Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Kültür-Sanat Sinema En iyi 10 paralel evren filmi
        • 1

          10. TEK (2001)
          (The One)

          Çoklu evrenler arasındaki düzeni sağlayan bir kurumda çalışırken yoldan çıkan ajan Gabriel Yulaw (Jet Li), paralel evrenlerde yaşayan kendisinin 124 ayrı versiyonunu öldürmeyi hedefler. Hepsini tek tek öldürürse onlardan aldığı enerjiyle ‘The One’ (Tek) olacak ve süper güçlere sahip bir yarı tanrı olacaktır. 123’ncü Gabriel Yulaw’ı öldürdüğünde yakalanır. Ama hapishaneden kaçmayı, 124’ncü ve son Yulaw’ın yaşadığı evrene gitmeyi başarır. Fakat karşısında bu kez ciddi bir rakip vardır. Los Angeles’ta polis olan Gabriel Yulaw, yıllar içinde en az rakibi kadar güçlenmiştir. James Wong’un yazıp yönettiği bu aksiyon filmi eleştirmenler tarafından yerin dibine batırılmış ama gişelerde hiç de fena bir sonuç almamıştı.

        • 2

          9. ÖLÜM GÜNÜN KUTLU OLSUN 2 (2019)
          (Happy Death Day 2U)

          İlk filmde üniversite öğrencisi Tree (Jessica Rothe), cinayete kurban gittiği bir günün içinde sıkışıp kalıyor ve çıkış yolu arıyordu. İkinci film, zamanı moleküler düzeyde yavaşlatmaya çalışan bir makine üzerinde çalışan Ryan'ın hikâyesi gibi başlıyor. Ryan, bebek maskeli bir katil tarafından öldürülüp yeniden aynı güne uyanınca, hikâye Tree ve erkek arkadaşı Carter'a bağlanıyor. Tree, Ryan'a yardım etmek isterken makinenin çalışmasıyla birlikte yeniden ilk filmdeki güne dönüyor... Ama farklı bir gün bu... Tree kısa sürede, çoklu evrenlerden birinde olduğunu anlıyor. Ryan ve arkadaşlarıyla birlikte makineyi yeniden çalıştırarak “kendi orijinal evreni”ne dönmek isterken, bir yandan da ilk filmdeki cinayetlere yol açan olayları değiştirmek için çaba gösteriyor. Tree'nin en önemli dezavantajı bulunduğu paralel evrendeki geçmişini hatırlamıyor oluşu... Tree'nin iki evren ya da iki kişi arasında seçim yapmak zorunda kalması, hikâyeyi daha ilgiye değer kılıyor.

        • 3

          8. YAŞAM ŞİFRESİ (2011)
          (Source Code)

          Afganistan’da savaşan Amerikan askeri Colter Stevens (Jake Gyllenhaal), Chicago’ya giden bir banliyö treninde uyanır. Neler olduğunu anlamaya çalışırken, tanımadığı Sean Fentress adlı birinin bedeninde olduğunu keşfeder. Sonra bir bomba patlar ve Yaşam Şifresi adlı bir makinenin içinde tekrar uyanır. Ekrandaki üniformalı kadın (Vera Farmiga), yeni görevinin, trendeki bombayı ve bombacıyı bulmak olduğunu bildirir. Üstelik, Stevens’ın bunu gerçekleştirmek için her seferinde sadece 8 dakikası vardır. “Nörolojide yeni keşifler”, “zaman yolculuğu”, “paralel evrenler” gibi bilimkurgu motiflerini kullanan “Yaşam Şifresi”, ölümden sonra hayat, ruhani olgunlaşma gibi metafizik temalara da sürüklemeye çalışıyor seyircisini ama öncelikli hedefi gerilim dolu bir aksiyon… Duncan Jones, bir aksiyon yönetmeni olarak üstüne düşeni yapıyor. Seyirciyi oyalıyor ve dar mekânlarda geçen bir filmi sinemasal olarak çekici kılmayı başarıyor.

