İbrahim Yıldız yazdı: Hakem operasyonu kaosa dönüştü
TFF Merkez Hakem Kurulu'nun 13 hakemin biletini kesmesinin yankıları sürüyor... MHK'nin gündeme bomba gibi düşen kararının ardından; hakem Mete Kalkavan da görevini bırakma kararı aldı. Bahattin Duran ve Tarık Ongun ise ligin kalanında maç almak istemiyor. Habertürk yazarı İbrahim Yıldız, Türk futbolunda yaşanan son durumu kaleme aldı
13 hakemin görevine son verilmesi ortalığı karıştırdı.
Bugüne dek hiçbir örneği olmayan karar, pek çok soru işaretini de gündeme getirdi.
Bilindiği gibi Merkez Hakem Kurulu, içlerinde Dünya Kupası ve Avrupa Kupaları'nda görev alan 13 hakeme sezon sonuna dek görev vermeyeceğini açıkladı. Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Bahattin Şimşek, Hüseyin Göcek, Ali Palabıyık, Halis Özkahya ve Alper Ulusoy gibi isimler futbol deyimi ile kırmızı kart görmüştü.
KARAR OY BİRLİĞİ İLE ALINDI
Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir, MHK'nın aldığı kararı yönetim kurulunda oy birliği ile onadıklarını söyledi. MHK Başkanı Ferhat Göndoğdu ise gerekçe olarak performansı gösterdi.
13 hakemin vefasızlıkla karşı karşıya kaldığı, itibar suikastı yapıldığı, emeklerinin karşılığının bu şekilde olmaması gerektiğini söyleyenler oldu.
Kararın beklendiği, hatta geç kalındığını dile getirenler de var. Başakşehir Kulübü dışında, kararı destekleyenler çoğunlukta.
Tek sorun, alınan kararın gerekçesinin açıklanmaması.
Doğal olarak, perde arkasında neler olduğu merak konusu.
Bu gelişmelerin ardından Mete Kalkavan hakemliği bıraktı. Bahattin Duran ile Tarık Ongun ise bu sezon maç yönetmek istemediklerini söylediler.
Hakemler ve kulüp yöneticileri ile yaptığımızı görüşmelerde, farklı yorumlar dinledik.
SİSTEM DEĞİŞMELİ
İsimlerden bağımsız olarak, sistemin değişmesi gerektiğini ifade edenler çoğunlukta. Gençleşmenin kaçınılmaz olduğu, ancak sezon bitiminde bu kararın alınması gerektiğini söyleyenler de var.
Üstelik, gerekçesi açıklanmayan karar sonucu hakemlerin büyük itibar kaybı yaşadığı da bir gerçek. Neyle suçlandıkları bilinmiyor. Verdikleri yanlış kararlar mı, VAR’da yaşanılanlar mı, kulüplerin tepkisini en aza indirmek mi? Yoksa, düşme hattında çok sayıda takımın olması mı?
Soruları çoğaltmak mümkün.
Görevden alınanlar bir yana, eldeki hakemler de büyük baskı altında. Eski hakemlerin bazıları, "Federasyonun emir erleri görevde kaldı" diyerek ağır suçlamalar da bulunuyor.
Neresinden bakarsanız bakın, ciddi bir kaos yaşanıyor.
Federasyonun, Merkez Hakem Kurulu'nun tatmin edici gerekçeleri açıklamaları bekleniyor.
Bugün toplanacak olan Kulüpler Birliği'nin gündeminde MHK'nın kararı var.
Yayın ihalesinin tartışıldığı şu günlerde, 13 hakemin saha dışına atılması da tartışmayı derinleştiriyor.
Gerçekten, yayın ihalesi ne olacak? Maçları hangi şirket yayınlayacak? Kulüpler istedikleri parayı alabilecek mi? Saran yeterli altyapıya sahip mi? İş yeniden Katarlı şirkete mi dönecek?
Maçların bitimine 10 hafta kala, bu acele neden?
Yoksa, gündem mi değiştiriliyor...