gelişmesindeki öneminin altının çizildiği açıklamada, şu tespitlere yer verildi: "Özellikle Türkiye’nin demokratikleşmesini sağlayacak, Kürt halkının inkarını sona erdirecek, varlığını ve özgürlüğünü kabul edecek, tüm kimliklerin, inançların ve mezheplerin hak ve özgürlüklerini garanti altına alacak, eşitliğini sağlayacak olan yeni demokratik bir anayasanın yapılması hayatidir."

Normalleşme süreci olarak altı çizilen üçüncü aşama ise Karayılan tarafından şöyle formüle edildi: "Bu görevin gerçekleşmesiyle birlikte, üçüncü aşama olan 'normalleşme süreci' başlamış olacaktır. Normalleşme süreci, barışın kalıcılaşması, toplumsal uzlaşma, eşitlik ve özgürlükler sürecidir. Önder Apo dahil herkesin özgürleşeceği bu sürecin pratikleşmesi paralelinde silahın tümden devre dışı kılınması ve gerillanın silahsızlanması gündeme girecektir”

Karayılan'ın, 30 yıllık terörün bitirilmesinde dönüm noktası sayılan tarihi nitelikteki açıklamasından satır başları şöyle:

ÖCALAN: Önderliğimiz 21 Mart 2013 günü, Amed Newrozu'nda, Kürt ve Türk halkları başta olmak üzere tüm Türkiyeli halklara ve kamuoyuna hitaben hazırladığı manifesto niteliğindeki deklarasyonla yeni süreci başlatmış oldu.

SİYASET: Silahların yerine demokratik siyaset zamanına geçişin kapısını aralayan bu yeni sürecin hiç kuşkusuz önderliğimizin İmralı esaret koşullarındaki eşsiz çabası ve halkımızın büyük bir fedakarlıkla yürüterek uğruna büyük bedeller ödediği 40 yıllık mücadelemizin ortaya çıkardığı muazzam sonuçlar üzerinden geliştiği bir gerçektir.

MÜZAKERE: Türkiye'de Kürt halkının, yüz yıl öncesine dayanan inkar ve ret politikaları altında kimliksiz ve statüsüz yaşamayı kabul etmesi mümkün değildir. Bu anlamda önderliğimizle devlet arasında sürmekte olan görüşme ve müzakerelerin son derece önemli olduğu açıktır.

MEKTUP: Önder Apo, tarihi bir kararlaşma ile 14 Nisan tarihli üçüncü mektubunda güçlerimizin geri çekilmesi için bizlere çağrıda bulunmuştur. Hareketimizin yönetimi, bu çağrıyı esas alması gereken bir perspektif ve talimat olarak ele almış ve üzerine düşen sorumlulukların gereğini yerine getirmek için bir kararlaşma düzeyine ulaşmıştır.

TEREDDÜT: Hareketimiz, Kürt Halk Önderliği'nin devlet heyetiyle yürüttüğü müzakerelerde varılan sonuçlar temelinde, 23 Mart tarihinden itibaren sürdürdüğü ateşkes pozisyonunu korumakla birlikte, gerilla güçlerimizin Türkiye sınırları dışına çekilme çağrısının gereklerini tam bir kararlılık ve irade birliği içinde tereddütsüz sahiplenerek yerine getirecektir.

YENİ SÜREÇ: Bu süreç sadece Türkiye'deki Kürt sorununun çözümü değil, tüm parçalarda Kürt sorununun çözümü ve Ortadoğu'daki çatışma sürecinin sona erdirilerek, bütün sorunların silahla değil, siyaset ve diyalogla çözümüne yol açabilecek yeni bir dönemin başlatılmasıdır.

ABD-RUSYA: Başta ABD, AB ve Rusya olmak üzere tüm uluslararası güçleri Kürt sorununun çözümüne dönük başlattığımız bu hamlenin başarısı için destek sunmaya çağırıyoruz.

GÖREVLER: Önder Apo, bu tarihi süreçte sorumluluklarının gereğini yerine getirmiştir. Sorunun köklü çözümü için şimdi sıra, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Hükümeti'ne, yine hareket olarak bizler ile halkımızın görevlerinin gereğini yerine getirmesine gelmiştir. Halkımız yeni ve siyasal bir mücadele hamlesinin başladığını bilerek örgütlenmesini güçlü kılmalı ve yüksek düzeyde bir katılımla başarıyı hedeflemelidir.

