Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Cam şişeye hazırlık var! | Sağlık Haberleri

        HABERTÜRK Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı’nın gündeme getirdiği pet şişe ve plastik damacanadaki kanser tehlikesi tüm Türkiye’de tartışma yaratırken, cam damacana, cam şişe ya da eski usül testinin kullanımının yaygınlaşması gündeme geldi. Ayrıca su arıtma cihazlarının ekonomik boyutu ve kullanabilirliği de masaya yatırıldı.

        ‘DAMACANA DAĞITIM ARACI YAPILMALI’

        Pet şişe ve plastik damacanalarla ilgili olarak evlerde de birçok önlem alınabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, “Önce pet şişelerin güneşte tutulması engellenebilir. Damacanalar sadece dağıtım aracı haline getirilebilir. Evde eski usul testiler, cam damacanalar kullanılabilir. Eve gelen suyu hemen bunlara aktarmak mümkün. Direkt bunları yasaklamak mantıklı gelmiyor” dedi.

        ‘ARITMA CİHAZLARI EKONOMİK OLMALI’

        Pet şişelerde ve damacanalardaki kanser riskinin gündeme gelmesinin ardından çözüm önerisi olarak gösterilen su arıtma cihazlarına da değinen Prof. Müftüoğlu, “Sağlığın ekonomisi olmaz. Hastalandığımız zaman olayın ekonomik boyutları 10 katına çıkar. Pet şişelerdeki bisfenol A maddesi, hem kanser riskini artırıyor, hem obeziteyi tetikliyor, hem de hormonal değişiklikle birlikte erken ergenliğe yol açıyor. Bu açıdan çözümlerden biri olarak düşünülen su arıtma cihazlarının da daha ekonomik olması gerekiyor. Pet şişe ve plastik damacanalara hemen bir yasaklama getirmenin imkânsız olduğunu düşünüyorum” diye konuştu ve şunları söyledi:

        ‘KİMYASAL MADDE ÇÖPLÜĞÜNE DÖNDÜK’

        “Pet şişe ve plastik damacaların kullanım süreleri azaltılmalı. Elde kesin kanıtlar olmadan panik havası yaratılmasına karşıyım. Yapılan araştırma sonuçları halkın önüne konulmalı, vatandaşla paylaşılmalı. Çocuk emzikleri, oyuncakları, süt şişelerinde de aynı madde var. Bilmemiz gereken şey şu, 50 binin üzerinde yeni kimyasal hayatımıza girdi. Vücudumuz bazı kimyasallara karşı kendisini nasıl savunacağını bilmiyor. Son dönemdeki kanser patlamasında plastikler büyük etken. Dünyayla birlikte bedenlerimiz de kimyasal çöplüğe dönmüş durumda.”

        Prof. Müftüoğlu, “Özellikle sıcak çay, sallama çay veya kahve içilen plastik bardaklar hemen yasaklanmalı. Çünkü toksit etkiyi çok çabuk artırıyor” uyarısında da bulundu. Müftüoğlu, “Devletin bu konuda özel bir birim oluşturması ve bir ‘yeşil’ liste yayınlaması gerekir” dedi.

        KİMYACILAR NE DİYOR?

        İTÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersin Serhatlı da, “Sağlığa zararlı bir maddenin pet şişelerde kullanılması elbette hoş değil. Objektif kriterlere uyarak bunları değerlendirmek gerekiyor. Ciddi analizler yapılmalı. Örneğin camda da hijyen çok önemli. Hijyeni sağlayamazsanız sağlık açısından riskler oluşabilir. Süt şişeleri iyi kapatılmıyorsa, iyi temizlenmiyorsa son derece tehlikeli olabilir” şeklinde görüş bildirdi.

