AVM'lerin 2022'de ciro ve ziyaret sayısında büyüme öngörülüyor
Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Altaş, "2021 yılında ciro ve ziyaret sayılarının salgın öncesi döneme ulaşacağını öngörüyoruz. 2022'yi ciro ve ziyaret sayılarında ortalama yüzde 30'luk bir büyüme ile kapatabilmeyi ümit ediyoruz." dedi.
Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Altaş, “2021 yılında ciro ve ziyaret sayılarının salgın öncesi döneme ulaşacağını öngörüyoruz. 2022’yi ciro ve ziyaret sayılarında ortalama yüzde 30’luk bir büyüme ile kapatabilmeyi ümit ediyoruz.” dedi.
Altaş, sektörün 2021 değerlendirmesi ve 2022 beklentilerine ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2021'in büyük oranda salgın ile mücadelenin devam ettiği bir yıl olduğunu belirtti.
Kısıtlamaların özellikle yılın ilk yarısında büyük ölçüde devam ettiğini, ancak yaz aylarından itibaren normalleşme ve aşılama hızının yaygınlaşmasıyla birlikte alışveriş merkezlerinin de yeniden sosyal hayatın önemli bir parçası haline geldiğini ifade eden Altaş, bu süreçte salgın sonrası ana odak noktalarının müşteri ve ziyaret sayılarını nasıl arttıracakları olduğunu söyledi.
Bir yandan salgın ile mücadele sürerken diğer yandan ticareti artırmaya ve ziyaretçilere daha önce olduğu gibi tüm sağlık önlemlerini alarak alışveriş, kültür-sanat, yeme-içme ve eğlence imkanlarını, yeniden sosyalleşmeyi sağlamaya çalıştıklarını anlatan Altaş, şunları kaydetti:
“Kısıtlamaların etkili olduğu 2021 yılı başında ocak ve şubat aylarında cirolarda azalma yaşanırken, mart ayından itibaren bir miktar artış yaşandı. Daha sonrasındaki artan vaka sayıları sonrası 29 Nisan-17 Mayıs 2021 dönemini kapsayan tam kapanmanın etkisiyle ciro ve ziyaret sayılarında önemli düşüler kaydedildi. Bu nedenle normalleşmenin başladığı haziran ayında hem bir önceki yıl kıyaslamasında hem de bir önceki ay mayıs kıyaslamasında ciro ve ziyaret sayılarında büyük artışlar yaşandı.
Temmuz ayından itibaren ise aşılamadaki hızlanma ile birlikte hayat biraz daha normale dönmeye başladı. Yılın son çeyreğinde de kasım indirimleri ve yılbaşı alışverişinin etkisiyle cirolarda artışın devam edeceğini düşünüyoruz. 2021 yılında ciro ve ziyaret sayılarının salgın öncesi döneme ulaşacağını öngörüyoruz. 2022’yi ciro ve ziyaret sayılarında ortalama yüzde 30’luk bir büyüme ile kapatabilmeyi ümit ediyoruz. Ancak burada hem salgının gidişatı hem de ekonomik gelişmeler belirleyici olacaktır.”
TÜRKİYE'YE DAHA FAZLA İNSAN ALIŞVERİŞ İÇİN GELİYOR
Hüseyin Altaş, salgın öncesinde Türkiye ve özellikle belli şehirlerin alışveriş turizminin merkezi haline gelmeye başladığını, alışveriş merkezleri ve perakende sektörünün yıllardır yaptıkları yatırımlar ve tanıtımlarla Türkiye’nin alışveriş turizmi için cazip hale gelmesinde büyük katkı sağladığını söyledi.
İnsanların rahatça alışverişlerini yapabilecekleri, mimari olarak son derece başarılı, ödüllü AVM’lerin ve ziyaretçilerine kaliteli ürünler sunan perakende markalarının alışveriş turizmiyle ülke ekonomisine büyük katkı sunduğunu vurgulayan Altaş, “Salgın dönemiyle birlikte yavaşlayan turist etkisinin yaz aylarından itibaren yeniden yükselişe geçtiğini görüyoruz. Döviz piyasasındaki hızlı dalgalanmaların da etkisiyle Türkiye’ye daha fazla insan alışveriş için gelmeye başladı.” diye konuştu.
