SETA, "Uluslararası Sistemde Silahlanma Dinamikleri ve Yapay Zekanın Yeri" programı düzenledi

ABD'nin 2010'da toplam 54 ülkenin, 2022'de 9 ülkenin harcamasına eşdeğer savunma harcaması yaptığını aktaran Özdemir, Çin'in savunma alanındaki harcamalarının 2010'daki bütçesinin yüzde 7'sini oluşturduğu ve bu oranın 2022'de yüzde 14'e yükseldiğini anlattı.

Özdemir, dünyanın çok kutuplu bir sisteme doğru ilerlediğine işaret ederek, bu durumun ABD için bir tehdit oluşturduğunu ancak Çin'in bu sistem değişimini fırsat olarak gördüğünü belirtti.

Bu gelişmelerle ABD ve Çin'in de yapay zekaya odaklandığını kaydeden Özdemir, bu alandaki stratejilerin 2014-2015'de başladığını anlattı.

Özdemir, ABD'nin daha çok nükleer teknolojilere odaklı bir ekosisteme sahip olduğunu ancak yapay zekanın ortaya çıkması ve stratejide en önemli nokta olmaya başlamasıyla bu yapının yeniden organize edildiğini söyledi.

Çin'in de yeni kurumlar oluştururken ABD'yi baz almış olabileceğini çünkü benzer yapıları bulunduğunu aktaran Özdemir, iki ülkenin de yapay zeka konusunda kurumsallaştığına değindi.

Özdemir, yapay zeka alanda küresel yönetimin gerekliliğini vurgulayarak, bu yönde bir adım atılmasının çok zor göründüğünü çünkü teknolojinin de sürekli gelişmeye devam ettiğini dile getirdi.

Jeopolitik güç dengelerinin ve ulusal çıkarların bu süreci etkilediğini ve etkilemeye devam edeceğini kaydeden Özdemir, Çin ve ABD gibi ülkelerin böyle bir düzenlemeyi kabul edip etmeyeceğinin belirsiz olduğuna işaret etti.

Özdemir, İsrail'in Gazze'ye saldırılarında yapay zekayı kullandığını ve birçok sivilin öldüğünü anımsatarak, gelecekte nükleer güç alanında yapay zekanın kullanılma risklerine değindi.