        "HER ŞEY ZEHİRLİ, DOZAJI ÖNEMLİ"

        KİMYAGER Savaş Koç da, pet şişelerin saydamlaştırılmasında kullanılan BPA denilen Bisfenol A maddesi konusunda, “Zaten bu madde vardır, saydamlaştırılmakta kullanılabilir. Tüm fenollerin bir anlamda zehirleyici etkisi vardır, ama hemen suda çözünecek bir madde değildir. İhmal edilebilir bir oranda var. Üzerinde çok durulması gerekmiyor. Örneğin tüm deterjanlarda optik ağartıcılar da vardır, özüne indiğimizde onda da kanserojen madde var diyebiliriz. Merdiven altı firmaları bilemem, ancak ruhsatlı firmalarda işletme hatası mümkün değildir. Her şey zehirlidir, ama dozajı önemlidir. Bilindik bir firmadan alınan suyu hemen cam bir damacanaya ya da sürahiye koymakta fayda var” dedi.

        "UZAKDOĞU ARITMA CİHAZLARI PETTEN TEHLİKELİ"

        TÜRKİYE’de su arıtma cihazları ortalama 800 ila 1500 TL arasında satışa sunuluyor. ABD’den ithal olan ürünler ise bin 500- 2 bin Euro’ya dek çıkabiliyor. Ancak Uzakdoğu ürünleri çok daha düşük rakamlarla satılıyor. Su arıtma cihazı üreticisi Ekrem Sözer şunları söyledi: “Son birkaç gündür telefonlarımız susmuyor, talep çok arttı. Ancak vatandaş dikkatli olmalı. Türkiye’de su arıtma cihazları konusunda ciddi bir sıkıntı yaşanıyor. Ortalarda ne olduğu bilinmeyen markalar uçuşuyor. 50’nin üzerinde firma var. Çin malı oyuncaklar üzerindeki boyaların kanserojen etkisi gündeme geldi, ancak ne olduğu bilinmeyen, Uzakdoğu malı arıtma cihazları araştırılmıyor. Çok ciddi bir tehlike var. Sizin bin 400 TL’ye sattığınız ürünü benzeri olduğunu söyleyerek 300 TL gibi rakamlara satanlar var. Bunlar plastik damacana ve pet ambalajdan çok daha tehlikeli.”

        FİRMALAR CAM ŞİŞE İÇİN ÇALIŞIYOR

        YAKLAŞIK 10 milyar litrelik bir büyüklüğe sahip içme suyu pazarında son yıllarda büyüme damacanadan daha çok pet şişede yaşanıyor. Pazarın birkaç büyük oyuncusu yanında çok sayıda küçük oyuncu da bu pastadan pay almaya çalışıyor. Bir süredir pet ve damacana suyla ilgili sağlık endişelerinin artması, bu kategoride üretim yapan şirketleri, cam şişeyi de ambalaj alternatifi olarak gündemlerine almaya zorladı. Son dönemde özellikle lüks otel ve restoranlarda suyun cam şişeyle servis edilmeye başlaması da pazarı bu yönde hareketlendirdi. Şu anda piyasanın küçük oyuncularından Kestane Su, ürünü sadece cam şişe ile ambalajlayarak kendi pazarını yarattı. İzmir merkezli Pınar Su da 1984 yılından beri 0.33 ve 0.75 ml ambalajlarda camda su satıyor. Taşdelen de suyu cam ambalajda piyasaya sunan bir başka marka. Bu, işin görünen yanı. Ancak görünmeyen tarafı çok daha canlı. Şu anda su sektöründe başta küçükler olmak üzere herkes geri dönüşümsüz cam damacana tasarımları geliştirme yolunda harıl harıl bir çalışma içinde. Bu konuda tasarım ekipleri firmalar için şişe numuneleri hazırlıyor. Küçük firmalar, cam şişe ile pazarda farklılık yaratarak bilinirlik sağlamaya çalışırken büyükler de boş durmuyor.

        Pazarda pet şişe ve damacana ile önemli bir payı olan bir su şirketi de önümüzdeki aylarda piyasada 4-5 farklı markanın birden cam ambalajda su satacağını söylüyor. Bu şirketin yetkilisi, şimdiden bu çalışmayı açıklamaktan kaçınıyor, “Çünkü” diyor, “Biz sağlıklı cam ambalajı lanse ederken, pet ve diğer damacanaların sağlıksız olduğunu da kabul etmiş olmak istemiyoruz. Her ürünün ayrı bir müşterisi var ve biz de bu gelişmeyi yok sayamadığımız için cam şişe geliştiriyoruz. Evet cam şişede su çok daha yüksek fiyata satılacak ama bu farkı vermeye razı pek çok tüketici var.

        "BPA, ERKEĞİ DİŞİLEŞTİRİYOR"

        ABD’nin Missouri Üniversitesi’nden bilim adamlarının fareler üzerinde yaptığı araştırma, cenin haldeyken BPA’ya maruz kalan farelerin dişi gibi davrandığını gösterdi. Araştırmaya imza atanlardan Cherly Rosenfeld, insanınkiyle orantılı olarak bu kimyasal maddeye maruz kalan farelerin normal gibi göründüğünü ancak dişilerin, BPA’ye maruz kalan erkeklerle çiftleşmek istemediğini, bu erkek farelerin özellikle yön bulma yeteneklerinin “dişileştiğini” ve dişi bulmakta zorlandığını vurguladı. Amerikan PNAS Dergisi’nde yayımlanan makalede, bilim adamları, bu araştırmanın BPA’nın erkek çocukların bilişsel davranışlarını kızlardan farklı etkileyebilmesini inceleyecek daha sonraki araştırmalar için temel oluşturabileceği görüşünde. Bisfenol A, hormon sisteminde etkilere neden olabilen kimyasallardan biri. Plastikleri şeffaflaştırmada kullanılan bu madde zamanla gıdalara geçebiliyor.

        ÖZLEM YILMAZ- AHT

        PET ŞİŞE, BİLİM KURULU'NU TOPLUYOR

        SAĞLIK Bakanlığı, HABERTÜRK Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı’nın gündeme getirdiği suyun damacana ve pet şişeyle tüketilmesi konusunu Bilim Kurulu’na sevk etti. Bilim adamları ve sağlıkçılardan oluşan Bilim Kurulu en kısa zamanda toplanarak Türkiye’de suyun tüketimi konusunda karara varacak. Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Daire Başkanı Murat Tuncer ise “Bisfenol A (BPA) teknik olarak kanserojen ama pet şişe ya da damacanada insan sağlığını tehdit edici bir unsur oluşturmuyor” dedi. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı geçen haziran ayında pet şişenin de üretiminde kullanılan BPA isimli maddenin kanser yapabileceği şüphesiyle biberonda kullanımını yasakladı.

        Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Daire Başkanı Murat Tuncer ise “Pet şişenin kanser yaptığını varsayalım o zaman mide kanserinin artması lazım ama en çok artan kanser türü akciğer kanseri” dedi.

        ‘BİLİMSEL KAYNAK YOK’

        Prof. Tuncer, “BPA’nın teknik olarak kanserojen madde olduğunu, çok yukarı seviyeye çıkması halinde risk oluşturacağını” da belirtti. Tuncer, “Teorik olarak söylenen doğru. Pet şişeler kanserojen, doğru. Ama bilimsel olarak bu nedenle kanser olmuş bir kişi gösteremezsiniz. Sigaradan daha tehlikeli değil. Çevremizdeki kanserojen maddelerden sakınmamız lazım. Ölçümler yapıyoruz, önlemler alıyoruz. Bu konuda cama yönelme olabilir. Toprak testi ne kadar sağlıklı bilemiyorum. Ancak açıklamanın bilimsel bir kaynağı olması lazım” yorumunda bulundu. Deniz BİLİROĞLU/ANKARA

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa