Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika ÖZEL| Yardım kolilerine konserve kıyma da giriyor! - Haber

        Koronavirüs salgınının kritik günlerinde acaba üretim sektörünün durumu nasıl, herhangi bir sıkıntı var mı? Talepleri ve gelecek öngörüleri nedir? Salgının ilk günlerinde makarna raflarını boşaltan vatandaşı, "Türkiye'yi makarnaya boğarız" sözüyle rahatlatan ve bu sözüyle fenomen olan Nihat Uysallı'dan daha iddialı bir söz daha geldi: "2.9 milyon ton üretimimiz var; iç piyasanın talebi 700 bin ton. Bir ay ihracat yapılmadığında her yer makarna olur. Hiç bir şekilde sıkıntımız yok."

        Dezenfektan tehlikesi!
        Haberi Görüntüle

        Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Başkanı Murat Ülkü Karakuş ise gece-gündüz üretim yaparak besicinin yem ihtiyacını karşıladıklarını belirterek, yüksek arzdan kaynaklı mağduriyetlerin önüne geçilebilmesi için bazı önerilerde bulundu. Karakuş, Ramazan kolileri veya Koronavirüs yardım kolilerine, konserve kıyma ve peynir de konulması önerisinde bulundu. Sektör temsilcileriyle yaptığım görüşmelerin detayları şöyle:

        REKLAM

        YÜZDE 10'LUK FİYAT ARTIŞI

        Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Başkanı Murat Ülkü Karakuş, ülkenin yıllık 25 milyon ton yem üretim kapasitesi olduğunu, 12 milyon ton yem hammaddesi ithal edildiğini hatırlatarak, şunları söyledi:

        "Arpa, buğday, mısır, çavdar gibi hububatta sıkıntımız yok. TMO öncülüğünde iyi gidiyoruz. Yağlı tohum; soya, kanola, ayçiçek tohumu küspelerini dışarıdan alıyoruz. Soya küspesinde 350 dolarlık fiyat 450 dolara çıktı. Diğerinde 210 dolarlık fiyat 260 dolara çıktı. Mısır türevi ürünlerde ise 235 dolardan 300 dolara bir artış oldu. Yılbaşından bu yana döviz kuru artışını da hesapladığınızda, toplam maliyette yüzde 10'luk bir fiyat farkı oluştu. Biz de mecburen bunu zam olarak yansıttık."

        Gıda riski var mı? İşte alınan tedbirler
        Haberi Görüntüle

        TALEP NORMALE DÖNDÜ

        Yem sektörünün dinamik bir sektör olduğunu vurgulayan Karakuş, "Biz hiçbir şekilde et, süt, yumurta üreticilerine ürün yok demedik. Kurulu kapasitemiz de mevcut insan gücümüz, hammaddemiz de dünya ölçeğinde çok üst seviyede. Un ve makarnayı dünyanın 140 ülkesine, süt ve süt ürünlerini 101 ülkeye gönderiyoruz. 80 ülkeye balık, 50'nin üzerinde ülkeye tavuk ve yumurta gönderiyoruz" dedi.

        REKLAM

        Geçen ay marketlere bir yüklenme olduğunu vurgulayan Karakuş, talebin bugünlerde normal seviyesine indiğini söyledi.

        Yem sektöründe ise üretici talebinin hala yüksek olduğunu belirten Karakuş, "Mart ayında kapasitemiz yüzde 30 arttı. Onu da karşıladık. Sektör olarak etçinin, sütçünün, yumurtacının ihtiyaçlarına cevap verebildik. Stokumuzda var. TMO da işi iyi götürüyor. Anormal fiyat artışı yok" dedi.

        Makarna ve kolonyadan rekor üstüne rekor
        Haberi Görüntüle

        Dünya genelindeki fiyat artışından etkilendiklerini belirten Karakuş, nakliye maliyetiyle ilgili şunları söyledi:

        "Biz yemlerimizi büyük oranda kamyonlarla taşıyoruz. Örneğin kamyon tekstil ürünleri getiriyordu, dönerken yem götürüyordu. 50 liralık mesafeye 70 lira istemeye başladılar. Nakliye fiyatlarında artış oldu. Dolarda anormal bir yükselme olmazsa, yem fiyatlarında artış planlamıyoruz. Mayıs sonu Haziran ayında hububat mevsimi başlıyor. Önümüzde yılbaşına kadar anormal bir değişiklik olmaz."

