Sinir sıkışmalarına dikkat!
Uyuşma, hissizlik ve karıncalanma gibi belirtiler varsa...
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Murat Baloğlu, uyuşma, hissizlik, karıncalanma ve iğne batması belirtilerinin, vücuttaki sinir sıkışmalarına işaret ettiğini ve önemsenmeyen sinir sıkışmalarının felç riskini artırdığını bildirdi.
Baloğlu, halk arasında sık görülen sinir sıkışmalarının çoğu zaman doktora sorulmadan, günübirlik tedavilerle geçiştirildiğini, oysa önemsenmeyen uyuşma, hissizlik ve karıncalanma gibi belirtilerin, ciddi hastalıkların habercisi olabileceğini kaydetti.
PARMAKLARINIZ UYUŞUYORSA...
Sinir sıkışmalarının sıklıkla ellerde, el bileğinde, dirsekte, boyun ve omuz bölgelerinde olduğunu anlatan Baloğlu, "El bileğinden geçen bir kanalda oluşan sinir sıkışması parmaklarda uyuşma, karıncalanma, iğne batması tarzında şikayetlere yol açar. Önemsenmeyen sinir sıkışmaları felç riskini artırıyor. Bu 'Karpal tünel sendromu' olarak adlandırılmaktadır" ifadesini kullandı.
Bir hastada hem boyun fıtığı olup hem de el bileği ya da dirsekte sinir sıkışması görülebileceğini, boyun fıtığı tedavi edilirken diğer sorunların ilerleyip, hasta için risk oluşturabileceğini vurgulayan Baloğlu, şöyle devam etti:
"Karpal tünel sendromu, elini yoğun kullanan ev hanımlarından inşaat işçilerine kadar geniş bir grupta görülmektedir. Ayrıca ek rahatsızlığı olan, şeker ya da romatizma hastası kişilerde de sık görülmektedir. Dirsekte sinir sıkışması ise daha çok masa başında çalışan kişilerde olur. Masaya dayandığı bölgenin baskı altında kalmasıyla sinir sıkışmaları yaşanır. Bunları birbirinden ayırt edebilmek ve doğru tanıda bulunmak çok önemlidir."
TEDAVİYİ ERTELERSENİZ FELÇ RİSKİ GELİŞEBİLİR
Baloğlu, sinir sıkışması şikayetlerinin 7 ila 10 gün sürebileceğini ancak 3 haftadan uzun sürüyorsa bunun nedeninin mutlaka araştırılması gerektiğine işaret etti. Sinir sıkışmalarında erken tanı önem taşıdığının belirten Baloğlu, "Geçiştirilen ve önemsenmeyen sinir sıkışmalarına doğru zamanda müdahale edilmezse kas atrofisi gelişir. Kas atrofisi gelişmesi durumunda, sinir o bölgedeki çalışmasını artık minimalize etmiş, dolayısıyla uyarı gelmediği için de kas erimesi başlamıştır. Kas erimesi, eklem ve koldaki kasların fonksiyonun azalması anlamına gelmektedir. Bu güçsüzlük kısmi felce kadar ilerleyebilir" değerlendirmesinde bulundu.
TAŞIDIĞINIZ YÜKLERE DİKKAT!
Sinir sıkışması sorunu olan kişilerin kendilerini rahatlatmak için ellerini yukarıda tutmaları gerektiğin bildiren Baloğlu, şunları kaydetti:
"Burada amaç venöz denilen kan dönüşümünü azaltmaktır. Eller aşağıya bırakıldığında kan aşağıya yönelir, bu da şikayetleri artırır. El bileklerini ve parmakları pompa tarzında açıp kapatmak kanı yukarı doğru pompalayacağı için kişi rahatlayacaktır. Gün içinde yaklaşık 15-20 dakika bu hareket yapılmalıdır. Sabit bir pozisyonda durmak yerine hareket edilmelidir. Dolaşımı artırmak hem rahatlatır hem de kasların çalışmasını sağlar. Omuza ya da sırta alınan ağır çantalar sinir sıkışmalarına yol açabilir. Ayrıca kas dengesi açısından da risklidir. Tek tarafına alınan yük, sırttaki dengeyi bozar. Yükün olduğu yerdeki kaslar daha az, diğer taraftakiler ise daha fazla çalışır. Bu aynı zamanda duruş bozukluklarına da zemin hazırlar. Bu konuda dikkatli olmak, yük taşınacaksa iki tarafa eşit dağıtmak önemlidir. Ellerde taşınan ağır yüklerin de el, bilek bölgesinde zorlanmalara sebep olacağı unutulmamalıdır."
Baloğlu, sinir sıkışmalarının hafif, orta ve ağır şiddet olarak derecelendirildiğini bildirerek, hafif ve orta şiddette genellikle ilk adımın egzersiz ve medikal tedavi olduğunu, ameliyatın ise her zaman en son seçenek görülmesi gerektiğini ifade etti.
AA
