MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy'dan cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde kararlılık mesajı
MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin dikkat çeken paylaşımlarda bulunarak sistem ile ilgili kararlılık mesajı verdi
MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Twitter'dan yaptığı açıklamada dünyanın, bölgenin ve ülkemizin zor dönemlerden geçtiğine işaret ederek Bu hakikatten yola çıkarak, yakın tarihimizde ülkemizin yönetiminde çok önemli görevler ifâ etmiş bazı kişilerin söylem ve eylemlerinde daha hassas olmaları gerekmektedir. Zira gün; kişisel hırs ve ikbâli önceleyen, bu hâli merkeze alarak siyaset yapma günü değildir" dedi.
Eski Başbakan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'na yöneltilen “Vaat ettiğiniz sisteme hangi aşamalarla ve nasıl geçeceksiniz?” sorusunun siyaset kurumunun öncelikli tartışma konusu olması gerektiğini belirten Ersoy, şöyle devam etti:
"Muhalefetin; mevcut Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin eksik yanlarını onararak daha verimli ve işlevsel hale getirmek için çaba sarf ederek, buna ilişkin yapıcı bir üslup kullanması, böylesi bir süreçte ülkemiz ve milletimiz için çok daha elzem bir hal almıştır.
Bu konuda Sn. Davutoğlu’nun geçtiğimiz günlerde Genel Başkanımız Sn. Devlet Bahçeli Bey’den randevu istediği; Genel Başkanımızın Özel Kalem Müdürü Sn. Murat Çeliker vasıtasıyla, 'Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi' ile ilgili olması halinde kabul edilebileceği bildirilmiştir.
"SOMUT YOL HARİTASI VE GEREKÇE SUNAMADILAR"
Birbirine benzemeyen, ancak bir araya gelme gerekçeleri sadece Sn. Cumhurbaşkanına ve yeni Hükûmet Sistemine karşıtlık olan muhalefetin diline doladığı 'parlamenter sisteme dönüş' veya 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' tercihleri nasıl gerçekleşecektir? Bu konuda henüz somut bir yol haritası ve gerekçe sunamayan, bu ifadelerle neyi kast ettiklerini kendileri dahil kimsenin bilmediği, arkası ve önü karanlık söylemin gerçekleşmesi ancak bir 'ada devletinde' mümkündür.
Varsayalım ki, muhalefetin adayı 2023 yılında yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanlığını kazandı. Peki devamında hayal ettikleri parlamenter sisteme nasıl geçilecek?
1-Anayasa değişecek,
2-Referandum için halka gidilecek,
3-Yeni Anayasa’ya uyum için tekrar seçime gidilecek.
"HÜKÜMET ETME SİSTEMİ BOŞUNA DEĞİŞTİRİLMEDİ"
Peki, bu durumda bugün Sn. Cumhurbaşkanı ve yeni sistem karşıtlığı için bir araya gelen muhalefet, hayal ettikleri parlamenter sistemde iktidarı nasıl paylaşabilecekler? Soruyoruz, küresel siyaset ve coğrafyamızda yaşanan gelişmeler, üzerinde oynanan oyunlar karşısında FETÖ ve PKK başta olmak üzere olumsuz iç dinamikler karşısında yaşanabilecek istikrarsız koalisyon hükûmetleri ve devamında gelecek bir yönetim boşluğunda ne olacaktır?
Unutmayalım ki ülkemizde hükûmet etme sistemi, durduk yere değiştirilmedi. 15 Temmuz FETÖ kalkışması, devletin kendini koruma mecburiyetleri, çok yönlü terörle mücadele, ülkenin yönetilebilir olmaktan çıkma riski gibi önemli badirelerden geçtiğimiz de asla unutulmamalıdır.
"YIKIMA DEĞİL İYİLEŞTİRMEYE KAFA YORULMALI"
Yine ülkemize dayatılmaya çalışılan çok yönlü ve kapsamlı müdahaleler ortada iken siyaset; Millî şuur ve akılla yapılmalıdır. Hele bir bakalım mantığı ile hareket edilmemeli, mevcudun yıkımı değil bilakis iyileştirilmesi üzerine kafa yormalıdır.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin hayata geçirilmesindeki en önemli amaçlardan birisinin; Ülkemizin kontrol altında tutulan nesne bir ülke yerine, kararını kendi veren özne bir devlet olması istek ve arzusu olduğu unutulmamalıdır. Bu itibarla, sözde 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' vb söylemlerin sahipleri, ateş çemberinden geçmekte olduğumuz gerçeğini daha bir millî bir şuurla görüp, bu söylemleri sonucunda çıkabilecek telafisi imkânsız zararları da dikkate alarak hareket etmek zorundadırlar.