Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Son dakika haberi: Dehşet dolu ayrıntılar! Öldürdüğü kişilerin kemiklerini sobada yaktı
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Eli kanlı katillerin akıllara durgunluk veren sahnelerinin yer aldığı vahşet filmlerini izlediğimizde, tüylerimiz diken diken olur. Bazı sahnelerin gerçek hayatta esinleneceğini asla düşünmeyiz. Çünkü öyle sahnelerin korkunç görüntüsü bizlere o gerçeklerin olabileceğini inandırmaz. Oysa 1995 yılında İstanbul’da işlenen bir seri cinayetler zinciri o film sahnelerini geride bırakacaktı.

        ‘KOCAM KAYIP” BAŞVURUSU

        Tarih yaprakları 1994’ü gösteriyordu. İlkbaharın serin havasının yaşandığı günlerden birinde, Gayrettepe’deki Asayiş Şube Müdürlüğü binasına giren genç bir kadın, basamaklardan en üst katta çıktı. Karşısında gördüğü gri renkli demir kapının ziline bastı. Kapının yine demirden sürgülü küçük penceresi açıldı. Küçük pencereden bakan polis memuru “Buyur yenge‘ dedi. Genç kadın “Kocam kayıp” dedi. Sürgülü pencere kapanıp geniş demir kapılı ses çıkartarak açıldı. Genç kadın içeri alındı. Girdiği yer suçluların korkulu rüyası ‘Cinayet Masası’ydı.

        REKLAM

        ŞÜPHELİ BİR KAYIP VAKASI

        Genç kadın kocasının kaybolduğunu ve kendisinden haber alamadığını söyleyerek şikayette bulunmuştu. O dönem daha kayıplar masası yoktu. O yüzden şüpheli görülenler polis diliyle "cinayet masası" denilen Cinayet Büro Amirliği’ne gönderiliyordu. O dönemin polisleri, kendilerini tanıttıklarında ‘Cinayet Masasından’ diye söylerlerdi. Cinayet Büro Amirliği kelimesi kullanılmazdı. Genç kadının şikayeti 'cinayet masası'nın önemli ekiplerinden biri olan Halit Doğan ve ekibine verilmişti. Takım elbiseli tarzıyla dikkat çeken cinayet uzmanı Halit Doğan, kayıp Mustafa D. ile ilgili tüm bilgileri dinledi.

        ÖLDÜRÜLMÜŞ YA DA KAÇMIŞTI

        Bu kayıp başvurusunun, tüyler ürperten bir cinayet zinciriyle son bulacağı tahmin edilemezdi. Polis memuru Halit Doğan, o olayın çözülmesinde yer alan baş mimarlardan biriydi. Emekli polis memuru Halit Doğan, inanılmaz cinayet zincirlerine uzanacak olayın nasıl başladığını anlattı. Doğan “kayıp başvuruları bize geliyordu. Bu kaybı çok şüpheli bulduk. Kayıp adam kimdi? Kimlerle bağlantısı vardı? En son kiminle görüşmüştü? Yasak ilişkisi var mıydı? Ya da iş hayatında sıkıntılar var mıydı? Tüm bunlara bakmamız lazımdı. Tabi o dönemin teknoloji şartları şimdiki gibi değildi. Bizim yaptığımız sokak çalışmasıydı. Düşünün daha Kayıplar Büro Amirliği bile kurulmamıştı. Bu kişinin kaçırılıp öldürülmüş olma ihtimalini öncelikle düşündük.” dedi.

        REKLAM

        BULGARİSTAN’A GİTMİŞ

        Eşini dinlediklerini belirten Doğan, kayıp adamın bir süre önce Bulgaristan’a gittiğini öğrendiğini söyleyerek “Neden ve kimle gitmişti. Onu araştırdık. Bir iş için gidildiğini söylediler. Ama sonradan bir kadınla gidip geldiğini öğrendik. Kadın kimdi? Kadın Pendik’te oturan Ayşe adlı evli bir kadındı. O kadın da Bulgar göçmeniydi. Akraba falan dediler. Ama biz bu durumu mercek altına almaya başladık” ifadelerini kullandı.

        KADINDA KAYBOLDU

        Bir yandan İstanbul’da işlenen cinayetlerle koşuşturan Halit Doğan ve ekibi diğer yandan kayıp Mustafa Ö.’yü bulmaya çalışıyorlardı. Bu çalışmalar yapılırken sürpriz bir kayıp başvurusu daha geldi. Behman T. adlı kişi polise başvurarak eşi Ayşe T.’nin kaybolduğunu söyledi. Bu bir tesadüf müydü? Halit Doğan “Biz bu kadın ile kayıp Mustafa arasındaki bağı kurmaya çalışırken kadının da kaybolması bazı şüphelerimizi artırmaya başladı. Artık iki ihtimal vardı. Ya kadın ile Mustafa birlikte kaçtı ya da ikisi de öldürülmüştü? Çünkü biz bu ikiliden yasak ilişki kokusu almıştık” şeklinde konuştu.