        REKLAM

        "PAKETLERE PEYNİR VE KONSERVE KIYMA GİRSİN"

        Süt sektöründe zam olmayacağını vurgulayan Karakuş, "Süt arzının kesintiye uğramaması lazım. Nisan sonu-mayıs başı gibi sütün fiyatı düşer. Fiyat düşerse, besici inekleri kesme yoluna gidebilir. Ana giderse dana olmaz. Sütü, süt tozu haline getirebiliriz" dedi.

        Arzdan kaynaklı sorunların çözümü için bir öneride bulunan Karakuş, "Ramazan kolileri hazırlanıyor. Bakliyat, mercimek, fasulye, yağ koyuyoruz. Türkiye'nin en çok ihtiyaç duyduğu ürünü koymuyoruz. 800 gramlık kıyma konserveler var; bunlar konulabilir kolilere. Et ve Süt Kurumu, 500 bin kutu hafta sonuna hazırlıyor. 3 milyona çıkabilir bu. Fiyatı da epey düştü. Kıyma dışında, 1 kilo da peynir konulabilir paketlere. Et ve Süt Kurumu'nun elinde ithalattan kaynaklı 50 bin ton et var. Bu yolla tüketilebilir."

        "KUŞ GRİBİNİ YENDİK, BUNU DA YENERİZ"

        REKLAM

        Sektörün Koronavirüsü de yeneceğini belirten Karakuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

        "Geçmişte kuş gribi krizi masasında görev yaptık. Kuş gribini yendik, bunu da yeneceğiz. Yem taşıyan kamyon şoförlerini fabrikaya gelince indirmiyoruz, kontrol ediyoruz. İşçilerden bir tanesinin korona ya da benzeri çıkarsa karantinaya alıp izole etmemiz bu üretim şartlarında çok güç olur. Gece-gündüz çalışıyoruz. Etçinin, sütçünün, yumurtacının ihtiyacı için gece vardiyasında çalışıyoruz. Gündüz sevkiyatyapıyoruz. Sağlık çalışanları gibi özveriyle çalışıyoruz."

        "SIKINTI YOK, HER YER MAKARNA OLUR"

        Makarna Üreticileri Sanayicileri Derneği Başkanı Nihat Uysallı ise krizin başından beri makarna ile ilgili sıkıntı olmadığını vurgularken, "İşin matematiğini anlattım. Eğer ihtiyaç duyulursa Türkiye ihracatı bir ay durdursun; makarnaya boğarız demiştim. İlk günlerde normalin 10-20 katı talep geldi. Raflarda yokluk algısı oluştu ama sıkıntı yok. 2 ay sonra hububat hasadı başlıyor. Makarnalık buğday üretiliyor.Makarnada hiçbir problem yok. Çok fazla hareket gördüğü için bir saatliğine boş raf görüntüleri insanları heyecanlandırıyor. Böyle bir şey yok. Talep ateşi düştü. Şimdi Ramazan kolisi hareketliliği başladı" diye konuştu.

        Normal zamanda makarna sektörünün aylık 60 bin ton ürettiğini, ihracatla birlikte 245 bin ton üretim olduğunu belirten Uysallı, şunları söyledi:

        "Bir ay ihracat yapılmazsa, 60 binin tona 180 bin ton daha ekleyin. İhracat belli miktar temposu düşmekle beraber devam ediyor. Kriz öncesi seviyesinde olmasa da iç talep normale döndükten sonra herkes ihracatını yapacak. İç piyasayı kontrol ederek yapıyoruz" dedi.

        Makarna fiyatlarında artış yapmadıklarını vurgulayan Uysallı, "Ocak fiyatı neyse 1 Nisan fiyatı aynı. Perakende sektörünün içinde kendi maliyetiyle alakalı artışlar olabilir. Biz, fabrika çıkışında bir liralık zam yapmadık. 2.9 milyon ton üretimi var; iç piyasanın talebi 700 bin ton. Bir ay ihracat yapmadığında her taraf makarna olur. Her şekilde makarnaya boğarız ülkeyi. Türkiye'de geçmiş 30 yıldane krizler oldu. Makarna, bulgur ve un raftan hiç düşmedi. 10 milyon ton un tüketimi, 30 milyon üretim kapasitesi var. 1.8 milyon bulgur üretiminin yarısı tüketim. Çok iddialıyız bu konuda..."

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa