Ünal Aysal, Habertürk'te soruları yanıtladı: "Galatasaray iyi temsil edilmiyor"

Eski Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, yarın gerçekleştirilecek seçim öncesinde Ciner Medya Spor Yayınları Koordinatörü Mehmet Ayan'ın sorularını yanıtladı. Yarınki seçimin 'Florya seçimi' olmadığının altını çizen Aysal, Galatasaray'ın iyi temsil edilmediğini belirtti

Giriş: 24.05.2024 - 19:11 Güncelleme: 24.05.2024 - 19:37

Eski Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, yarın gerçekleştirilecek seçim öncesinde Ciner Medya Spor Yayınları Koordinatörü Mehmet Ayan'ın sorularını yanıtladı. Aysal, başkan adayı Süheyl Batum'un başkan seçilmesi halinde Galatasaray Sportif AŞ'de başkan olarak görev yapacak. Aysal'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

2015 yılından beri hemen hemen bütün seçimlerde dostlarım, gelir ısrar eder 'aday ol tekrar bu dönemi yaşayalım' der. Bu tip görevler bir defa yapılmalı, iki defa değil. Ciddi sorumlulukları olan, önemli zaman kullanımı gerektiren görevler. Milyonlarca kişiye karşı sorumlusunuz. Bunu da bir defadan yapmanız zor. İki defa yapan arkadaşlarım var, onları kutluyorum. Bence taraftarda iyi bir izlenim, hatıralar kaldığı dönemdi. Galatasaray'ın güzel dönemlerinden bir tanesi olarak görelim, tekrarlanmış bir saadet dönemiydi.

REKLAM

Rakamların okunmadığından şikayetçiyim. Galatasaray'da kimse bilanço okumaz, kulaktan duyma hikayeler daha caziptir. Ben geldiğim vakit 328 milyon dolarlık borç alacak farkıyla devraldım, kasada 5 kuruş para yoktu. Sportif branşların hepsi boştu. 2015 senesi mart ayında ibra olduğum vakit, dış alacak borcumuz aynıydı. 330 civarı rakamla aldım aynı rakamla bıraktım. Sportif branşların hepsi doldurulmuştu. Daha önemlisi Galatasaray hiçbir aktifini kaybetmemişti, hiçbir malı satılmamıştı. Piyasaya satılan hisse senetleri tekrar satın alınıp yerine konmuştu.

Büyük rakamlar döndü mü, döndü. Bütün bu işleri yapmak için para lazımdı. Başarı bazında döndü. Başarı şudur; siz eğer amatör şubelerde, futbolda, basketbolda kazandığınız başarıyla iyi sponsorluklar alırsınız, statlarınız dolar. Çok iyi reklam alırsınız. Ben bunu yarattığımı tahmin ediyorum. Bu yarattığım paralarla geçindim, ekstra borçlanmadım. Birikmiş borçların faizlerini ödedim, vergi borçlarını kapattım. Çökmüş olan Kalamış tesislerini yeniden imar ettik.

Bütün bunları yaptıktan sonra da Allah'a çok şükür aldığım borçla aynı şekilde bıraktım. Başka bir formül olduğunu bulamadığım için böyle yaptım. Bir 4-5 sene kalma cesaretim olsaydı büyük ihtimalle borçlar azalırdı; ama mal mülk satarak değil. Bizim dönemimizde 3,5 sene içinde yurt dışında devamlı mevcuttuk. Turları atladık. Bunların hepsi gelir hanesine yazılması gereken şeyler. Galatasaray güzel hatıralarıyla dönemdi benim için.

REKLAM

Biz bir ekibi ikna ettik. Bu seçimin tek partili seçim gibi olması Galatasaray'ın demokratik alışkanlıklarına uygun değil. Kim seçilirse seçilsin, seçilecek ekibin kendisini kontrol ediliyor hissetmesine sebep olur diye düşündük. Çok iyi ekip kurduk. Arkadaşlar da kabul etti sağ olsunlar.

Yıldızları yönetmek kolay bir şey değil ama onun yanında çok büyük bir lüks, büyük bir rahatlık. Sizin ikili ilişkilerde yorulduğunuz dönemleriniz olur. Neticede onların size verdiği destek sizi devamlı başarıya götürür.

Şu andaki takımımız gayet iyi. Bu sene rahatsız olduğum Avrupa'daki başarısızlığımız oldu. Dışarıdaki başarılar çok önemli. Biz Galatasaray olarak dışarıda başarılı olmak zorundayız. Sadece kendi şehrinde, ülkesinde başarı yakalayan bir takım bence başarılı sayılmaz.

2014-15 fiyat performansı yönünde o sene yabancı kuralı değişikliği oldu. Güzel bir kadroydu ama yabancı ağırlıklıydı. Asgari 5 Türk'ün takımda olma mecburiyeti altına girince telaşla içeriye döndük. Tarık milli takımın bekiydi. Kötü bir oyuncu değildi. Tarık'a verilen para bilinçli paraydı. Ama çocuk oynamadı. Bize geldi sanki dut yemiş bülbül gibi oldu. Biz Alper'i kaçırdığımız için Tarık'ı aldık.

Eldeki mevcut kadroyu en iyi şekliyle muhafaza edeceğiz. Dağıtmak gibi lüksümüz yok. Başarılı yöneticileri de muhafaza edeceğiz. Bunlar kulübün kazanımları. Bunları kenara koyma gibi lüksümüz olamaz. Onları daha da yararlı hale getirmemiz lazım. Bu ve geçen seneki tecrübelerden izlediğimiz kadarıyla bu ekibimiz yurt dışı başarıları için yeterli değil. Bu ekibin takviye edilmesi lazım. Önceliğim, peşinen söyleyeyim, Türkiye ligleri gayet tabii ama yurt dışında başarı. Ben yurt dışında başarıyı yakalayacak ekibin kurulmasının önceliğine inanıyorum.

Okan hoca başarılı bir hoca. Avrupa'ya çıkarken hocanın da kendisini biraz daha bu formata sokması gerekir, o da bir gerçek. Eski değerlerimizin hepsinin özellikle altyapı ve transferlerde tavsiyede bulunacak profesyonel ekibin içinde görmek istiyorum. Kendi oldukları yerlerde, onları sanki muhabir gibi hepsini merkeze bağlayarak, tecrübe ve ilişkilerini kullanabileceğimize inanıyorum.

Altyapı aslında üretim organıdır, fabrikadır. Üretim bandıdır. Bunu yurt içinde ve yurt dışında yapmanız lazım. Takımınızın içinde yerli ve yabancı oyunculara ihtiyacınız var. Avrupalıların yaptığı gibi bunları okulda iken takibe alıp, doğru adamları transfer etme kabiliyetini kazanmamız lazım. Bu da orada oturan insanlar ve oradaki kulüp vasıtasıyla olabilir.

Türkiye'de altyapı var. Ama ben normal okulları hedeflemeyi çalışıyorum. Liseler. Avrupa'da izlediğim kadarıyla Hollanda, Almanya, Fransa'da yapıyorlar. Okullarda futbol sınıfı var. Bizim Milli Eğitim Bakanlığı ve Spor Bakanlığı ile kurgulayıp oturtmaya çalışıyoruz. Bu diğer branşlar için geçerli. Sadece Galatasaray için değil de bütün kulüpler faydalanmalı. Bütün takımlar güçlü olsun. Dışarıdaki başarılarımız çok kolaylayacak o zaman. Bir boksör antrenman maçında herkesi deviriyor diyelim. İlk çıktığı rakip onu yerle bir eder.

Galatasaray ve Fenerbahçe birbirini yakalamak için 30 farkı açarken öbürleri geride kaldı. Bu Türk sporuna faydalı bir şey değil.

Federasyon başkanlığını hiç düşünmedim. Devlet memurluğu hiç yapmadım, o ayrı bir teknik ve kültürdür.

Doğru yatırım iyi bir şeydir. Kemerburgaz bir imkan. Neden seçildiğini bilmiyorum burasını. Topografik olarak baktığınızda acayip hafriyat işi gerektiren bir yer. Orasının çözülmesi, kazılması, toparlanması uzun süreç. Hafriyat çok masraflıdır, ölçümü zorduk. Bu bakımdan ekonomik görmedim. Ben inşaatçı değilim, hukukçuyum. Birçok santral kurduk. İşin başındaki adam olarak bunları öğrendim.

Mecidiyeköy'de Galatasaray nedense kontratları yanlış yapıyor. Öyle bir kötü alışkanlığı var. Rahmetli başkanımız Canaydın zamanında yapıldı. Aynı yerde bir stat kurulabilirdi. O arazi yerine dışarıda bir arazi verildi. O bizim mülkümüzdü. O mülkte acayip servet üretildi. Öteki tarafta kiracı olduk. Bunu anlayabilmiş değilim. Şu anda kirayla oturduğumuz stadın içinde oynuyoruz.

2015'te bıraktığım an bina bizimdi. Şu anda anladığım kadarıyla büyük çapta satılmış. Biraz karışık hikaye. Kısmen satılmış. Galatasarayımız'ın bugüne kadar yaptığı hiçbir gayrimenkul operasyonundan mutlu olmadığını peşinen söyleyeyim.

Riva Galatasaray'ın madalyonu. Benim bütün hayallerim orasını gayrimenkul yatırım ortaklığı halinde içeride tutarak, satmadan, menkul değerler üretilebilecek proje bazında operasyon olarak görüyordum. Hiçbir zaman Galatasaray'ın gayrimenkulün satması taraftarı olmadım. Böyle bir karar aldı yönetim kurulumuz saygı gösteririm.

Müteahhide verdiğiniz bütün işler müteahhide çalışır. Müteahhitlik riskli müessesedir. Kendi riskini size yükler. Real Madrid büyük gayrimenkul operasyonları yapar, inşaatlar yapar ama kendi bünyesi içinde yaptırır. Galatasaray'ın da bunu böyle yapmasını arzu ederdim.

Kimse bizim boğazımıza Bankalar Birliği'nden çıkın diye bastırmıyor. Faizden kurtulmak bir inisiyatif. 10 milyon dolar kaybedeceksiniz diye 300 milyon dolar kaybetmeyi anlayamıyorum. Buradaki tasarruf Süheyl Bey ve yönetim kurulunundur. Benim onlara tavsiyem bu hesabı doğru yapmaları. Bankalar Birliği'nden şu an çıkmak doğru değil.

Bu seçim Galatasaray'da çok önemli iki tane sorunun ortaya çıkması seçimidir. Bir tanesi Galatasaray'ın temsil ediliş şekli, ikincisi Galatasaray'ın etik değerleridir. Riva, Florya ikinci değerdedir.