ÇEKİLME POZİSYONUNDALAR

Habertürk’ün edindiği bilgilere göre Türkiye’deki silahlı PKK militanları belli alanlarda toplanarak geri çekilme pozisyonu aldı. Belirlenen geri çekilme güzergâhları üzerinde bir askeri operasyon belirtisi veya hareketlilik yok. Çekilme için ise Kuzey Irak’taki PKK kamplarındaki hazırlıklar sona erdi. Hangi bölgelerden gelecek silahlı militanların hangi kamplara yerleştirileceği ve hangi kampta kaç kişi kalacağı belirlendi. Çekilmenin, adım adım olacağı ve birkaç ayı bulacağı belirtiliyor.

YASA ÇIKSAYDI SİLAHSIZ ÇEKİLİRDİK

KCK'nın geri çekilmeye ilişkin açıklamasını okuyan Karayılan, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Geri çekilmenin silahlı mı silahsız mı olacağı yönündeki soruya Karayılan, yasal düzenleme yapılmadığı için silahlı geri çekilme olacağını söyledi. Anayasada Türklük ifadesinin yer almasının kendileri için kırmızı çizgi olup olmadığına yönelik soru üzerine ise etnik kökene dayalı vatandaşlık tanımı yapılmaması gerektiğini belirtti. Karayılan, Türklük ifadelerinin yer alması durumunda diğer tüm etnik kimliklerin de yer almasını ve milletin kimlerden oluştuğunun belirtilmesini istedi.

‘Oslo’da seçimler için anlaştık’

PKK’nın üst düzey yöneticilerinden ve Oslo’daki görüşmelerde örgütü temsil eden Mustafa Karasu, devletle PKK arasında yapılan görüşmelerin detaylarını Fırat Haber Ajansı’na açıkladı. Karasu, 5 Mart’ta Oslo’da yapılan görüşmede hem Nevruz’un hem 29 Mart seçimlerinin rahat geçmesi için anlaşmaya vardıklarını, seçimlerin ardından 13 Nisan’da resmen ateşkes ilan ettiklerini söyledi. Karasu, görüşmelere önceleri MİT Müsteşar Yardımcısı’nın ekibiyle geldiğini, 2009 Ağustos’unda ise devlete yol haritasının verildiği süreçten sonra Hakan Fidan’ın Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı olarak görüşmelere katıldığını ve devlet adına bir taahhütte bulunulmadığını söyledi. Görüşmelerin de uluslararası aracılar tarafından sağlandığını söyleyen Karasu, “12 Haziran 2011 seçimlerinden önce Oslo’da bir görüşme daha olacaktı. Fakat o görüşme olmadı. Zaten seçimden sonra da hiç görüşme olmadı” dedi.

BM ‘Devreye girelim’ dedi, Türkiye reddetti

PKK kaynakları Birleşmiş Milletler’in, sınır dışına çekilme sürecinde devreye girmek için teklifte bulunduğunu iddia etti. İddiaya göre BM, sürecin daha sağlıklı ilerleyebilmesi ve çekilmeyi izlemek için bir heyet gönderme teklifinde bulundu. Ancak, Türkiye, bunun PKK’yı meşrulaştıracağı anlamına geleceği gerekçesiyle reddetti.

Anadolu Ajansı ilk kez Kandil’de

KANDİL’deki tarihi basın toplantısı için 100’ün üzerinde gazetecinin BDP Erbil Temsilciliği’ne isim bildirdiği öğrenildi. Başvuranlar arasında Türkiye’de yayın yapan basın kuruluşlarının yanı sıra; çok sayıda ülkeye servis yapan BBC, Reuters, El Cezire, AP gibi ajans ve televizyonlar da yer alıyor. Öte yandan Türkiye’nin resmi ajansı Anadolu Ajansı da ilk defa PKK’nın bir etkinliğini izledi.

Toplantının Kandil’in hangi bölgesinde yapılacağı ise son dakikaya kadar gazetecilere bildirilmedi.

GAZETECİLER ÖNCE KANDİL BELEDİYESİ'NE GÖTÜRÜLDÜ

PKK’nın Türkiye’den çekilme kararını açıklayacağı basın toplantısını izlemek üzere gelen gazeteciler önce Kandil Belediyesi’nde toplandı. Daha sonra basın mensupları açıklamanın yapılacağı bölgeye götürüldü.