Bakan Ersoy, Phaselis Antik Kenti'nde ziyaretçi yönetim planı oluşturulacağını bildirdi

Böylelikle kazıların yıl geneline yayıldığını belirten Ersoy, "Şimdi 'Geleceğe Miras Projesi'yle çok yoğun bütçe, ekip ve ekipman desteği sağlanıyor. Bölgede kazı faaliyetlerini artırmış durumdayız. Tabi Phaselis'in kendine ait bazı özellikleri var. Kazı çalışması ve ziyaret aynı anda gerçekleşiyor. Bu bazı zorlukları da beraberinde getiriyor. Burası plaj amaçlı kullanmak isteyen ziyaretçilerin de odak noktası. Onlardan da yoğun talep oluyor. Özellikle bayram günlerinde veya sezonun yoğun olduğu hafta sonları. Bazı günler 10 binden fazla ziyaretçi oluyor." diye konuştu.

Ersoy, bu yoğunluğun hem UNESCO kuralları açısından hem de 2863 sayılı "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu"yla uyuşmayan bir ortam oluşturduğunu dile getirdi.

Bakanlık olarak bununla ilgili de bir çalışma yürüttüklerine değinen Ersoy, şunları kaydetti:

"Kültürel mirasın yönetim planı çerçevesinde ziyaretçi yönetim planı oluşturuyoruz. Önümüzdeki dönemde bunu da devreye alacağız. Burada bazı bölümler park yerine dönmüş durumda. Şimdi alanın biraz daha dışında park alanları oluşturacağız ve araçların buraya, bu kadar yakına gelmesini engelleyeceğiz. Burası sadece yaya trafiğine uygun hale gelecek. Aynı şekilde biliyorsunuz ki geçmiş yıllarda yan koylarda, Bostanlık ve Alacasu koylarında vatandaşların duş alabilecekleri, tuvalet imkanı ve soyunma kabinlerin olduğu küçük noktalar oluşturmuştu. Bunda da amaç işte buradaki yoğunluğun yan koylara kaydırılması. Yani aslında deniz ihtiyaçlarının ören yerinin içinde değil de hemen yandaki koylarda karşılanması. Ne vatandaş deniz keyfinden vazgeçsin, ne bizim arkeoloji ekibimiz çalışmalarından vazgeçsin. İkisi beraber yürütülen bir çalışma."

- "Hocalarımızdan devamlı proje geliyor"

Bakan Ersoy, kent merkezindeki ören yerlerinin cazibe noktaları olması açısından oldukça önemli olduğunun altını çizerek, şu ifadeleri kullandı:

"Phaselis, Side, Olimpos gibi şehir merkezinde, yoğun turist trafiğinin olduğu noktalardaki ören yerleri bizim için çok önemli. Bunlar aynı zamanda bizim cazibe noktalarımız. Ve sezonun 12 aya yayılması için de elimizdeki en önemli silahlarımız. Yani deniz, kum, güneş dışında da havanın soğuduğu dönemlerde veya daha sezonun başında kültür turlarının yoğun olduğu bir şehir haline getirmek istiyoruz. Çünkü bu bölgelerde sezon 12 ay açık olsun istiyoruz. Bunu da en iyi yapacağımız iki tane noktamız var. Birisi arkeolojik, ikincisi de gastronomide yapacağız çalışmalar."

Bu bağlamda bu projenin geliştirilerek devam ettiğini anlatan Ersoy, "Arkeolog arkadaşlarıma, hocalarıma da çok teşekkür ediyorum. Hepsi özverili şekilde taşın altına elini koydu, işi de sahiplendi. Eskiden, ilk başladığımızda biz zorluyorduk. Gelin, katılın diye biz anlatmaya çalışıyorduk, şimdi gelen taleplere yetişemiyoruz. Hocalarımızdan devamlı proje geliyor. Bu projeyi biz de yapalım, biz de dahil olalım, genişletelim diye. O açıdan istenen hedefe doğru gittiğini düşünüyorum." dedi.