"Yakalanan Rasmiya Awad, DEAŞ'ın öldürülen sözde lideri Bağdadi'nin arka bahçesi"

Çetiner'in konuşmalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

"BAĞDADİ'NİN YPG'NİN ELİNDEKİ BÖLGEYE GELMESİ DİKKAT ÇEKİCİ"

Bu operasyonda hem psikolojik hem kriminal anlamında bakıldığında çok büyük önem arzediyor. Öncelikle 27 Ekim'de Ebubekir Bağdadi'nin öldürülmesi ve sonrasındaki tartışmaları hep beraber izledik. Bağdadi'nin o bölgeye nasıl geldiği, koşulların nasıl oluşturulduğu ve özellikle bulunduğu bölgenin Türkiye, Suriye ve Cerablus hattının olduğu noktaya yakın olmasıyla beraber çok ciddi tartışmaları kamuoyunun önüne gerçekleştirdik. Suriye'nin kendi içindeki durumun çok steril olmadığını, Rakka'dan İdlib'e uzanan bölgenin çok büyük alanın YPG'nin elinde olmasına rağmen buraları aşıp gelmiş olması dikkat çekici bir durum.

"AWAD'IN YAKALANMASI BU NOKTALARA IŞIK TUTACAK NİTELİKTE"

27 Ekim'de Ebubekir Bağdadi'nin öldürülmesiyle beraber herkesin gözü bu örgütün yeni lideri kim olacak ve bu örgütün arkaplanda nasıl bir örgütlülük ve operasyonel pozisyon alacağını; hatta belli hücerelerin harekete geçip, geçemeyeceği konusu tartışma meselesiydi. Bağdadi'nin kız kardeşiRasmiya Awad'ın yakalanması bu sorulara büyük ölçüde ışık tutacak bir durum. İstihbari ve güvenlik perspektifinden bakıldığı zaman böylesi önemli bir ismin yakalanmış olması altın madeni konumunda bir mevzuu. Bu tip isimler genel itibarıyle örgütün direk hiyerarşis sisteminde yer almasa bile örgütün arkaplanında, hareketlilik alanında rol alan isimler olur.

"BAĞDADİ'YE YAKIN İSİMLER DE BU NETWORK'TA BULUNABİLİR"

Örgütün lojistik hattında güvenilir hareketliliği sağlayacak kişi konumunda yer alırlar. Bağdadi'nin Barışa köyünde öldürülmesinin hemen sonrasında bölgede çok ciddi güvenlik önlemleri alınmıştı. Gerek MİT gerek Genelkurmay'a bağlı askeri birimlerle eşgüdümlü çalışan Özgür Suriye Ordusu yeni adıyla Suriye Milli Ordusu'na bağlı birliklerin hareketliliği takip ettiğini belirtelim. Bu tip terör örgütü liderlerinin bulunduğu bölgelerde genel beraberinde olan onun networkunda olan isimler de yakın noktalarda bulunabilir.

"TÜRKİYE'NİN DEAŞ OPERASYONLARINA DİKKAT ETMEMİZ GEREKECEK"

Artık karşımızda yepyeni bir DEAŞ var. Çok büyük yenilgiler almış, çok ülkeye dağılmış, Avrupa'ya kaçışların başladığı ve dolayısıyla yakalanan teröristlerin yanında yakalanmayan teröristler var. Şimdi bu yeni DEAŞ nasıl bir DEAŞ olacak? Yeni lider Ebu İbrahim El Haşimi El Kureyşi. Bu isim kim, çehresi nasıl, kimliği nasıl? Bu çok büyük bilinmeyen. Bağdadi ismi ilk ortaya çıktığı zaman yaklaşık 9 ay herkes bu kimliğin nasıl bir insan olduğunu araştırıyordu. Şimdi çok farklı bir süreç var. Özellikle Türkiye'nin DEAŞ operasyonlarındaki önemine dikkat etmemiz gerekecek. Şubat ayında Türkiye'de yapılan operasyonda DEAŞ'ın çok önemli ismi ele geçirilmişti; Dr. İsmail kod adıyla Elvan El Selman ismi. Bizde o dönem çok konuşulmadı ama. DEAŞ'ın ikinci ismi olarak yakalanmıştı. Irak vatandaşı olduğu için Irak hükümetine teslim edildi

"BAĞDADİ İLE İLGİLİ OLARAK ÇOK ÖNEMLİ BİLGİLER ELE GEÇİRİLMİŞTİ"

Yapılan sorgulamalar sonucunda aradan iki yılın ardından Ebubekir Bağdadi'ye çok ciddi operasyon yapıldı. Şimdiye kadar Dr.İsmail ismi çok konuşulmadı. 2018 Şubat ayında özellikle 8 Şubat'ta yakalanması ve 14 Şubat'ta Irak istihbaratıyla sorgulanması ve o tarihten sonra bilgi alışverişinin olması. Bu ismin Ebubekir Bağdadi ile yakın olması mesela verdiği bilgiler içerisinde Bağdadi'nin devamlı bombalı yelekle yatıp kalkması, çoban elbisesi dışında hiçbir şey giymediği ve hiçbir zaman araç kullanmadığını, bunun dışında telefon telekomünikasyon gibi cihazları yanına yaklaştırmadığı gibi çok teknik özellikleri aktarmıştı. Şimdi DEAŞ'ın yeni lideri El Kureyşi yakalanacak mı?

