İbrahim Yıldız: Galatasaray, Münih'te kalmış
Süper Lig'in 12. haftasında deplasmanda Atakaş Hatayspor'a 2-1 yenilen lider Galatasaray, namağlup unvanını kaybetti. Habertürk yazarı İbrahim Yıldız müsabakayı kaleme aldı
Şampiyonlar Ligi karşılaşmasında Bayern’e yenilmesine rağmen harika bir oyun sergileyen Galatasaray, Hatay’a yenildi.
Bu sezon ligde ilk mağlubiyetini alan, Sarı-Kırmızılıların 10 maçlık kazanma serisi de noktalandı.
Uzun bir yolculuk, 3 günde bir maç, mental ve fiziksel yorgunluk gibi nedenleri sorun olarak söylemek mümkün.
Kaldı ki, Okan Buruk rotasyonu da yapmıştı.
Yine de yenilmekten kurtulamadılar.
Karşılaşmaya hızlı başlayan Galatasaray, maç boyunca topa sahip olma ve oyun üstünlüğünü elinde bulundursa da sonuç istenilen gibi bitmedi.
Öncelikle, Hatayspor’un nasıl oynayacağı konusunda bir analiz yapılmadığı anlaşılıyor.
Volkan Demirel, yılların verdiği tecrübe ile takımının gücünü ve rakibin üstün yanlarını masaya yatırmış. Ve buna göre taktik geliştirmişti.
Savunmada çok adamla kalıp, uzun toplarla gol arayacaklardı. Elinde atletik oyuncuların olması kendileri adına büyük avantajdı. Bunu iyi kullandı. Ve amaçladığı sonucu almasını başardı.
Bu açıdan bakıldığında Hatayspor planını uygulayarak haklı bir galibiyet aldı.
Galatasaray tüm olumsuzlukları bir yana bırakıp maçı yine de kazanabilirdi.
Teknik direktör Okan Buruk; elbette kaybedilen maçın ardından, kendince sığınacağı ya da hatalarını örteceği düşüncelerini söylerken zemini sorun olarak ortaya koydu.
İşin asıl göz ardı edilen yönü taktik ve plandı.
Volkan Demirel’in tuzağına karşın alternatif senaryo geliştirilemedi.
Galatasaray’ın alışagelmiş oyun planında, uzun top oynama az görülen bir anlayıştı.
Hatay karşısında 90 dakika amaçsız uzun topları izledik.
İyi ve disiplinli savunma yapan Hatayspor, bu topları rahatlıkla karşılayarak, Okan Buruk’un hamlesini püskürttü.
Kenarları kullanmak isteyen Sarı-Kırmızılı ekip bu anlamda beklenilen aksiyonu gösteremedi. Boey ve Kazımcan etkisizdi. Üstelik Kazımcan savunma da vasatın üzerine çıkamadı. Rakiplerini durdurmakta güçsüz kaldı.
Takımın yorgun olduğu bir gerçek. Kulübede bekleyen oyunculara ne demeli? Oyuna geç girseler de, gösterdikleri performans hayal kırıklığı yaşattı.
Bir başka dikkat çeken sorun ise, Zaha ile Ziyech’in kötü oyunu oldu. Her iki oyuncunun kalitesine sözümüz yok ancak top ayaklarında olduğunda ne kadar başarılı olsalar da, savunmaya yardım konusunda hiç yoklar. Böyle olunca takım eksik oynuyor gibiydi.
Kerem’e gelince. Okan Buruk, bu oyuncuyu kazanmak mi istiyor, kaybetmek mi? Anlayamadık.
Kerem çok iyi bir kenar oyuncusu. Forvet arkasında başarısız olduğu gerçeğini bir kez daha gördük.
Sakatlığı geçmeyen, antrenmanlara çıkmayan Icardi’de ısrarı da anlamak mümkün değil. Bu oyuncunun dinlenmeye gereksinimi var.
Yine de; 6’sı isabetli 10 şut atan Galatasaray biraz becerikli olsa ya da kaleci Erce’yi geçebilseler maçı alabilirdi.
Futbol şansı yanlarında değildi. Bazen yenilgi de işe yarar. Yeter ki, ders alınabilsin.