        • 4

          7. KORALİN VE GİZLİ DÜNYA (2009)
          (Coraline)

          Neil Gaiman’ın 2002’de yayımlanan ve birçok ödül kazanan romanı, oturma odasındaki gizli geçidin ardında paralel bir evren bulan Koralin’in başına gelenleri anlatıyor. Şehir dışında yeni taşındıkları evde bilgisayarlarına gömülerek çalışan anne ve babasından istediği ilgiyi göremeyen Koralin, kendini yalnız ve mutsuz hisseder. Bahçe bakımı kataloğu hazırlayan ebeveynlerinin, kendi bahçeleriyle ilgilenmemelerini anlayamaz; onlara tepki gösterir. Geçidin ardında daha iyi bir dünya bulduğunu düşünse de bir süre sonra bu alternatif evrenin barındırdığı tehlikelerle yüzleşir. Çocukları, internet ve video oyunları gibi sahte hayal dünyalarına karşı uyarırken ebeveynlerini daha iyi anlamaya yönlendiren, stop-motion tekniğiyle çekilmiş bir animasyon.

        • 5

          6. PARALEL EVREN (2013)
          (Coherence)

          Yaklaşık 50 bin dolar bütçeyle 5 günde çekilen filmde tanınmış oyuncular yok... Her şey sekiz arkadaşın, akşam yemeği için bir evde buluşmasıyla başlar. Cep telefonlarının bozulmasını ve elektrik kesintisini gökyüzündeki kuyruklu yıldıza bağlayıp keyiflerinin bozulmasını istemezler. Ama komşulardan yardım istemek için birkaç kişinin evden çıkmasıyla her şey tuhaflaşmaya başlar. Üstelik yaşadıkları olayları anlamlandırmaya çalıştıkça işler daha da karışır... Paralel evrenlerin birbirine girdiği bir ilişkiler kaosunun orta yerinde bulurlar kendilerini. Anlam veremedikleri bir tür paralel evren labirentine düşmüşlerdir ve nasıl çıkacaklarını hiçbiri bilmez... James Ward Byrkit'in hikâyesini Alex Manugian'la oluşturduktan sonra yazıp yönettiği “Coherence” tek mekânda geçiyor. Schrodinger’in Kedisi gibi düşünce deneyleri ve kuantum fiziğine kadar uzanıyor. “Özel efektsiz, sadece oyunculuğa ve karakterler arası ilişkilere dayalı bir bilimkurgu olabilir mi?” sorusuna verilmiş mükemmel bir yanıt.

        • 6

          5. SEVİMLİ CANAVARLAR (2001)
          (Monsters Inc.)

          Dolap kapılarının ardındaki canavarlar, çocukluk çağının sık rastlanan korkularından biridir... Film, dolap kapılarından çıkarak çocukları korkutan ve böylelikle canavarlar ülkesinin enerji ihtiyacını sağlamaya çalışan iki arkadaşın serüvenlerini anlatıyor. Onlarla birlikte dünyaya canavarların gözünden bakıyor, dolap kapılarının arkasındaki hayatı, yani diğer paralel evrende olup bitenleri görüyoruz. Film sadece çocukların canavar korkusunu yenmesine yardımcı olmuyor, “ötekileştirdiğimiz” insanlara karşı önyargılarımızı sorgulamamızı da sağlıyor. Üstelik bunu öğretici bir tavırla değil, eğlenceli ve güzel bir öykü çerçevesinde yapıyor. “Canavar - çocuk kardeşliği”ni ilan eden film, büyükler için de eğlenceli ve komik.

        • 7

          4. HER ŞEY HER YERDE VE AYNI ANDA (2022)
          (Everything Everywhere All at Once)

          Bütün hikâye, ‘bedenlerin paralel evrenler arasındaki hızlı yolculuğu’ fikri üzerinden şekilleniyor ve olaylar tam da filmin adındaki gibi ‘her şeyin her yerde aynı anda’ olup bittiği sonsuz olasılıklara dayalı paralel evrenler arasında geçiyor. Paralel evrenler arasındaki anlık yolculukları, hızlı geçişleri bir yana bırakırsanız film, sofistike ve karmaşık bir nitelik taşımıyor aslında. Tam aksine, tanıdık, duygusal bir aile öyküsü bekliyor sizi. Özünde her şey, üç kuşak arasındaki çatışmalar ve heyecanını kaybetmiş bir evlilikle ilgili... Öte yandan, çamaşırhane sahibi orta yaşlı anne Evelyn’in (Michelle Yeoh) dünyayı kurtarmak zorunda kaldığı fantastik ve komik bir hikâye de var işin içinde… ‘Her Şey Her Yerde Aynı Anda’, sadece paralel evrenler arasında değil, başta Uzakdoğu dövüş filmleri olmak üzere türler arasında da hızla geziniyor.

