Ankara'da 2024'te 7 arkeolojik kazı çalışması yapıldı
Ankara'da, Kültür ve Turizm Bakanlığı Anadolu Medeniyetleri Müzesi Başkanlığı'nda 7 farklı noktada yürütülen arkeolojik kazıların bu yılki çalışmaları tamamladı. Kazılarda Anadolu'da hüküm sürmüş Hitit, Frig, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Paleolitik'e kadar uzanan uygarlıklara ait yeni eserler gün yüzüne çıkarıldı
Başkentin 7 ilçesinde sürdürülen arkeolojik kazılar, nisan ve mayıs ayında başladı.
Nallıhan ilçesindeki Juliopolis kazısı, Evren'deki Cebirli Fosil kazısı, Çubuk'taki Meliksah Roma Kaplıca Hamamı kazısı, Altındağ'daki Ulus Hamamı kazısı, Polatlı'daki Cumhurbaşkanlığı Hacıtugrul Höyük kazısı, Gölbaşı'ndaki Kül Höyük kazısı ve Kalecik ilçesindeki Kalecik Kalesi kazısı tamamladı.
Kazılarda Anadolu'da hüküm sürmüş; Hitit, Frig, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Paleolitik'e kadar uzanan uygarlıklara ait yeni eserler gün yüzüne çıkarıldı. Ortaya çıkarılan buluntular tarihlendirildikten sonra arşivlenecek. Kazıların, 2025 yılının nisan-mayıs döneminde yeniden başlaması planlanıyor.
"DEMİR ÇAĞINDA KURULMUŞ"
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi (AYBÜ) Tarih Bölümü Öğretim Üyesi ve Cumhurbaşkanlığı Hacıtuğrul Höyüğü Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Bahattin Çelik, "Hacıtugrul Höyüğü, Anadolu'da bulunan höyükler içerisinde en büyük 5 höyükten biri. Kültepe Höyüğü 25 hektar, bizim Hacıtugrul Höyük 23 hektar yüz ölçümünde. Dolayısıyla Anadolu'nun en büyük höyüğü. Bu yıl bir sürpriz ile karşılaştık. Anadolu'nun Demir Çağı'nda kurulmuş olan bir höyük olduğunu tahmin ediyorduk Hacıtugrul Höyüğü’nü. Yapmış olduğumuz kazılarda da bunun sonucunu teyit etmiş olduk. Muhtemelen İskitler'in saldırısını engellemek için bir kale şeklinde kurulmuş. Bir yerleşim yeri olduğunu tahmin ediyoruz" dedi.
"ORTA FRİG DÖNEMİNE AİT SERAMİKLER BULDUK"
Prof. Dr. Çelik, gelecek dönemde de Hacıtugrul Höyüğünde kent mimarisi üzerine ve giriş kapıları üzerine çalışmalar yapacaklarını belirterek, "8'inci yüzyıl ile 6'ncı yüzyıl arasında Orta Frig dönemine ait çok güzel ithal seramikler bulduk, Batı Anadolu ile bağlantılı olan. Bu da bizim için çok önemli, tarihleyici özellik taşıyor. Bizim bulduğumuz buluntular hem Kırşehir Kaman'da, hem Eskişehir dolaylarındaki Pessinus şehrinde, hem de Gordion şehrindeki buluntularla paralel buluntular. Buradan da anlıyoruz ki Demir Çağı'nda bu bölgede yoğun şekilde kullanılıyor. Bunu da o ödemin elit zümresi, yönetici kesimi zaten kullanıyor. O dönemin halkı bunları kullanmıyor" diye konuştu.
"RESTORASYON ÇALIŞMASI HAZIRLANACAK"
AYBÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi, Meliksah Roma Kaplıca Hamamı Kazı Heyeti Başkanı Doç. Dr. Yusuf Albayrak ise hamamdaki kazı çalışmalarının nisan ayında başladığını belirterek, "Çalışmalarımızda 2 bin yıl önce inşa edilen Roma Kaplıca Hamamı'nın havuz kısmında temizlik çalışmaları yapıldı. Hamamın içine muhtemelen çatı kısmından düştüğünü tahmin ettiğimiz bloklar zor uğraşlardan sonra havuz kısmından çıkartıldı. Gerekli temizlik ve kazı çalışmalarından sonra hamamın planı büyük ölçüde tamamlanmış oldu. Zemini henüz bulamadık. Zemin bir anıt kayalık mı yoksa bir taş döşeme mi olduğunu tespit için çalışmalarımıza 2025 yılı nisan ayında devam edeceğiz. Çalışmalarımızda da mimari çizimler yapılarak bir restorasyon projesi hazırlanacak. Bu proje ile birlikte hamam ilk yapıldığı gün gibi ilk şekline getirilmeye çalışılacak" dedi.