Biden 2022'de 6 trilyon dolarlık harcama öngörüyor
ABD Başkanı Joe Biden bugün ilk bütçe sunumunu yapacak. Biden 2022 mali yılı için 6 trilyon dolar federal hükümet harcaması teklif edecek. Teklifte altyapı yatırımlarının ve sosyal yardımların artırılması gibi önemli planlar yer alacak. Piyasalar detayların netleşmesiyle öncelikle bu harcamaların enflasyona olası etkisine bakacak. Halihazırda 13 yılın en yüksek seviyesine ulaşan enflasyona yeni bir yukarı yönlü baskı gelmesi Fed'in beklenenden daha erken bir şekilde faiz artırımına gitmesine yol açabilir
ABD Başkanı Joe Biden seçildikten sonraki ilk detaylı federal hükümet bütçe sunumunu gerçekleştirecek. Sadece ABD'lilerin değil tüm dünyanın gözü kulağı 1 Ekim'de başlayacak mali yıla yönelik bu sunumda olacak.
2022 bütçesinin ayrıntıları sunumla beraber belli olacak ancak ABD basını Biden'ın açıklaması öncesinde bazı önemli bilgilere ulaştı. The New York Times'ın dün yayımladığı habere göre Biden federal harcamaları bu yıl 6 trilyon dolara yükseltmeyi düşünüyor.
2021 için Donald Trump yönetimi federal harcamaların 4.8 trilyon dolar olmasını öngörmüştü. Ancak koronavirüs yardım paketleriyle beraber bu rakamın 6.5 trilyon doları aştığı tahmin ediliyor. Yani Biden'ın bugün sunacağı teklif rekor düzeyde ancak yardım paketleri dahil edildiğinde harcamalar aslında bir önceki yılın altında kalacak.
Tabii 2021 mali yılından farklı olarak 2022'de koronavirüsün ekonomik etkilerinin azalması, hatta rekor düzeyde bir büyümeye geçilmesi öngörülüyor.
SOSYAL YARDIMLAR VE ALTYAPI YATIRIMLARI ARTACAK
The New York Times'ın incelediği belgelere göre Biden yönetimi bu toparlanma sürecini bir yeniden inşa sürecine dönüştürmek istiyor.
Biden bu bütçeyle bir yandan sosyal yardımları artırırken aynı anda ülkenin altyapısını da yenilemeyi planlıyor. Altyapı yenileme çalışmaları geniş bant internetin yayılması, yolların tadilatı, elektrikli araç şarj istasyonlarının yaygınlaştırılması, su borularının yenilenmesi ve sanayinin modernleştirilmesi gibi planları barındırıyor.
Bunların yanında Biden yönetimi ülkenin karbon emisyonunu 2005 seviyesine çekmeyi hedefliyor. Bütçede buna yönelik harcamaların da yer alması bekleniyor.
Biden'ın vereceği teklifte yer alan tahminlere göre 2022 mali yılında bütçe açığı 1.8 trilyon dolarla rekor kıracak. Önümüzdeki 10 yıl boyunca da 1.3 trilyon doların üzerinde seyredecek.
YELLEN: ARTIK ARTMASI GEREKİYOR
Ancak Biden yönetimi artan bütçe açığına rağmen harcamaları artırmanın zamanının geldiğini düşünüyor. Son olarak Hazine Bakanı Janet Yellen dün yaptığı açıklamada enflasyona göre ayarlanmış rakamlara bakıldığında aslında federal hükümetin hala 10 yıl öncesiyle aynı seviyede harcama yaptığını ve bunun artık artırılması gerektiğini ifade etti.
Peki Biden'ın sunacağı bu rekor büyüklükteki bütçe piyasalar için ne anlama geliyor? Piyasalar ilk olarak detaylar açıklandığında artan harcamaların enflasyona olası etkisine bakacak. Halihazırda koronavirüsün etkilerinden kurtulmaya başlayan ABD'de nisan ayında yıllın enflasyon yüzde 4.2 ile yaklaşık 13 yılın en yüksek seviyesine ulaştı.
ENFLASYON BEKLENTİSİNİ YÜKSELTEBİLİR
Enflasyondaki yükseliş Fed'in faiz artıracağı beklentilerini de artırdı. Aslında Fed enflasyondaki artışın geçici olduğunu belirtmişti. Dolayısıyla faiz artırımı beklentisi de şimdilik rafa kaldırılmıştı. Ancak dün aynı anda Fed eski Başkanı olan Yellen'in faiz oranlarının çok düşük olduğunu düşündüğünü söylemesi bu beklentiyi yeniden alevlendirdi. Yurtiçinde dolar/TL'nin 8.59'un üzerini görerek rekor kırmasında da bu açıklama etkili oldu.
Biden'ın devlet harcamalarını, özellikle de altyapı yatırımlarını artırmayı öngören bütçe tasarısı enflasyon beklentilerinin yukarı yönlü revize edilmesine yol açabilir. Bu da faiz artırımı beklentisinin erken bir tarihe çekilmesine yol açabilir. Bu durumda doların TL dahil gelişmekte olan ülke para birimleri karşısında değer kazanması beklenebilir.
ALTIN FİYATINA ETKİSİ
Bunun yanında faiz getirilerinin yükselmesi geleneksel olarak altın fiyatlarında düşüşe neden oluyor. Dolayısıyla harcamalardaki artış dün 1900 doların üzerini gören altının ons fiyatında aşağı yönlü bir baskıya sebep olabilir. Tabii etkisi büyük olsa da altın fiyatlarını sadece ABD faizlerinin belirlemediğini unutmamak gerekiyor.
Enflasyon ve faize yönelik beklentiler borsa yatırımcısının da takibinde. Koronavirüs salgınına rağmen dünya genelinde borsalar son 1 yılda önemli yükselişlere imza attı. Başta ABD borsalarında olmak üzere bazı analistler artık borsalarda bir düzeltme yaşanabileceği konusunda görüş bildirmeye başladı.
VERGİ ARTIŞLARINA DA BAKILACAK
Bu beklentilerden bağımsız olarak bakıldığında ise yatırımcılar bütçe teklifinin harcama tarafı kadar gelir kısmına da dikkat edecek. Bunun nedeni Biden yönetiminin artan harcamaları borçlanmanın yanında kurumlar vergisi ve zenginlerden alınan gelir vergisini artırarak finanse etmeyi planlaması. Biden seçilmeden önce zenginlerden ve büyük şirketlerden daha çok vergi alacağını açıklamıştı. Dolayısıyla vergi artırımlarının büyük bir şok yaratma olasılığı yok.
Yine de söz konusu vergi artışlarının ne seviyede olacağı, bu artışların şirket bilançolarını ne kadar etkileyeceği takip edilecek. Eğer beklentinin çok üzerinde bir vergi zammı öngörülürse bu durum ABD borsalarında satışlara yol açabilir.
Bunun yanında faizlerin artması geleneksel olarak daha riskli görülen hisse senedi gibi varlıklardan kaçışa sebep olabilir. Ancak analistler koronavirüs sonrası beklenen hızlı ekonomik toparlanmanın risk iştahını canlı tutmaya yetebileceğine de dikkat çekiyor.
Biden'ın bütçe teklifinin Senato ve Temsilciler Meclisi tarafından onaylanması gerekiyor.