        • 8

          3. ÖRÜMCEK-ADAM: EVE DÖNÜŞ YOK (2021)
          (Spider-Man: No Way Home)

          Serinin ilk iki halkasından farklı olarak fantastik janrının sularına giren bir film. Her şey Doctor Strange’ın (Benedict Cumberbatch) kontrolden çıkan büyüsüyle ilgili… Büyünün kontrolden çıkmasının nedeni ise Peter Parker’ın tam olarak ne istediğini bilmemesi. Önce herkesin Peter Parker’ın kim olduğunu unutmasını istiyor; ama sevdikleri ve yakın çevresinin büyünün dışında kalması gerektiği aklına gelince, işler feci derecede karışıyor. Örümcek-Adam’ın süper kahraman olarak gelişimi açısından üçüncü filmin farklı yanı, Peter Parker’ın Doctor Strange gibi büyük bir ustanın karşısında söz dinlemeden kendi bildiğini okuması ve trajik sonuçlara yol açması. ‘Örümcek-Adam: Eve Dönüş Yok’ta aksiyon sahnelerinin yanı sıra diyalog ağırlıklı bölümler de başarılı. Paralel evrenlerden gelen karakterlerin olduğu sahneler, duygusal ve hüzünlü anlar içerdiği kadar kahkahalar attırmasını da biliyor.

        • 9

          2. ÖRÜMCEK ADAM: ÖRÜMCEK EVRENİNDE (2018)
          (Spider-Man: Into the Spider-Verse)

          Filmin geçtiği evrende, Örümcek Adam, sadece gerçek dünyanın değil, aynı zamanda resimli romanların da kahramanı... Paralel evrenler geçidinden gelen Örümcek Adam'lar, kahramanı oldukları resimli romanların görsel tarzlarını getiriyorlar filme... Kimisi bir Japon animesinin, kimisi ise bir Disney çizgi filminin içinden çıkıp gelmiş gibi duruyor. Dolayısıyla, farklı görsel dünyaların ve anlatım tarzlarının neredeyse füzyon tadında birleştiği, teknik açıdan yenilikçi bir animasyon seyrediyoruz. Miles Morales'i örümcek ısırığına maruz kalmadan önce tanıyoruz. Miles duvarlara resim çizmeye bayılan, sokak sanatına tutkulu bir genç. Film, hiç kimsenin doğuştan mükemmel olmadığını, süper kahramanlığın öğrenilemeyeceğini, ancak hissedilerek, içten gelen dürtülerle yapılabileceğini söylüyor. Süper kahramanlığın en önemli özelliğinin süper yeteneklerden ziyade sorumluluk duygusu olduğunun altını çiziyor. Filmin en sevdiğim yanlarından biri, “beyaz adam ağırlıklı süper kahraman filmi” modelini yıkıp yerine beyazların merkezde yer almadığı, çok kültürlülüğe kapı açan alternatif bir dünya getirmesi oldu... Filmdeki paralel evrenlerin fazlalığı, çok kültürlü bir dünya modelini akla getiriyor.

        • 10

          1. DONNIE DARKO (2001)

          26 yaşındaki genç yönetmen Richard Kelly’den ergenlik sancıları, ergen aşkının saflığı ve gençliğin geri gelmeyecek masumiyeti üzerine hüzünlü, karanlık bir film… 1980’lerin ABD’sinde geçen film, genç Donnie Darko’nun (Jake Gyllenhaal) olağanüstü tuhaf öyküsünü anlatıyor. “Bilimkurgu”nun bu gerçekçi gençlik dramına dahil olmasıyla yapbozun bütün parçaları bir araya geliyor ve öykünün özünde gençlik isyanıyla, vicdanla ilgili olduğunu anlayıp adeta ayrı bir âleme geçiyorsunuz. Bir bilimkurgu olmanın ötesinde çok iyi yazılmış sağlam bir dram filmi aynı zamanda. Ergenlik bunalımlarıyla zaman yolculuğu ve paralel evrenler gibi temalar benzersiz bir hikâyede buluşuyor.

        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa