Dönüşen Kuzey ülkesinin lideri: Finlandiya’nın yeni cumhurbaşkanı Alexander Stubb
Kuzey'in beyaz ve güzel ülkesi Finlandiya'nın yeni cumhurbaşkanı Alexander Stubb oldu. Dün açıklanan sonuçlara göre Batı ittifakı ve NATO yanlısı Stubb, değişen ve dönüşen dünya siyasetine uyum sağlama amacıyla radikal değişikliklere giden Finlandiya'nın 6 yıl boyunca liderliğini yapacak. Habertürk'ten Emin Arslan'ın haberi...
Avrupa’nın en kuzeydoğusunda bulunan ve Rusya ile 1300 km’den uzun bir sınıra sahip olan Finlandiya’nın yeni cumhurbaşkanı Alexander Stubb oldu.
Yarışta kendisine rakip olan Yeşiller Partisi'nden eski dışişleri bakanı Pekka Haavisto’yu oyların yüzde 51,6’sını alarak yenen Stubb, 1 Mart’ta görevine başlayacak. Oyların yüzde 48,4’ünü alan Haavisto ise ikinci kez cumhurbaşkanlığı seçimini kaybederek siyasetten çekildiğini duyurdu.
"Rusya'ya karşı 'tetikte' olan nesiller"
Tarihsel kökleri ve II. Dünya Savaşı’ndaki pozisyonu ile diğer İskandinavya ülkelerinden ayrılan Finlandiya, Rusya ile on yıllardır sürtüşmeler yaşayan bir ülke. II. Dünya Savaşı’nda Sovyetler Birliği ile kanlı bir savaş veren, Nazi Almanya’sı ile ittifak kuran Finlandiya, savaşı kaybetmesinin ardından Sovyetler Birliği’ne iki büyük toprak kaybetti. Savaşın izlerini ve kaybedilen toprakları unutmayan Fin halkı, ‘Rusya’ya karşı tetikte olan’ nesiller yetiştirdi.
II. Dünya Savaşı’nın ardından oldukça barışçıl ve tarafsız bir geleneksel dış politika inşa eden Finlandiya, Avrupa Birliği’nin bir parçası olmasına rağmen NATO’nun bir üyesi olmayı reddetti. Rusya-Ukrayna Savaşı’na kadar.
2012 yılında cumhurbaşkanı seçilen Niinistö, 2017 yılında ülkesinin NATO’ya girmesini kesinlikle reddederken, 2020 yılında Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının yarattığı kırılma, Finlandiya’da da yankılandı. Geleneksel tarafsızlık politikasını terk eden Helsinki, NATO’ya üyelik başvurusunda bulundu. Türkiye’nin de onay vermesinin ardından Finlandiya NATO ittifakına dahil oldu. NATO Rusya’ya Fin Körfezi’nden Karadeniz’e kadar bir set çekti.
Putin, şu sözlerle Finlandiya’ya gözdağı verdi:
"Ancak bu ülkeler anlamalılar ki, daha önce onlardan bize bir tehdit yoktu. Ama şimdi, eğer askeri birlikler ve altyapı buralara konuşlandırılırsa, buna başka tehditlere cevap verdiğimiz gibi vermemiz gerekecek. Yaratılan tehdide karşı benzer tehdidi oluşturmamız gerekecek"
Hollanda’da, Almanya’da, Fransa’da, Macaristan’da, İsveç’te, yani Avrupa’nın birçok ülkesinde Avrupa Birliği’ne mesafeli, Ukrayna’ya kaynak ayırmakta isteksiz, Putin’e ‘empatiyle yaklaşan’ partiler seçimleri kazanırken ya da anketlerde yükselirken, Finlandiya’da Batı İttifakı’na temelden bağlı bir adayın seçimleri kazanmasının sebebi Polonya’da AB yanlısı Tusk’ın seçimleri kazanması ile aynı sebep: Yakından hissedilen Rusya tehdidi.
Stubb, Rusya ile diyaloga kapıları kapattı
Seçimleri kazanmasının ardından kritik bir açıklama yapan Stubb, savaş devam ettiği sürece Putin'le herhangi bir siyasi diyalog kurmanın zor olduğunu söyledi:
“Yakın gelecekte Putin'le ya da Rusya'nın siyasi liderliğiyle herhangi bir diyalog ön görmüyorum. Hepimiz barışa giden bir yol bulmak istiyoruz ama bana öyle geliyor ki bu yol şu anda Rusya'nın savaş alanından geçiyor”
Çoğu Avrupa ülkesinin aksine Finlandiya'da cumhurbaşkanı, dış politika ve güvenlik politikasının oluşturulmasında hükümet ile beraber yürütme yetkisine sahiptir.
Stubb ülkeyi birleştirebilecek bir cumhurbaşkanı olmak istediğini söylüyor. Aşırı sağcı partilerin merkez partilerle koordinasyonuna önem veriyor.
Aşırı sağın yükseldiği Avrupa’da Rusya’nın Avrupa’ya açılan kapılarının önemli bir kısmı Stubb’ın liderliğindeki Finlandiya’ya teslim.