        KADININ DOĞDUĞU BEBEK ÖLMESİ

        Halit Doğan ve ekibi, kadınla ilgili tüm detayları masaya yatırdılar. Ortaya çıkan bilgilere göre, kadın ve kayıp başvurusunu yapan kocası Behman T.’nin ikinci evlilikleriydi. Kadının ilk evliliğinden 11 yaşında bir oğlu vardı. Ve kadın bir süre önce de doğum yapmış ancak çocuğu ölmüştü. Neden öldüğüne bakıldığında iddialara göre doğan çocuğun “akraba evliliği ile kan uyuşmazlığı” yüzünden öldüğü belirtiliyordu. Bu tespit çıkan rapora göreydi. İşte ilk ipucu bu rapordaki ‘akraba evliliği’ oldu. Çünkü Behman T. ile Ayşe T. akraba değillerdi. Behman T. Karslı, Ayşe T. Bulgaristan göçmeniydi.

        REKLAM

        “PARMAĞI YARALIYDI”

        O dönem bir düğmeye basıp sistemde her ayrıntıya ulaşılmadığını belirten Doğan, şöyle devam etti: “Şimdiki polis arkadaşlarımız konuda çok şanslı. Sistemde herkesin her şeyini görebiliyorlar. Bizim sokak çalışmamız daha fazlaydı. Kadını kaybolması ve ulaştığımız bilgiler bizi kadının kocasına doğru götürmeye başladı. Behman’ı araştırdık. Baktık adam Kars’ta kayınbabasını öldürmüş. 2 aylık hamile eşini öldürmüş biriydi. Cezaevinde 11 yıl kalmış. Biz kayıp kadının akrabalarının tümünün ifadesini aldık. Kadının 11 ya da 12 yaşlarında oğlu vardı. Oğluyla konuştuk oğlu bize annesinin kaybolduğu gün sokakta oyun oynadığını içeri girdiğinde annesini görmediğini üvey babasının ‘annen gitti’ dediğini ancak üvey babasının parmağının yaralı olduğunu söyledi."

        CİNAYETİ İTARF ETTİ

        Küçük çocuğun bu bilgisi Doğan ve ekibini harekete geçirdi. Doğan, artık kadının şüphelisinin kocası olduğunu belirterek “O dönem DNA veya olay yerinde luminol çalışma gibi teknoloji de henüz yapılmıyordu. Her şey bizim sorgudaki yeteneklerimize kalmıştı. Biz bu adamı alıp cinayet msasına getirdik. Suçlularla yapılacak sorgularda bazı teknik özellikler var. Tekniklerimize göre, bazen katil zanlısı çok zorlanmadan her şeyi hemen itiraf eder. Yeterki karşısındakine çok şey bildiğini göstermelisin. Biz de öyle yaptık. Adamı karşımıza aldık. Ve ‘her şeyi biliyoruz’ dedik. Bir sigara uzattık. Sigarayı aldı. Yaktık. Bir yudum aldı ve bize ‘Namusumu temizledim’ dedi. İtiraf etti. Tabi biz karısını bir yere gömdüğünü düşünmüştük ancak öyle tüyler ürpertecek bir cinayet olabileceğini tahmin etmedik” dedi.

        REKLAM

        İNANILMAZ CİNAYETLER

        Sadece karısını öldürdüğünü düşündükleri katil zanlısının kayıp Mustafa D.’yi de öldürdüğü ortaya çıktı. Katil zanlısının itirafları tüyler ürperten cinayetin ayrıntılarını tek tek ortaya çıkarttı. Katil zanlısı Behman T.’nin hikayesi 15 yıl öncesine dayanıyordu. 15 yıl önce kayınbabasını öldürdü. 2 aylık hamile eşini de yaraladı. Bu arada bebek anne karnında hayatını kaybetti. Bir yıl sonrada eşi hayatını kaybetti. İddialara göre katil zanlısı o yıl kayınbiraderini de öldürmüştü. 11 yıl cezaevinde kalan katil zanlısı Behman T., tahliye olduktan sonra yeni bir hayat kurmak için İstanbul’a geldi.

        EŞİNİN HAMİLE KALMASI

        Behman T. İstanbul’da tanıştırıldığı Ayşe adlı kadınla ikinci evliliğini yaptı. Bu evlilik Bulgaristan göçmeni olan Ayşe'nin de ikinci evliliğiydi. Ayşe T. bir işlem için Bulgaristan’a gitti. Bulgaristan dönüşünde akrabasının evine geldi. Behman T. eşini almaya gidince, orada Mustafa D. ile akrabası olarak tanıştırıldı. Mustafa D., eşiyle Bulgaristan’a gidip gelmişti. Birkaç ay sonra Ayşe T. hamile kaldı. İşte bu hamilelik dönemi vahşi cinayetlerin işlenmesine neden olacaktı.

        EŞİNİN MUSTAFA D. İLİŞKİSİNİ TESPİT ETTİ

        Behman T. hastaneye götürdüğü eşinin hamilelik ayını hesapladığında, eşinin o dönem Bulgaristan’da olduğunu tespit etti. Eşi kendisini aldatmıştı. Ve bu doğacak çocuk onun çocuğu değildi. Bulgaristan’a birlikte gittiği Mustafa D. ile ilişkisi olduğunu düşündü. Bunun için de inanılmaz planlar yaptı. Evde bir telefon vardı. Çatı katına da paralel bir telefon çekti. Ve bazen işe gider gibi yaparak çatı katında gizlendi. Gelen telefonları paralel hattan dinleyerek eşinin Mustafa D. ile görüştüğünü tespit etti. Artık buna emin olmuştu.

        REKLAM

        İNANILMAZ VAHŞET

        Behman T., eşine de bunu itiraf ettirdi. Eşi Bulgaristan’da Mustafa D. ile ilişkiye girdiğini söyledi. Bunun üzerine Behman T. akıllara durgunluk veren planını yaptı. Eşine Mustafa D.’yi aratıp ‘kocam yok gel eve’ dedirtti. Çatı katında saklanan Behman T., Mustafa’nın eve gelmesiyle, üzerine atıldı. El ve ayaklarını bağladı. Ve bıçakla önce Mustafa D.’nin kulaklarını kesti. Ardından, Mustafa D.’nin cinsel organını kesti. Vahşetin sonu gelmiyordu. Tüm bu olayları da polise soğukkanlılıkla anlatıyordu.

        KEMİKLERİ SOBAYA ATTI

        Çözdükleri olayların içinde en vahşi cinayetlerden biri olduğunu söyleyen Doğan “O kadar rahat anlatıyordu ki. Cesedi parçalara bölmüştü. Sonra cesede ait kemikleri sobaya atmış. Diğer kısmı da bir araziye atmıştı" dedi.

        EŞİNİ DE ÖYLE ÖLDÜRMÜŞ

        Katil zanlısı aynı vahşeti eşine de yapmıştı. Karısı doğum yaptıktan sonra Behman T., bir sabah eşini boğarak öldürdü. Ardından eşini de parçalara ayırdı. Kemiklerini sobaya attı. Cansız bedenii diğer parçalarını da Gebze’ye götürüp bir kuyuya atmıştı.

        KUYUYA GİDİLDİ

        Mustafa D.’nin cesedindeki parçalar bulunamadı. Ancak kayıp eşin ceset parçalarının bir kuyuya atıldığı bilgisi üzerine hareket geçtiklerini anlatan emekli polis memuru Halit Doğan ‘Gebze’ye gittik. Katil zanlısı bize kuyuyu gösterdi.

        Kuyudaki ceset parçalarını o bölgedeki bir vatandaş görmüş ve jandarmaya haber vermişti. Ortaya çıkan bilgilere göre, jandarma kuyuda bulduklarını Adli Tıp Kurumu’na göndermişti.

        BEBEĞİ DE ÖLDÜRDÜKLERİ ORTAYA ÇIKTI

        Vahşetin ayrıntıları tek tek ortaya çıkıyordu. Türkiye gündemi bu cinayetlerle sarsılmıştı. Peki dosya kapanmış mıydı? Bu vahşeti işleyen kişinin doğduğu bebeğin normal ölümünden şüphe duyduğunu anlatan Doğan, “Hani ilk duyduğumuzda doğan bebekleri akraba evliliğindeki kan uyuşmazlığı yüzünden öldüğü raporu bize inandırıcı gelmemişti. Onu da araştırdık. Doğan bebeği de öldürmüş. Bebek benden değil diye boğarak öldürmüş. O raporun da sahte olduğunu öğrendik” dedi.

        Emekli polis memuru Halit Doğan
        Emekli polis memuru Halit Doğan

        POLİSLERİN ABİSİ

        Halit Doğan, hep cinayet uzmanı polisi olarak çalıştı. Yaptığı çalışmalarla çalıştığı illerdeki cinayet masalarında iz bıraktı. Türkiye’de gündem olmuş birçok cinayeti çözdü. Son olarak İstanbul Emniyeti Cinayet Büro'da 11 yıl çalıştıktan sonra emekli oldu. Bahçelievler’de bir kıraathane açan Halit Doğan buraya ‘Polislerin kahvesi’ adını verdi. Ondan sonra gelen kuşak tarafından ‘Polislerin abisi’ olarak tanınıyor.

        ÖNERİLEN VİDEO
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa