‘Türk usulü’ ortaklıkla 6.5 milyar dolar cepte

Telekomünikasyon sektöründe “ortak fiber altyapı” dönemi başladı. Proje ortaklarından Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği’nin (TELKODER) başkanı Yusuf Ata Arıak, fiber altyapının ortak kullanıma açılmasıyla en az 6.5 milyar dolarlık yatırımdan tasarruf edileceğini söyledi.

Arıak, Gazete Habertürk'ten Esra Nehir'e sürecin perde arkasını anlattı. Arıak, projeye mesafeli duran Türk Telekom’un Başbakan Binali Yıldırım’ın devreye girmesi ile ikna edildiğini belirtti.

OCAK’TA DÜĞÜM ÇÖZÜLDÜ

Başbakan Yıldırım’ın, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı döneminde projeyi hayata geçirmeyi çok istediğini kaydeden Arıak, “En büyük altyapıya sahip Türk Telekom, kendisine rakip istemiyordu. Bugün kredilerin ödenememesi nedeniyle geldiği durum sonuca etki etti. Nihayetinde Başbakan Yıldırım, ocak ayında devreye girdi ve ‘Bitirin artık şu işi’ dedi. Böylece aynı masada mutabakat zemini bulduk. Son 5 ay içerisinde Türk Telekom’un da dahil olmasıyla, sektörün bütün unsurları bir araya gelmiş oldu. Bundan sonra herkes elinde ne varsa fazladan kapasite olarak diğerlerine kullandıracak. Yeni yapılacak altyapılara ihtiyaç çok azalacak. Yeni yapılanların da tamamı herkes tarafından ortak kullanılacak” dedi.

Fiber altyapının ortak kullanıma açılmasıyla en az 6.5 milyar dolarlık yatırımdan tasarruf edileceğini dile getiren Arıak, “Ortaya çıkan değer, Türk Telekom’un satış bedelinden daha yüksek. ‘Bir şebeke daha yapalım’ deseydik 6.5 milyar dolara yapamazdık ve kimbilir kaç yılda biterdi” diye konuştu.

‘SABİT VE MOBİLDE PASİF PAYLAŞIMDAN AKTİFE GEÇTİK’

Türk Telekom Üst Yöneticisi Paul Doany de fiber altyapının ortak kullanımı için “Türk usulü” yeni bir model geliştirdiklerini belirterek “Herkesin kazançlı çıktığı bu modelin sektörümüze büyük fayda getireceğine inanıyorum” dedi. Doany, her bir operatörün ayrı ayrı kendi ağlarını kurmalarının çok yüksek maliyet getireceğini ifade etti. Türk Telekom’un 262 bin kilometre uzunluk ile Türkiye’nin en yaygın fiber altyapısına ve 16.8 milyonluk fiber hane kapsamasına sahip şirketi olduğunu anımsatan Doany, şöyle konuştu: “Bugüne kadar her konuda olduğu gibi sabit erişim altyapısının paylaşımı konusunda da sektörün ve ülkemizin menfaatleri doğrultusunda hareket ettik, ediyoruz. Geliştirdiğimiz bu Türk usulü paylaşım modeli ile tüm operatörler olarak hem mevcut sabit erişim altyapısını en verimli şekilde kullanacağız hem de son derece verimli bir yolla yeni altyapı yatırımlarının yapılmasını ve ülkeye kazandırılmasını sağlayacağız.”

Doany, mobil altyapının paylaşımı konusunda bugüne kadar Vodafone Türkiye ile baz istasyonlarında aktif paylaşım modelini uyguladıklarını vurguladı.

Doany, “Avea ve Vodafone’un toplam 4 bin paylaşımlı kulesi var. Bizden kullandıkları her kuleye karşılık bizim de onların kulesinden istifade etme hakkımız var. Bu modelle artık binalarda daha fazla baz istasyonu görmeyeceğiz” dedi.

2.5 MİLYON ABONEYE ULAŞACAK

TÜRKSAT’ın atıl durumdaki altyapısının kullanılacağını kaydeden Arıak, “Bu proje, tüm ülke için kazanca dönüşecek. Büyük şehirlerde kazı yapılıp yeni şebeke kurulması ciddi maliyetler gerektiriyor ve bu yüzden büyük şehirlerdeki bu altyapı çok değerli. Bu şebeke, 2.5 milyon evin önünden geçiyor. TÜRKSAT, şebekesini başkalarına açarak gelir elde ederken, diğerleri de 2.5 milyon aboneye ulaşabilecek. TÜRKSAT’ın televizyon hizmetini de kendi adlarına kullanabilecek. İçeriğini de kullanabilecek” dedi.

Arıak, şöyle devam etti: “Başka sorunları çözmek için de yol açtık. Türkiye’nin verileri Türkiye’de kalmalı mesela. Güvenliğimiz risk altında. bu sayede, buna ilerleyen dönemlerde çözüm bulabileceğiz.”