Galatasaray-Elfsborg maçı yazar yorumları
Galatasaray, UEFA Avrupa Ligi'ndeki üçüncü maçında sahasında İsveç ekibi Elfsborg'u 4-3 mağlup etti. Icardi, Pettersson (k.k.), Barış Alper ve Yunus Akgün'ün golleriyle kazanan sarı-kırmızılılar puanını 7'ye yükseltti. Spor yazarları, Galatasaray'ın Elfsborg karşısındaki performansını değerlendirdi.
- 1
Çağatay Çelik (HT Spor): 3-4-1-2 dizilimi Galatasaray’a daha direkt hücumlar ve keskin geçişler sağlarken teknik becerilerden yoksun Elfsborg’un topla merkezi çok rahat geçmesi pazartesi günü oynanacak Beşiktaş derbisi için kötü sinyaller verdi. Galatasaray’da hem Icardi hem Mertens’in aynı anda sahada olması belli bir dakikadan sonra takımı eksik oynatıyor. Şapkadan tavşan çıkarmaya devam eden Yunus’un becerisi bu sezon birkaç kez izlenen korku filminin kabusa dönüşmesini engelledi.
- 2
Ömer Üründül (Sabah): Dün gece futbol kalitesi vasatı aşmayan ama Sloven hakemin (Matej Jug) üst düzey temaslı futbola müsaade etmesiyle seyir zevki güzel bir 90 dakika izledik. Elfsborg, atletik ve çok koşan ama teknik kapasitesi zayıf ve takım savunması arızalı bir ekip. G.Saray, ilk yarıda göze hoş gelen bir oyunla etkili ataklar yaptı, pozisyonlarla 3 gol buldu. Ben günümüz futbolunda her zaman çift santrforlu oyun düzenine karşıyım. G.Saray, pozisyonlar verip 3 gol yemesine rağmen savunmada Sanchez'i beğendim ama bana göre maçın ismi Yunus Akgün'dü.
- 3
Osman Şenher (Milliyet): Avrupa kupalarında rakibi küçük-büyük ayırmıyorum. Bu kulvarda maç kazanmak temsilcilerimiz için kolay bir iş değil. Dün gece ilk yarı sahada şov yapan, rakibini sindiren, üç gol bulan bir Galatasaray vardı. Yenen ilk iki golde en büyük suç Barış Alper'deydi. İlk golde beş metre daha depar atsa rakibini yakalayacak, o vuruşu yaptırmayacaktı. İkincide ise, ceza sahası içinde topa elle müdahale edip rakibinin önünden almasının penaltı olacağını hesaplaması gerekirdi. Tamam sahada çok koşuyor, mücadele ediyor ama aynı oranda hatalar da yapıyor. Bu yüzden dün gece iki gol yenilmesine yol açtı. Yunus böyle hatalar yapmıyor. Barış Alper'in de kendisini toparlaması lazım.
-
- 4
Ahmet Selim Kul (HT Spor): İkinci yarıda hem defansif hem de ofansif anlamda pasif bir görüntü sergileyen Sarı-Kırmızılılar, ikinci yarıda sanki maç bitmiş gibi davranınca skor bir anda 3-2’ye geldi. Bunun ardından aklına Kasımpaşa ve RFS maçları gelen oyuncular vitesi yükseltirken rakibi durdurup büyük kabusu savuşturmayı başardılar. Galatasaray’ın Elfsborg’un yarısı kadar bile iyi futbol oynayamayan Anadolu takımlarına karşı çift forvetle de üçlü savunmayla da hiç zorlanmayacağını görmek için alim olmaya gerek yok.
- 5
Uğur Meleke (Hürriyet): Icardi, Osimhen ve Batshuayi’ye sahip olan bir teknik adamın santrforlarını birlikte kullanmak için formasyon denemeleri yapmasını anlıyorum. Çok doğal bu. Ancak anlamadığım şu: Neden sezonun ilk 4-4-2 denemesini yılın en kritik gününde, Young Boys rövanşında yaparsınız? Ve yine sezonun ilk 3-5-2’sini neden Avrupa Ligi’nde denersiniz? Süper Lig’de Adana, Hatay, Gaziantep, Antalya gibi maçlarda yapılabilir bu denemeler pekala. Ancak Young Boys ve Elfsborg önünde bu testlerin ilk kez yapılması riskti bence. Galatasaray bu sezon Avrupa’da 3 maçta da ilk golü attı. Her üç maçta da bir noktada iki farkı yakaladı. Ancak her 3 müsabakada da gol yiyip kâbus dakikalar yaşadı sahada.
- 6
Levent Tüzemen (Sabah): Galatasaraylı oyuncular, izleyenlere ilk yarı cenneti, ikinci yarı da cehennemi yaşattılar. Soyunma odasına 3-0'lık skorla girmek bence Galatasaray'ın ilk yarıda oynadığı kaliteli futbolun karşılığı değildi. İcardi, Osimhen, Yunus, Barış, Mertens müthiş pozisyonlar buldular ama Elfsborg kalecisi Pettersson'u geçemediler. İkinci yarı, Galatasaray'ın oyununa yine aynı virüs girdi. Futbolcular, "Biz bu maçı kazandık" havasına bürününce cehennem dakikaları başladı. İsveç ekibinin ilk golü göstere göstere geldi. İkinci golünde ise Barış Alper gibi profesyonel bir oyuncunun yaptığı hareket amatörce bile değildi. Tabela açısından Galatasaray, farklı kazanması gereken bir karşılaşmayı ecel terleri dökerek aldı.
-
- 7
Serkan Akcan (Fanatik): Elfsborg karşısında 3-5-Icardi-Osimhen ile oynamak aşırı riskler barındırıyordu. Hücumu beklerle değil forvetlerle genişletmek Osimhen, Icardi, Mertens ve Sara varken sorun olmadı. Ne var ki, sorun top kayıplarının ardından başladı ve geri koşularda bek kademelerinin boş kalması Galatasaray kalesinde 3 gole mâl oldu. Bu formasyonun ana plan olabilmesi için kadronun çok fazla pratiğe ihtiyacı olacak. Ama o güne kadar Galatasaray böyle oynarken çok atar ama çok da gol yer.
- 8
Güntekin Onay (Hürriyet): Yeni statüyle birlikte iç sahada alınan her galibiyet ilk 8 şansını artırıyor. G.Saray için harika geçen ilk yarı maçın son bölümünde anlamsızca bir korku filmine dönüştü. Maça müthiş bir tempoyla ve baskıyla başlayan sarı kırmızılılar ilk 45 dakikada 3-0’ı buldu daha fazlasını da atacak fırsatlar yakaladı. Elfsborg, tüm İskandinav takımları gibi skor ne olursa olsun pes etmiyor. Teknik kalite ve savunma organizasyonu bakımından çok da nitelikli bir ekip olmasa da fizik gücü yüksek, inatçı bir takım. Galatasaray, nedense çok yüksek kalitesine rağmen maçların son bölümlerinde oyundan düşüyor. Okan Buruk’un değişikliklerle takımın temposunu artırma çabası da bazen yeterli olmuyor. Galatasaray, tempoyu yüksek tutup dinamik olduğu zaman harika bir takım ancak fiziksel olarak henüz ritmini bulmuş değil.
- 9
Bülent Timurlenk (Sabah): G.Saray bu sezon iki kez yaşadığı kâbusu üçüncü defa taraftarına yaşatacak bir ikinci yarı oynadı. Üçlü başladıysanız, üçlü mü bitirmek zorundasınız? Tek santrfora düşüp orta sahaya takviye yapamaz mısınız? Ya da rakip halı saha golü gibi gol attıktan sonra oyunu taraftar gibi izlemek zorunda mısınız? Maalesef Okan Buruk yine kenarda izleyen adamdı. Yunus, attığı güzel golle teknik kadroyu da kurtardı. Dünden ne öğrendik? G.Saray, Beşiktaş derbisinde üçlü defans oynamamalı. Kasımpaşa'dan sonra Elfsborg'un da RAMS Park'ta üç gol bulması sadece derbi için değil, iki kulvarda sezonun devamı için büyük soru işareti…
-