Evli çiftlere salgın günlerinde iyi geçinme önerileri

Virüsün neden olduğu hastalığın, birçok birey için hayatta kalmayı birinci öncelik haline getirdiğini ifade eden Bozkurt, "Bu durum hastalığı taşıma ihtimali olan kişilerle, bu kişi eşiniz olsa dahi, etkileşimden kaçınılması gerektiği algısını yarattığından kadın erkek ilişkilerine önemli bir darbe vurdu" diye konuştu.

"YEMEK YAPMA VE YARATICILIK GEREKTİREN AKTİVİTELER OLDUKÇA YARARLI"

Bozkurt, hastalık taşıma ihtimali bulunan kişiden uzaklaşma isteğinin, iletişim ve etkileşimden kaçınma, suçlama eğilimi gibi davranışlara yol açtığını ifade ederek, ayrıca dar alanlar içerisinde uzun vakitler geçirmenin pek çok problem getirdiğini söyledi.

Bozkurt şu bilgileri verdi:

"Salgının neden olduğu stres ile birlikte uzun süre baş başa kalan çiftlerde birbirlerinin eksiklerini görme, birbirlerine tahammül etmekte zorlanma, tartışma ve suçlama gibi sorunlar ortaya çıktığından çiftler boşanmaya yönelebiliyor.

Karantina sürecinde ilişkinizi korumak için bu önlemleri alabilirsiniz: İnsan, doğası gereği stres ve hayatta kalma çabası altında iken normalde yapmayacağı ve sonrasında pişman olabileceği karar ve davranışlara çok daha yatkın hale geliyor. Bu yanlış kararların önüne geçilebilmesi için işleri en başından kontrol altında tutmakta fayda var.

Evde karantina altında kalındığı süreçte çiftler daha önceleri yoğun iş yaşamından vakit bulamadıkları hobilerine ve birlikte zaman geçirmeyi keyifli hale getirecek aktivitelere yönelmeli. Ortak olarak yapılacak aktiviteler seçilirken televizyonda stres yayan salgın haberlerini izlemek yerine eğlence verici ve dış dünyadan uzaklaştırıcı oyunlar, film ve diziler, yemek yapma ve yaratıcılık gerektiren aktiviteler gibi seçeneklere yönelmek oldukça yararlı."

"SAKİNLEŞMEYİ BEKLEMEYE ÖZEN GÖSTERMELİLER"

Bozkurt, ortak aktivitelere ek olarak ev ortamında kişilerin kendilerine ayrı zamanlar ayırmalarının önemine dikkati çekerek, sürekli aynı şeylerle uğraşmak yerine bireylerin kendilerine özel zaman ayırmalarının ilişkide bir nefes alma fırsatı oluşturduğunu söyledi.

Sosyal izolasyon sürecinde eşlerarasında birlikte ve yalnız olarak geçirilen zamanlar arasındaki dengeyi kurmanın çok önemli olduğunu anlatan Bozkurt, şöyle konuştu:

"Kadın erkek ilişkilerinde ve evliliklerde iletişim, ilişkinin yürüyebilmesini sağlayan en önemli unsur. Bu nedenle iletişimin önemi unutulmayarak bu süreç çok daha rahat bir şekilde atlatılabilir. Bazen stresin kişide yarattığı yıkıcı etki, eşinin vereceği destek ve anlayışla kolaylıkla çözülebilir. Bu nedenle sorunları büyütmek yerine 'Nasıl çözebiliriz?' şeklinde bir yaklaşım sergilemek eşlerin tartışmalarda orta yolu bulabilmesinin en güzel yolu oluyor.

Tartışmaları önlemek ve eşlerin birbirlerinin sorunlarına odaklanmasının önüne geçebilmek adına hobilere vakit ayırmak, salgın sonrasındaki hayat için planlar yapmak gibi davranışlar stres atmak için oldukça güzel seçenekler. Tartışma sırasında ise çiftler anlık öfkelerle önemli kararlar almamaya, orta yolu bulamamaları halinde dahi önemli kararları vermek için sakinleşmeyi beklemeye özen göstermeliler."

"EŞLER PSİKOLOJİK DESTEK ALARAK YANLIŞ KARARLARIN ÖNÜNE GEÇEBİLİR"

Kübra Bozkurt, yürütülemeyen, eşleri yıpratan, hayatı zorlaştıran birlikteliklerin sonlandırılmasının birçok kişi için doğru bir karar olabileceğini belirterek, böylesi bir boşanma kararının bu stresli dönemde verilmemesi gerektiğini söyledi.

Bozkurt değerlendirmesini şöyle tamamladı:

"Boşanma ya da ayrılık gibi önemli kararları dönemsel streslerin yoğun olduğu anlarda vermek sağlıklı değil. Bu nedenle koronavirüs karantinası altındayken sorunlar yaşayan ve boşanma noktasına gelen çiftler oldukça dikkatli düşünerek, gerekirse bu süreçte psikolojik destek alarak yanlış kararların önüne geçebilir."