Yüzde burun değil gözler ortaya çıkarılmalı
Burun estetiği ameliyatı geçiren kişilerin kendilerine olan güven artışları sosyal çevreleri tarafından da fark ediliyor. Ameliyat sonrasında burun yerine gözlerin ön plana çıkmasıysa operasyonun başarılı geçtiğine işaret ediyor
Ceyda ERENOĞLU / GAZETE HABERTÜRK
Burun estetik ameliyatı öncesinde yapılan görüşmelerde kişinin beklentilerinin gerçekçi olup olmadığı ve elde edilebilecek sonuçla mutlu olup olamayacağı ameliyatı gerçekleştirecek uzman açısından büyük önem taşıyor. Günümüzde doktora gerçekçi beklentilerle başvuran hastalar doğal sonuç hedefinde oluyor ve sonuçtan memnun kalıyor. Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Abdülkadir Göksel, kişilerin internet ve sosyal medya sayesinde konuyla ilgili her türlü bilgiye ulaşmaları nedeniyle muayeneye eskiye oranla daha bilgili ve donanımlı şekilde başvurduklarını söylüyor. Burun ameliyatları öncesinde yüz analizi yapılıyor ve planlama yüzün sadece oval, yuvarlak ya da köşeli oluşuna göre değil; çene, alın, elmacık kemiklerinin uyumu, yüzün uzunluğu ve genişliği gibi oranlara bakılarak yapılıyor. Buna göre:
* Çene geride olan bir yüzde burnun kalkık ve düz olmaması öneriliyor.
* Alt yüz uzunsa daha uzun bir burun daha uyumlu görülüyor.
* Hasta erkekse ve köşeli bir yüzü varsa burnun uç kısmında daha belirgin hatlar ve hafif bir kemer bırakılması gerekiyor.
KİŞİNİN KENDİNE GÜVENİ ARTIYOR
Ameliyatın sonucu başarılı olduğunda kişinin kendine güveni artıyor ve çevredekiler olumlu bir değişiklik olduğunu fark ediyor. Op. Dr. Göksel, “Ameliyat sonrasında burnun değil de gözlerin ön plana çıkması ameliyatın başarılı olduğunun bir göstergesidir. İltifat burnunuza değil yüzünüzün güzelliğine gelmeli” diyor.
REVİZYON AMELİYATI SIKLIĞI YÜZDE 5
Revizyon burun ameliyatlarının Türkiye’de yapılma oranının yüzde 5 civarında olduğu belirtiliyor. Op. Dr. Abdülkadir Göksel, “Revizyon ameliyatlarında Türk cerrahların deneyimi birçok gelişmiş ülkeye oranla daha fazla” diyor ve ekliyor: “Revizyon burun ameliyatları için yurtdışından birçok hasta ülkemize geliyor. Her cerrahi müdahalenin riski olduğu gibi burun estetik ameliyatlarının da kendine göre riskleri bulunuyor. Ameliyat öncesi yeterli analiz ve incelemenin yapılması, doğru planlama ve doğru cerrahiyle bu riskleri minimuma indirmek gerekiyor. Bu ameliyatları sık gerçekleştiren bir ekiple olumlu sonuç alınma olasılığı artıyor.”
Ultrasonik titreşimlerle çalışan piezo cerrahiyle kemik gibi sert dokuları kırmadan şekillendirmek mümkün oluyor. Paris’ten Dr. Olivier Gerbault’un geliştirdiği diamond bir uç sayesinde burnun kemik iskeletinin ultrasonik teknikle şekillendirilmesi de çok daha emniyetli ve sonucu öngörülebilir bir ameliyat gerçekleştirilmesini sağlıyor. Bu teknik ‘diamond rinoplasti’ olarak tanımlanıyor.
BURUN AMELİYATIYLA İLGİLİ DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR
* Burun ameliyatları yazın yapılmaz: YANLIŞ
* Bir kere burun estetiği geçirildiğinde tekrarı gerekir: YANLIŞ
* Burun ameliyatları sonrasında ağrı olur: YANLIŞ
* Ameliyatlı burun orijinal buruna göre daha dayanıksız ve kırılgandır: YANLIŞ
BURUN UCU OLMAYAN KIZ ÇOCUĞU
Meslek yaşamında birçok değişik hastayla karşılaşan Op. Dr. Göksel kendisini en çok etkileyen vakayı şöyle anlatıyor: “Muayenehaneme doğuştan burun ucu olmayan bir kız çocuğu geldi. Annesine ameliyat için 18 yaşına kadar beklemesi gerektiğini söyledim. Anne, kızının burun bozukluğu nedeniyle okula gitmeyi reddettiğini ve içine kapandığını anlatınca ameliyatın risklerini bildirerek aileden gerekli onayı alıp düzeltme ameliyatını gerçekleştirdim. Küçük kızın başarılı geçen operasyon sonrasında kontrollere okul formasıyla geldiğini görünce yaşadığım mutluluğun tarifi imkânsız.”