Altaş, salgının insanların dışarıda geçirdiği süreyi azalttığını, söz konusu dönem boyunca temel ihtiyaçlarını en kolay nasıl alabileceğine odaklandığını anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kimi zaman online kimi zaman da AVM’ye geldiğinde sadece ihtiyaçlarını satın alıp gitme eğiliminde oldu. Ayrıca başta restoran ve kafeler olmak üzere, çocuk oyun alanları, sinema ve eğlence yerleri de kapalı kaldı veya kısıtlı hizmet vermek zorunda kaldı. Ancak tüm bu süreçler bize ayrıca sosyal hayatı ne kadar özlediğimizi de gösterdi. Nitekim yeniden normalleşme ile birlikte yaz aylarında ve devam eden sonbahar döneminde ciro ve ziyaret sayıları arttı. Salgının etkisiyle, kapalı kalmanın da etkisiyle cirosunda önemli kayıplar yaşayan perakendeci olduğu gibi büyük artışlar yaşayan perakendeciler de oldu. 2021’de bu kapsamda metrekare verimliliği kategoriler bazında önemli farklılıklar gösterebilir. Ancak yine de 2020 yılı ile kıyaslandığında metrekare verimliliğinin yüksek olduğu bir yıl oldu. Şunu da eklemek gerek, bizler AVM yatırımcısı olarak perakendecimizin metre kare verimliliğini her zaman takip eder ve hem kiracımızı hem de kendimizi koruyacak önlemleri hayata geçiririz.”
445 AVM, 14 MİLYON METREKAREDE HİZMET VERİYOR
Prof. Dr. Hüseyin Altaş, alışveriş merkezlerinin, Türkiye ekonomisinin en önemli sektörlerinden biri olduğuna işaret ederek, 100 milyar dolarlık yatırım değerinin ve bünyesindeki mağazalarla birlikte 600 bin kişilik bir istihdam sağlamasının bunun en önemli göstergesi olduğunu söyledi.
Dolaylı olarak 3 milyon insanın hayatına değen bir sektör olduklarını anlatan Altaş, bugün Türkiye genelindeki 445 AVM ve 13,7 milyon metrekarenin üzerindeki kiralanabilir alanla ziyaretçilere hizmet verdiklerini bildirdi.
Altaş, 2021 yılında 4 yeni alışveriş merkezinin açıldığını ifade ederek, “2022 yılında da proje ve finansman modeli tamamlanmış ve inşaatı devam eden 3-4 yeni alışveriş merkezinin açılacağını tahmin ediyoruz. İstanbul, Antalya, Adana ve İzmir gibi şehirlerimizde devam eden projeler var. Yeni alışveriş merkezi yatırımlarının yavaşladığı, pazarın belli bir doygunluğa ulaştığı birkaç yıldır dile getirdiğimiz bir unsur. Yeni alışveriş merkezi açılış sayısı da bu doğrultuda geçmiş yıllara oranla daha az olacaktır.” diye konuştu.
DÖVİZLE KİRALAMA YASAĞINA YÖNELİK BEKLENTİLER VAR
Altaş, alışveriş merkezi yatırımcıları ve AYD olarak sektörün gelişimine katkı sağlamak ve uzun vadeli projeksiyonuna yol gösterici olabilmek amacıyla uzun zamandır Türkiye’de ticari gayrimenkul kiralama usullerine yönelik hukuki düzenlemelerin hayata geçmesi için uğraş verdiklerini söyledi.
Bu yıl uzun dönemli yasal düzenleme çalışmalarına daha fazla odaklanmayı hedeflediklerini bildiren Altaş, şunları kaydetti:
“Umuyoruz bu yıl içinde kanun düzenleyiciler başta olmak üzere tüm iş ortaklarımızla birlikte sektörümüzün geleceğine ışık tutacak bu düzenlemeleri hayata geçireceğiz. Bu yıl daha fazla üzerinde çalışacağımız ve gündeme getireceğimizi ifade ettiğimiz dövizle kiralama yasağı ve Ticari Gayrimenkul Kiralama esaslarında hukuki düzenlemeye yönelik beklentilerimiz var. Ticari gayrimenkullerin değerini önemli ölçüde zarara uğratan dövizle kiralama yasağı da Borçlar Kanunu altında konut kiraları ile aynı şekilde düzenlenen ticari gayrimenkul kira kuralları da iki basiretli tüccar arasındaki sözleşme serbestisine dayalı ticarete zarar vermekte.”
Hüseyin Altaş, bu tür uygulamaların diğer birçok ülkedeki uygulamalarda olduğu gibi sözleşme serbestisine dayanmasını istediklerini dile getirdi.