"RASMİYA AWAD'IN SÖYLEYECEKLERİ YENİ LİDERİ TANIMA ANLAMINDA ÖNEMLİ"

Yine bu noktada Ebubekir Bağdadi'nin 65 yaşındaki kız kardeşiRasmiya Awad'a çevrilmiş durumda.Rasmiya Awad normal koşullarda örgütün kendi iç yapısında bir rol almıyor ama örgütün arka lojistik bahçesi diye tabir edilen yerde, ki Ortadoğu'daki cihadist örgütlede kadının çok fazla yeri olmaz ama lojistik anlamında kullanıldığını düşünecek olursak, özellikle Ebubekir Bağdadi'nin 7 tane yardımcısı ve onun dışında El Kureyşi'nin kimliği ve çehresi konusunda yardımcı olabileceği ifade ediliyor. Şu an sorguda, ortaya çıkacak sonuçlar çok önemli. Bağdadi'nin öldürülmesinin hemen sonrasında Türkiye'nin istihbari anlamda Cerablus ve Azez'e kadar uzanan bölgede çok ciddi tarama yapması.

"RASMİYA AWAD, BAĞDADİ'NİN ARKA BAHÇESİ OLARAK BİLİNİYOR"

Bağdadi'nin o bölgeye gelmesiyle beraber onun dışında başka isimlerin de gelmiş olabileceği kız kardeşi Rasmiya Awad, kocası, eniştesi ve 5 çocuğuyla beraber gelmesi. O bölgeye gelen başka isimlerin de olabileceği düşünülüyor. O bölge Özgür Suriye Ordusu'nun bulunduğu alanlar. Türkiye'nin beraber hareket ettiği grupların olduğu alanlarda bu isimleri arama tarama yapmak daha kolay. Bir panelvandan da Rasmiya Awad ailesiyle beraber ele geçirildi. Peki neler çıkabilir? Rasmiya Awad özellikle Bağdadi'nin lojistik işlerdeki arka beyni, arka bahçesi olarak biliniyor. Dr. İsmail kod ismi Elvan El Selman'ın yaptığı açıklamalar da önemliydi. İçişleri Bakanlığı'nın Türkiye içinde de çok önemli operasyonları var. Bahsettiğimiz networke ait olan isimlere operasyon yapılıyor.

"TÜRKİYE DEAŞ KONUSUNDA ÇOK ACILAR ÇEKTİ BEDELLER ÖDEDİ"

Biz Suriye'de yaşayan insanları hepsini sivil olarak ülkemize geldiğinde kapılarımızı açtık. Onlara sahip çıkmayı tercih ettik. Sonrasında görüyoruz ki bazen iyilik yapmanın da bazen sıkıntılar oluşturabildiğini yapılan operasyonlarda görüyoruz. Biz şunu da kabul edelim, DEAŞ konusunda dünyada en büyük acıları yaşamış, en büyük bedelleri ödemiş bir ülkeyiz. İdlib'de 3 milyon 700 bin insan yaşıyor. 3 milyon 200 bin kadarı şu anda mülteci durumda. Sadece 700 bin civarında İdlib'li bölgenin halkı. Kentin kendi içinde yaşayan yerlisi ve mültecileri var. Mülteciler kentin yerlilerinden çok daha fazla. Yanıbaşımızda bir kamp var ve 1,5 milyonu aşkın insan hemen sınırlarımızın yanıbaşında yaşıyor.

"İSTİHBARATLAR GENEL İTİBARIYLA TELEKOMÜNİKASYON ÜZERİNDEN"

Bu insanlarla ilgili kimlik taraması yapmak oldukça zor. Ülkenin farklı noktalarından buraya geçişkenlik de var. Bu bölgelerin hepsi çok geçişken. Çoğu zaman da para karşılığı insanlar bir bölgeden bir bölgeye çok rahatlıkla geçebiliyorlar. Bağdadi'nin Rakka'dan İdlib'e kadar girişindeki manzaradan bahsediyoruz. Buralarda kimlik taraması yapmak zor. Genel itibarıyla telekomünikasyon istihbaratıyla bu istihbaratlar gerçekleşebiliyor. Ayrıca GSM operatörleri ve uydu takibiyle elde edilen şeyler ve Suriye Milli Ordusu'nun gücüyle yapılacak şeyler.

"BU MAHKAMELER 3-4 AY SONRA SİVİL MAHKEMELERE DÖNÜŞTÜRÜLECEK"

Askeri mahkeme cümlesi ilk bakışta dikkat çeken cümle. Rasülayn ve Tel Abyad'da arama tarama faaliyetleri devam ediyor. Terör örgütü bölgeyi terk ederken elini kolunu sallayarak çıkmamış. Suriye Milli Ordusu içeride ama henüz yerel muhalif siyasi yapılar kente girebilmiş değil. Şimdilik sadece Suriye Milli Ordusu'na bağlı güçler içeride. TSK ile arama tarama faaliyetinde bulunuyorlar. Her iki kentin son 4-5 yılı PYD/YPG gibi yapılarla geçti. Şimdi bir cezaevi oluşturulmaya çalışılıyor. DEAŞ'lıların hızlı bir şekilde yakalanması gerekiyor. Hem Resulayn hem Tel Abyad Arap bölgesi olduğu için bu iki nokta kritik. DEAŞ'ın kamufle olarak kaçabilece hat bu hat. Yakalanların sayısı az değil. DEAŞ militanlarının burada yakalanıp, yabancıların ülkelerine gönderilmesi ve tutuklanmaları gerekiyor. Bu mahkemeler 3-4 ay sonra sivil mahkemelere dönüştürülecek.