Bayramda sorunsuz tatil geçirme rehberi!
Bayram tatiliyle yıllık izninizi birleştirip uzaklara kaçma planı yaptıysanız dikkatli olun! Saat farkı kaynaklı "jet – lag sendromu", biyolojik ritim ve uyku bozukluklarına yol açıp tatilinizi cehenneme çevirebilir. Beslenmede yaptığınız dikkatsizlikler zehirlenmenize yol açarak sizi hastanelik edebilir. Diyabet hastaları ise kan şekeri kontrollerini aksatırlarsa tatilleri zehir olabilir. Nöroloji Uzmanı Dr. Peyman Chabou, İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Hamidi ile Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kamil Başköy tatilde işinize yarayan ve sizi risklerden uzak tutan bilgiler veriyorlar
Yaz mevsiminin gelişi, tatile çıkışları ve uzak yerlere kaçışları hızlandırdı. Bayramın gelişini fırsat bilenler kısa tatili yıllık izinleriyle birleştirip uzun kaçış rotaları oluşturdu. Gazete Habertürk'ten Ceyda Erenoğlu'nun haberine göre böyle bir dönemde uzun mesafelere yolculuk; hızlı, rahat ve sıradan da olsa, özellikle okyanus aşırı seyahat eden kişiler için ciddi sağlık sorunları söz konusu olabiliyor. Biyolojik ritim bozukluğu ve çeşitli uyku bozuklukları belirtileriyle gelişen ‘jet-lag sendromu’, bayram tatilinde uzun mesafe yolculuk yapacakları düşündürüyor.
(Nöroloji Uzmanı Dr. Peyman Chabou)
JET-LAG NE DEMEK?
İnsanoğlu sürekli aynı meridyen çevresinde yaşadığı için vücudun sağlıklı uyku periyodu 24 saatlik döngüde ortalama 5 - 7 saat oluyor ve bu süre genellikle gece 23.00, sabah 05.00 – 07.00 arasını kapsıyor. “Güzellik hormonu” adı verilen ve uyku halini artıran “melatonin” hormonunun salgılanma saati olan gece 23.00’de uyku ihtiyacını daha yoğun hissedip sabah saatlerinde “histamin” hormonu ile uyanıyoruz. Doğal uyku adı verilen biyolojik ritmi çeşitli nedenlerle bozduğumuzda uyku bozuklukları ile karşı karşıya kalabiliyoruz.
Uzun ve doğuya doğru yapılan uçak yolculuklarından sonra (gidilecek yerin en az 2 saatlik zaman dilimini geçmesinin ardından) ortaya çıkan; uykuya dalamama, uykusuzluk veya gündüz aşırı uykululuk durumuna jet-lag (halk arasında uçak mahmurluğu) adı veriliyor. Jet-lag sendromuna yakalanan kişilerde konsantrasyon güçlüğü, aşırı yorgunluk, baş ağrısı, gündüz uyuklama ve performansta azalma ile nadiren de olsa; hazımsızlık, kabızlık, iştahsızlık, vücut ağrıları, terleme, bulanık görme, zihin karışıklığı, refleks yavaşlaması, yargı ve bellek kusurları gibi belirtiler görülüyor.
JET-LAG ETKİSİNDEN NASIL KURTULURSUNUZ?
- Proteinden zengin kahvaltı yapın.
- Akşam yemeğiniz düşük proteinli yüksek karbonhidratlı olsun.
- Batıya doğru gittikçe daha erken, doğuya doğru gittikçe daha geç yatın.
- Gün ışığından olabildiğince faydalanın. (Gün ışığı; vücudun biyolojik ritmini yeniden düzenler ve lokal zamana çok daha çabuk uyum sağlamaya yardımcı olur.)
- Gidilen yerde sadece 1-2 gün kalacaksanız normal uyku düzeninizi bozmayın. Kalma süreniz daha fazlaysa gidilen yerin uyku ritmine uyum sağlayana dek 3-4 gün boyunca yatmadan 1-2 saat önce melatonin içeren ilaçlar alın. (İlaçların yan etkileri konusunda dikkatli olun.)
- Bol sıvı alın, düzenli beslenin ve hareket edin.
- Varılan bölgenin yeme-içme ve uyuma saatlerine riayet edin ve sosyal aktivitelere elinizden geldiğince katılın.
- Belirtiler daha uçakta iken başlarsa, ilacınızı daha erken alın. Alkol, çay, kahve ile uyku kaçıran tüm ilaçlardan uzak durun.
(Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kamil Başköy)
DİYABETLİLER KAN ŞEKERİ TAKİBİNİ İHMAL ETMESİN
Bayramda geleneksel yemek ve tatlıların Türk misafirperverliği ile sunulması şeker hastaları için büyük zorluk oluşturuyor. Bu dönemde kan şekerinde ani yükseliş ve düşüşler ile daha sık karşılaşılıyor. Diyabetli bireylerin, bayram gibi özel günlerde kan şekeri kontrolünü sağlamak için protein-posa ve karbonhidrat içeriği dengeli olan öğünlerini zamanında tüketmeleri, yağlı besinlerden kaçınmaları, kan şekeri takiplerini yapmaları ve fiziksel aktivitelerini ihmal etmemeleri gerekiyor.
Öğünün posa ve protein içeriğinin dengeli olması kan şekeri kontrolü açısından oldukça önemli bulunuyor. Bayram gibi özel günlerde daha fazla karbonhidrat ağırlıklı beslenme ve özellikle öğünün posa açısından yetersiz olması kan şekerinin yükselmesine neden olabiliyor. Kan şekeri düzeyi yüksek seyreden ve bu yüzden sık idrara çıkan diyabetliler, sıcak havanın da tesiri ile aşırı miktarda su ve tuz kaybı yaşayabiliyorlar. Yeterli sıvı alınmaması halinde hassas olan böbreklerin hasar görme olasılığı daha da artıyor.
İNSÜLİN DÜZENLEMESİ
Bayram ziyaretleri nedeniyle öğünlerin geciktirilmesi, özellikle insülin ve şeker düşürücü ilaçlar kullanan diyabetiklerde şeker dengesinde düzensizlikler yaratıyor. Ramazan ayında oruç tutmuş olan diyabetiklerin de yine aynı nedenlerle, bayrama girmeden önce mutlaka hekimlerine başvurarak öğün/ insülin düzenlemesi yapmaları öneriliyor. Öğün aralarının çok açılması şeker düşmelerine, çok yakın tutulması ise yükselmesine neden olabiliyor.
(İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Hamidi)
BAYRAMDA BESİN ZEHİRLENMESİ TADINIZI KAÇIRMASIN
Ramazan Bayramı birçoğumuz için, hem sevdiklerimizle bir araya gelmek hem de tatilin tadını çıkarmak için ideal bir fırsat sunuyor. Tatil dönemlerinde, piknik ve ev ortamı dışında beslenmenin artması nedeniyle, besin zehirlenmelerine daha sık rastlanıyor. Mangal yaparken ya da bir restoranda et tüketirken alınacak tedbirlerle besin zehirlenmelerinden kaçınmak mümkün hale geliyor
ET TÜKETİMİNDE DİKKAT EDİLECEK PÜF NOKTALAR
- Etleri, az pişmiş, içi çiğ kalmış ya da yanık halde tüketmeyin.
- Mangalın temiz olmasına, üzerinde yemek artıkları barındırmamasına dikkat edin.
- Gıdaları harlı ateş yerine kor üzerinde ağır ağır pişirin.
- Et dışında; kısır, salata, süt ve yumurta içeren; börek, pasta gibi yiyeceklerin soğutma kaplarında saklanmaması halinde zehirlenmeye yol açabileceğini unutmayın.
Çok sık olmamakla birlikte besin zehirlenmesine kimyasallardan gelen toksinler veya böcek ilaçlarının da neden olabileceğini hatırlayın. Bu nedenle özellikle salatalar ve yeşil sebzeler ile dalından yeni koparılmış meyveleri yemeden önce bol su ile mümkünse ovalayarak yıkayın.
- Bakteriler veya toksinlerle bozulmuş yiyecek veya içeceklerin tüketilmesinin kişiyi zehirlediğini unutmayın. (Bakterilerin yerleşmiş olduğu her zaman gözlemlenerek anlaşılamadığı için, bir yiyecek veya içeceğin bozulmuş olduğunu söylemek zordur. Bunun nedeni görüntü ve hatta erken dönemde herhangi bir değişiklik meydana gelmemiş olmasıdır. Besin zehirlenmesi tek bir kişiyi veya aynı bozuk yiyecekten yemiş bir grup insanı etkileyebilir.)
GÜVENLİ GIDA TÜKETİMİ İÇİN ALINACAK TEDBİRLER
Güvenli gıda tüketiminde dikkat edilmesi gerekenlerden bazıları şöyledir:
- Besinleri güvenilir yerlerden satın almaya özen gösterin.
- Her tür gıda maddesi satın alırken etiket bilgisini okuyun, üretim ve son kullanma tarihine dikkat edin, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’ndan üretim izni olup olmadığını ve saklama koşullarını kontrol edin.
- Pastörize edilmemiş süt ve süt ürünlerini kesinlikle kullanmayın.
-Dondurulmuş besinleri satın alırken ambalajının altında ve içinde buz kristalleri olmamasına dikkat edin, orijinal paketlerde
‘-18°C’de satın alınmalıdır’ ibaresini arayın.
- Özellikle yaz aylarında dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin tüketiminden kaçının.
- Çiğ besinler ile pişmiş yiyecekleri birbirleri ile temas etmeyecek şekilde üzerleri kapalı olarak muhafaza edin.
- Kullanılan bezler, tutaçlar ve süngerler mikropların bir yerden başka bir yere taşınması için en iyi araçlardır. Bu nedenle, her kullanım sonrası temizlik sağlayan bu bezleri dezenfekte edip ıslak ve sıkılı halde bırakmayın.
DİYABETİKLER DENİZ AYAKKABISI KULLANSIN
Bayram tatilinde plaja gidecek olan diyabetiklerin ayak sağlıklarına dikkat etmeleri gerekiyor. Bu hastaların plajda olabilecek cam kırıkları ile kesici ve delici parçalara maruz kalmamak için mutlaka terlik veya plaj ayakkabısı ile gezmeleri öneriliyor.
BAYRAMDA BOL BOL SU TÜKETİN
Ramazanda, susuz kalan vücut, iftar ve sahurda bu ihtiyacını tam anlamıyla karşılayamadığı için, uzun ve sıcak günlerin etkisi ile sıvı kayıpları yaşanabiliyor. Bu açığı kapatmak için bayramda günlük su tüketiminin minimum 8-10 su bardağından aşağı olmaması öneriliyor.